'Sanat yarışmaz, yarıştırılamaz...'

Özkan Özgür ile 23 Soru'nun konuğu ressam Rüstem Yılmaz...

Google Haberlere Abone ol

1. Sizin için kullanılan hitap biçimlerinden hangisi daha çok hoşunuza gidiyor?

Sıfatsız sadece ismimle hoşuma gider. Mesleki bir kimliğin etkisinde, 'ressam', 'hoca' gibi etiketlerle güncel yaşamda biriyle sohbet etmek istemem.

2. Sizden daha zeki olduğunu düşündüğünüz arkadaşlarınız var mı?

Evet, var. Farklı alanlarda zekâsını geliştirmiş arkadaşlarım var. İyi ki de varlar…

3. Arada sırada saçma şeylerle uğraşmak zorunda olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Kesinlikle uğraşıyorum. Bazen zorunlu, bazen isteyerek… Sanki yaşamın dengesinde bu varmış ve bunu kabul ederek yaşıyormuşum gibi geliyor. Birçok saçma şeyin içinde de mantıkla karşılaştım ama.

4. ‘Tüm yaşadığım sıkıntılara değdi bu!’ dediğiniz olaylar yaşadınız mı?

Sonuçlara dayalı bir hayatım yok aslında. Ben önüme geldiyse yaşarım. Yaşadıklarımın mükâfatı ya da cezası olduğuna inanırım.

5. Bir evcil hayvanın insanı mısınız? Geçmişte böyle bir deneyiminiz oldu mu, ilerde bir gün düşünür müsünüz?

Gençlik yıllarım da köpeğim oldu. Tasmasız, bahçede… Kulübesi vardı. Tasmayla ya da kafeste bir hayvan beslemek o hayvanın özgürlüğünü elinden almak gibi geliyor.

6. Çocukluğunuzdan kalan ve ilk fırsatta tatmak istediğiniz özel tat var mı?

Çocukluğumda renkli halkalı kurabiyeler vardı. Açık hava sinemaları vardı o dönem, bu kurabiyeler de seyyar satılırdı. Gökyüzünde dolunay varsa süper olurdu. Yavaş yavaş yerken film biterdi.

7. Sanatın ya da sanatınızın neresindesiniz?

Sanatın bana göre başı sonu yoktur. Sanatın sınırlarını bilmiyorum ki neresinde olduğumu da bileyim.

8. Ezberinizde şiir var mı? Hangi şairin hangi şiiri?

Ezberimde şiir yok. Bir şiiri ezberlemeyi hiç düşünmedim. Defalarca okuduğum şiirler var elbette. Ama önemli olan her seferinde yeni tatlar alabilmek. Ezberden ya da kâğıttan okumak çok önemli değil.

9. Okuduktan sonra çok etkilendiğinizi düşündüğünüz bir kitap var mı?

İyi bir kitap okuyucusu değilim. Bu anlamda kendimi tedavi etmeliyim. Doğayı ve insanları kendimce okuduğumu biliyorum ama.

10. En son ne zaman tiyatroya gittiniz?

Geçen yıl. Arkadaşlarımın oyunuydu.

11. Belleğinizde yer eden ve tavsiye edeceğiniz bir film var mı?

Çok vaktim olmuyor, belleğimde yer eden bir film yok.

12. Size göre ‘yabancı’ kimdir?

Yabancı, beni anlamayan, anlaşamadığım ya da anlayamadığım her şey...

13. En son ne zaman haksızlığa uğradığınızı düşündünüz?

Haksızlığa uğramıyorum, haksızlık yapmaları için gerekli koşulları oluşturuyorum.

14. Hak etmediğini düşündüğünüz birilerine saygı göstermek zorunda kaldığınız oldu mu?

Kendime zor saygı gösteren biri olarak kesinlikle göstermem.

15. Günlük hayatta görünce nefret ettiğiniz hareket nedir?

Yan yana yürüyen insanların bağırarak konuşmaları… Telefondayken birinin adres sorması... Kısaca insanı değersizleştiren hareketleri sevmiyorum.

16. Sizi umutlandıran bir duruma örnek verir misiniz?

Benim umuda dayalı bir yaşamım yok. Her şey bana çok doğal geliyor, umutmuş gibi gelmiyor.

17. Hayallerinizin peşinden koştunuz mu? Hayal kurmaya devam ediyor musunuz?

Koşma ve koşuşturma bana göre değil. İşimi tutkuyla yapmaya devam ediyorum.

18. Rekabetçi olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Kesinlikle değilim. Sanat yarışmaz, yarıştırılamaz bana göre.

19. Özür dilemeyi ve teşekkür etmeyi ihmal ettiğiniz olur mu?

İhmal etmem. Karşı taraftan ise illa ki söze dökülmüş özürler ya da teşekkürler beklemem. Tavırlarıyla ifade etmesi yeterli, belki daha değerli…

20. Neyi ya da kimi özlüyorsunuz?

Bazen insanlığı...

21. Stres atmak ya da kafanızı dağıtmak için ne yaparsınız?

İnsan gözükmeyen yerleri seyrederim. Deniz gibi, gökyüzü gibi…

22. Şu ana kadar geçen hayatınızı özetleyen kelime hangisidir?

Nefes.

23. Allah gecinden versin, hak vaki olursa, geride kalanların sizi nasıl anacağını düşünüyorsunuz?

Kendine münhasır.