Avrupalı aydınlardan Osman Kavala için FT'ye açık mektup: Serbest bırakın

Avrupa'nın önde gelen eski siyasetçi ve akademisyenleri, insan hakları savunucusu ve iş insanı Osman Kavala’nın AİHM kararına rağmen tutuklu kalmasına tepki gösterdi. Financial Times gazetesinde yayımlanan mektupta, 'Kavala'nın tutukluluğunun siyasi olduğu' yorumu yapıldı; Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesindeki yükümlülüklerini ihlal ettiği vurgulandı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İnsan hakları savunucusu ve iş insanı Osman Kavala’nın tutuklu yargılandığı davada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına rağmen ikinci kez tahliye edilmemesi Avrupa'da tepki çekti. Aralarında İsveç'in eski başbakanı ve dışişleri bakanı olan Carl Bildt ile İngiliz tarihçi ve yazar Timothy Garton Ash'in de bulunduğu bir grup insan hakları savunucusu, Financial Times gazetesine yazdıkları açık mektupta Kavala'nın serbest bırakılması çağrısında bulundu.

'SİYASİ GEREKÇELERİ OLAN GAYRIMEŞRU BİR KARAR'

Mektupta, Kavala'nın tutukluğunun devamının 'Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesindeki yükümlülüklerinin açık bir ihlali' olduğu vurgulandı; hafta başında alınan mahkeme kararının 'gayrımeşru olduğu' ve 'arkasında siyasi gerekçeler bulunduğu' belirtildi.

MEKTUBUN TAM METNİ

'Türk mahkemesi Kavala'nın devam eden tutukluluğunu meşrulaştıramaz' başlıklı mektubun tam metni şöyle:

"7 Kasım 2017'de Financial Times'da yayımlanan mektubumuzda, önde gelen Türk hayırsever Osman Kavala'nın tamamen haksız olan tutukluluğunu güçlü bir biçimde eleştirmiştik. Kavala o günden bu yana hapiste. Şimdi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bizim değerlendirmemizi resmen teyit etti.

Kavala 15 başka kişiyle birlikte, Türk Ceza Kanunu'nun 312'inci maddesiyle suçlanıyor ve müebbet hapis cezasıyla karşı karşıya. Bu madde, hükümetin şiddet kullanılarak devrilmesiyle ilgili. Strasbourg mahkemesi, iddianamenin şiddet kullanımıyla ilgili herhangi bir suçlamada bulunmamasını ve polis sorgusunda bile şiddetle ilgili herhangi bir soru yöneltilmemesini şaşkınlıkla gözlemledi. Mahkeme, Kavala'nın faaliyetlerinin tamamının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde garanti edilen eylemlerden oluştuğuna kanaat getirdi ve derhal serbest bırakılmasını talep etti.

Kavala şimdiden, demir parmaklıklar ardında gereksiz yere 800 gün geçirdi; bununla birlikte Türk mahkemeleri -ve her şeyin ötesinde şu sonuca varmalıyız ki, onların siyasi efendileri- Kavala'yı serbest bırakmayı reddediyor.

'TÜRKİYE AVRUPA'DAKİ DOSTLARINI KAYBETTİ'

Geçtiğimiz hafta, Türkiye'deki bütün avukatların üçte ikisini temsil eden 12 baro, görülmemiş keyfiyeti ve yargı sürecindeki ağır ihlalleri nedeniyle İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ni kınayan ortak bir açıklama yayımladı. Mahkeme bu hafta bunu dikkate almadı ve Kavala'yı tutukluluğunun devamına hükmetti.

Türkiye, Kavala'ya davranışında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesindeki yükümlülüklerinin açıkça ihlal ediyor ve bu süreçte kendisini, Avrupa'da bir zamanlar sahip olduğu dostların neredeyse her birinden uzaklaştırıyor."

Mektuba imza atan isimler şöyle:

İsveç'in eski başbakanı ve dışişleri bakanı Carl Bildt

İnsan hakları savunuculuğuyla tanınan İngiliz tarihçi ve yazar Timothy Garton Ash

Siyaset bilimcisi Ivan Krastev

Oxford Üniversitesi'nin Uluslarası Çalışmalar Merkezi'nin başkanı Kalypso Nicolaidis

Demokrasi-kapitalizm ilişkisi üzerine çalışmalarıyla tanınan ünlü sosyolog Claus Offe

İngiliz siyasetçi Chris Patten

İspanya'nın eski dışişleri bakanlarından ve AB'de çeşitli üst düzey görevler üstlenmiş Javier Solana

AB'de de danışmanlık görevleri üstlenen İtalyan insan hakları savuncusu Nathalie Tocci. (DIŞ HABERLER)