Kayıp yakınları: Vedat Aydın'ın failleri bulunsun

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları tarafından gerçekleştirilen oturma eylemlerinin 543’üncüsü gerçekleştirildi. Eylemde, 1991 yılında Diyarbakır’da gece yarısı evinden “ifaden var” denilerek götürülen ve öldürülen insan hakları savunucusu ve dönemin HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın’ın faillerinin bulunarak yargı önüne çıkarılması talep edildi. 

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR - İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları tarafından “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” sloganıyla her hafta düzenlenen oturma eylemlerinin 543’üncüsü, Diyarbakır Valiliği'nin 44 haftadır süren yasak kararı nedeniyle İHD Diyarbakır Şube binasında gerçekleştirildi.

Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme İHD Diyarbakır Şube yönetici ve üyeleri, İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Mehmet Raci Bilici, CHP Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Sayın, kayıp yakınları ve insan hakları aktivistleri katıldı.

Eylemde, 5 Temmuz 1991 tarihinde Diyarbakır’da gece yarısı evinden “ifaden var” denilerek götürülen ve öldürülen insan hakları savunucusu ve dönemin Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın’ın faillerinin bulunarak yargı önüne çıkarılması talep edildi.

'BU DAVADAN VAZGEÇMEYECEĞİZ'

Eylem öncesinde konuşma yapan İHD MYK Üyesi Mehmet Raci Bilici, 543 haftadır kayıpların akıbetini ve faillerini sorduklarını hatırlattı. HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın’ın 5 Temmuz 1991 tarihinde evinden alındığını ve 7 Temmuz’da cenazesinin bulunduğunu ifade eden Bilici, devletin Aydın’ın katillerini bildiğini söyledi.

Bilici, “Vedat Aydın hakikatten ve insan haklarından asla taviz vermezdi. Bütün katliamların ve vahşetlerin yapıldığı dönemde Vedat Aydın rol ve misyonunu çok iyi oynadı. 90’lı yıllarda Vedat Aydın katledildi. Bugün bizim açıklama yaptığımız salonun ismi bile Vedat Aydın. Onu asla unutmamak için buradayız. Biz de Vedat Aydın ve kaybedilen bütün arkadaşlarımıza söz veriyoruz. Bu davadan vazgeçmeyeceğiz. Siz hep aklımızdasınız ve aklımızdan da asla çıkmayacaksınız. Devlet arşivlerini açsın ve katillerini söylesin" diye konuştu.

'AYDIN'IN CENAZESİNE KATILANLARA ATEŞ AÇILDI, 8 KİŞİ YAŞAMINI YİTİRDİ'

Bilici’nin ardından İHD Diyarbakır Şube Başkanı Gurbet Yavuz, Vedat Aydın’ın hikayesini paylaştı. Aydın'ın 12 Eylül askeri darbesi döneminde tutuklanıp 4 yıl hapiste kaldığını söyleyen Yavuz, "Vedat Aydın, 28 Ekim 1990 tarihinde Ankara’da gerçekleşen İHD 3'üncü Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı Kürtçe konuşma nedeniyle tutuklandı. Hakkında açılan soruşturma kapsamında bir süre hapishanede kaldı. Ardından 1991 yılı haziran ayında yapılan Diyarbakır HEP il kongresinde il Başkanı oldu" dedi.

Aydın'ın kendisini polis olarak tanıtan kişiler tarafından evinden götürüldüğünü belirten Gurbet Yavuz, şöyle devam etti:

"5 Temmuz 1991 tarihinde, gece yarısı evinin kapısı çalındı. Silahlı, elinde telsiz bulunan ve kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce 'ifaden alınacak' denilerek götürüldü. Ailesi ve avukatlarının girişimlerine karşılık, gözaltına alındığı kabul edilmedi. 7 Temmuz 1991 tarihinde, Elazığ ili Maden ilçesi yakınlarında bir köprü altında vahşice işkence edilmiş cesedi bulundu. Defnedilmek üzere, 10 Temmuz 1991 tarihinde cenazesinin getirildiği Diyarbakır’da yüzlerce araçlık konvoy ve on binlerce kişi tarafından karşılandı. Cenazeye katılanlara ateş açıldı, olaylar çıktı. Olaylarda, en az 8 kişi yaşamını yitirdi. Aralarında milletvekilleri ve gazetecilerin de bulunduğu yüzlerce kişi yaralandı."

'CİNAYET AYDINLATILSIN'

"Cinayet soruşturmasında faillerin kimliği tespit edilmeyip, arpa boyu kadar yol alınmadı" diyen Yavuz, "Cinayet işlendikten tam 20 yıl sonra, Vedat Aydın’ın Eşi Şükran Aydın emniyete çağrıldı. Kendisine 'Gece eve gelenler bunlar mıydı?' diye sorulduğunda Şükran Aydın '20 yıl oldu, nasıl tanıyayım' şeklinde cevap verir. Cinayet, halen aydınlatılmış değil. İşkenceci failler yargı karşısına çıkarılmamış ve halen cezalandırılmamışlardır" ifadelerini kullandı.

Yapılan konuşmaların ardından tüm kayıplar için oturma eylemi gerçekleştirildi. (DUVAR)