Beş kurumdan tahliye edilecek mahpuslar için çağrı

Kadınlarla Dayanışma Vakfı, İnsan Hakları Derneği, Lambdaİstanbul LGBTİ Derneği, Genç LGBTİ+ Derneği ve LİSTAG, yeni infaz yasasıyla birlikte tahliye edilecek mahpuslarla ilgili yetkililere çağrıda bulundu. Beş kurum yaptığı ortak açıklamada mahpuslar için dokuz öneri sıraladı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR – Yeni infaz yasasının Meclis'te kabul edilmemesinin ardından 90 bine yakın mahpus için tahliye yolu göründü. Kadınlarla Dayanışma Vakfı, İnsan Hakları Derneği, Lambdaİstanbul LGBTİ Derneği, Genç LGBTİ+ Derneği ve LİSTAG tahliye edilecek mahpuslarla ilgili açıklama yaptı. Yapılan açıklamada tahliye sonrası koşulların gözönünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekildi.

'TAHLİYE SONRASI DÖNGÜ DEVAM ETMEKTE'

Beş sivil toplum kuruluşu yaptığı ortak açıklamada şunları söyledi: “Tahliyesi gerçekleşecek kişiler

için salıverilmeye hazırlık ve tahliye sonrasındaki koşulların göz ardı edilmemesini çok önemli

buluyoruz. Mahpusluk öncesinde de cinsiyet ayrımcılığının çeşitli biçimlerine maruz bırakılan ve toplumsal eşitsizlik sonucu suça sürüklenmiş olan kadınlar ve LGBTİ+lar, mahpusluk sırasında da ayrımcılık ve yoksulluğa maruz bırakılıp yalnızlaştırılmaktadır. Bu durum tahliye sonrasında da bir döngü şeklinde devam etmekte. Bu kişilerin cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddete maruz bırakılma riski göz önüne alınarak gerekli önlemler alınmalı ve kişiler destek alabilecekleri mekanizmalar hakkında, ceza infaz kurumlarının ilgili personelleri tarafından zamanında bilgilendirilmelidir.”

Kurumlar bu konudaki önerilerini şöyle sıraladı:

* Bilgi ve haber alma hakkı kısıtlı olan mahpuslar, ivedilikle virüs salgını ve tahliye sonrasında

kendilerini korumak için uygulayacakları yöntemlerle ilgili bilgilendirilmelidir. Sağlık

kontrolleri tamamlanan mahpuslara tıbbi maske, dezenfektan vb. içeren hijyen kiti ücretsiz

sağlanmalıdır.

* Çoğunlukla yakınları tarafından reddedilme, yargılanma ya da dışlanma yaşayan kadın ve

LGBTİ+ mahpusların tahliye sonrası gidecekleri “güvenli bir evi” olmayabilir. Güvenli bir evi

olmayan kişilerin barınma ihtiyaçları pandemi sürecinin gerektirdiği tedbirler ile

karşılanmalıdır.

* İkamet adresi bulunduğu hapishaneden uzak olan kişilerin tahliye sonrası adreslerine güvenli

bir biçimde ulaşmaları için ücretsiz ulaşım desteği sağlanmalıdır.

* Yeni tahliye olan bir kişinin bugünkü koşullarda istihdama erişimi zaten çok zor iken, pandemi

nedeniyle katlanan işsizlik ve ekonomik alt-üst oluş koşullarında geçimlerini sağlayabilecekleri

istihdama erişimlerinin imkansız olduğu açıktır. Yeni tahliye olmuş mahpuslara acil sosyo-

ekonomik destek sunulmalıdır. Aksi halde yaşam haklarının korunması ceza infaz kurumları

dışında da mümkün olmayacaktır.

* Hamile ve çocuk bakım yükü olan kişiler için takviye gıda desteği sunulmalıdır.

* Tahliye olan kişiler Genel Sağlık Sigortası kapsamına alınarak; doğum kontrol hapları ve ertesi

gün hapları ücretsiz şekilde dağıtılmalı; hapishanede cinsiyet uyum sürecindeki kişilerin

hormona ücretsiz erişimleri sağlanmalıdır.

* Kapatılmanın psikolojik etkilerinin tahliye sonrasında da devam edecek olmasının yanı sıra,

pandemi koşullarının kişileri yeni bir izolasyona mecbur bırakacağı unutulmamalıdır. Bu

noktada hapishanelerin psikososyal servisleri, tahliye olan kişileri ücretsiz psikolojik destek

hizmetine yönlendirmede sorumludur. Denetimli serbestlik sürecindeki kişiler için

psikososyal servisler online danışmanlık hatları kurmalıdır. Bu süreçteki düzenli imza

zorunluluğu yerine alternatifler düşünülmelidir.

* Tahliye olmuş kişilerin ilgili desteklere erişimini izleyebilmek için bu alanda çalışan kurumların

sosyal medya uygulamaları ve websiteleri gibi bilgi verme portalları üzerinde ilgili paylaşımlar

güncel tutulmalıdır.

* Kabul edilen infaz düzenlemesiyle gerçekleşen tahliye uygulamalarının dışında kalan

mahpusların yaşam haklarının korunması için pandemi sürecinin gerektirdiği tüm sağlık

tedbirleri uygulamak kamu mekanizmalarının yükümlülüğüdür. (HABER MERKEZİ)