FİSA: Çocuklar için acil koruma politikası oluşturulsun

FİSA Çocuk Hakları Merkezi, çocukların sağlık haklarının sağlanmasını talep ederek, salgın döneminde karşı karşıya kalabilecekleri farklı şiddet biçimlerinden korunmaları için bütüncül bir koruma planı hazırlanmasını talep etti.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Korona virüsü salgını karşısında çocuklar için atılması gereken adımlara dair taleplerini açıklayan FİSA Çocuk Hakları Merkezi, bütüncül bir çocuk koruma politikası talep etti. Sağlık, eğitim ve çocuk hizmetleri personelinin, çocuğa yönelik şiddet vakaları ve bu döneme özel riskler konusunda eğitilmesi gerektiğini ifade eden merkez, “Korona virüsle ilgili televizyon ve internet ortamlarında çocukların yaşlarına, gelişimlerine uygun, farklı dillerde doğru bilgilendirmeler yapılmalıdır” dedi.

‘ÇOCUKLARIN OLAĞANÜSTÜ DURUMLARDAN ÇOK DAHA FAZLA ETKİLENDİĞİ AÇIK’

UNICEF’in 20 Mart tarihinde yayınladığı, “Getirilen kısıtlamalar giderek artarken çocuklara yönelik istismar, ihmal, sömürü ve şiddet riski de yükseliyor”  ifadelerinin yer aldığı açıklamayı hatırlatan FİSA Çocuk Hakları Merkezi’nin açıklamasında, “Bazı çocukların küresel sağlık açısından oluşan bu olağanüstü durumdan çok daha fazla etkilendiği açıktır. Kapalı kurumlarda kalanlar, mülteciler, kronik bir hastalığa sahip olanlar, sosyal güvenlik sistemlerinden yararlanamayanlar. Ve tabii ki kız çocukları… Kız çocuklarının cinsiyete özel gereksinimlerinin karşılan(a)maması ve yeni durumlarda oluşan koruma açıkları da düşünülünce UNICEF’in “cinsel sömürü, istismar ve çocuk evliliği riskinin artabileceği uyarısı” çok haklı gözükmektedir” denildi.

“Salgınlar, aynı zamanda birçok açıdan bir krizdir ve bu kriz, en az bilgilendirilen, destek hizmetlerine yetişkinlerin yönlendirmesi olmaksızın erişemeyen, yetişkinlerin kurduğu sistemlerin içinde görünmez olan çocuklar için çok daha zor geçmektedir” diyen FİSA Çocuk Hakları Merkezi’nin Türkiye’deki tüm kurumlardan, karar vericilerden ve yetişkinlerden yerine getirilmesi istenen talepleri şu şekilde sıralandı:

  • Çocuğa yönelik ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin yaşanabileceği durumların, çocuk hakları temelli yönetimi konusunda ilk müdahale ekipleri güçlendirilmelidir. Şiddete maruz kalan çocukları desteklemek üzere bu dönemde, sağlık çalışanlarıyla nasıl bir ortak çalışma yapılacağı planlanmalıdır.
  • Salgın dönemiyle birlikte evler de çocuklar için kapalı kurumlar haline gelmiştir. Dolayısıyla çocukların her türlü şiddetten korunabilmek için yararlanabilecekleri hak arama mekanizmaları ve diğer destek hizmetler konusundaki bilgi paylaşımı artırılmalıdır.
  • COVID-19 salgının çocukları nasıl etkilediğine ilişkin değerlendirmeler yapılmalı, bu değerlendirme süreçlerine; gelişim, engellilik, toplumsal cinsiyet eşitliği ve dil faktörü de dikkate alınarak çocukların dâhil edilmesi sağlanmalıdır. Geliştirilecek çözüm önerilerinde çocukların da görüşleri alınmalıdır.
  • Gelir getirme olanakları etkilenen ebeveynlere maddi ve manevi destek mekanizmaları sağlanmalıdır.
  • Çocukların ebeveynlerinden ayrılmasını önlemek için somut önlemler alınmalı, ebeveynin yatarak tedavi görmesi ya da kaybı sırasında çocuklara destek mekanizmaları oluşturulmalıdır.
  • Salgın önlemlerinde başta risk grubundakiler olmak üzere tüm çocukların korunmasına azami özen gösterilmelidir.
  • Barınma olanağı olmayan mülteci çocukların ve gençlerin bir an önce güvenli ortamlarda yaşaması ve sağlık ve diğer destek hizmetlerine erişebilmesi sağlanmalıdır.
  • Salgının hapishanelerde görülmesi ile birlikte yayılım hızının kontrol edilemeyeceği açık olduğundan, hapishanelerdeki hamile kadınlar ve kız çocukları, çocuklarıyla birlikte kalan kadınlar başta olmak üzere tüm çocuklar ve kronik rahatsızlığı olan, 65 yaş üstü bireyler bir an evvel tahliye edilmelidir.
  • İnternete erişen çocukların istismara ve şiddete maruz kalmaması için önlemler alınmalı, internetin doğru kullanımına dair yayınlar oluşturularak yaygınlaştırılmalıdır.