Soylu: Çubuk'ta organize bir provokasyon yok

İçişleri Bakanı Soylu, Çubuk'ta yaşananlarla ilgili basın toplantısı düzenledi. Soylu, organize bir provokasyon iddialarının doğru olmadığını söyledi, "Olayın provokasyon olduğunu gösteren somut bir veriye, kişiye veya kişilere ulaşılamamıştır. Ayrıca, Kılıçdaroğlu'na yumruk atan kişinin de şehidimizin yakını olduğu tespit edilmiştir" dedi. Soylu, Kılıçdaroğlu'nun cenazeye geleceği bilgisinin kendilerine verilmediğini anlattı, CHP'nin HDP ile olan teması ve HDP'nin PKK ile olan bağı ortadadır" ifadesini kullandı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bakanlıktaki basın toplantısında, Ankara Çubuk'ta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun saldırıya uğramasıyla ilgili konuştu.

Şehit Yener Kılıç'ın cenaze merasimi ailesinin talebi üzerine, Akkuzu'da merasimi gerçekleştirmek üzere hazırlık yapılmıştır. Henüz cenaze namazı kılınmamışken Mansur Yavaş gelmiştir. Kısmi bir  protesto söz konusu olmuştur. Daha sonra alana CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu gelmiştir. Kendisine dönük daha yoğun protestolar olmuştur. Merasimin bir kısmı sona erdikten sonra, CHP lideri Kılıçdaroğlu'na önce sözlü ardından da bir saldırı söz konusu olmuştur. Aracına güvenli ulaşamayacağı anlaşılınca, tedbir alınarak güvenliği sağlanmıştır."

'SİYASAL RANT ÇIKARMAK TEHLİKELİ'

Tören sırasındaki olaylar nedeniyle takviye güçler gönderildiğini söyleyen Soylu, yatıştırıcı mahiyette konuşmalar da yapıldığını anlattı. Soylu şunları söyledi: "Genel durum sakinleşip yol açılınca CHP Genel Başkanı araçla çıkarılıyor. Elbetteki siyasetçiler zaman zaman gerek şehit cenazelerinde gerek başka ortamlarda tepkilerle karşılaşabilirler ancak burada tepkinin fiziki saldırıya dönüşmesi söz konusudur. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Müessif bir hadisedir. Adli ve idari soruşturma başlatılmış olup, hadiye karışan dört kişi ilçe jandarma karakoluna getirilmiş ve yine il dışına çıkmış şehit yakını da getirilerek savcılığa teslim edilmiştir. Ardından biri kadın olmak üzere dört kişi daha savcılığın talebi üzerine gözaltına alınmıştır. Bu kişilerin hepsi Akkuzulu'dur. "

Bakan Soylu, provokasyon olduğu ve otobüslerle başka yerlerden insanlar getirildiği iddialarının da araştırıldığını söyledi ve "Olayın provokasyon olduğunu gösteren somut bir veriye, kişiye veya kişilere ulaşılamamıştır. Ayrıca, Kılıçdaroğlu'na yumruk atan kişinin de şehidimizin yakını olduğu tespit edilmiştir. Kılıçdaroğlu'nun yanında ve çevresindekilerin Akkuzulu olduğu tespit edilmiştir. Elbette ki tepkinin bu hale dönüşmesi ne kadar yanlışsa, bu karşı karşıya kalınan olay üzerinden siyasal bir rant çıkarmak da o kadar tehlikeli ve yanlıştır" dedi.

'KILIÇDAROĞLU GELECEK BİLGİSİ VERİLMEDİ'

CHP liderinin koruma ekibinin, Kılıçdaroğlu'nun cenazeye gideceği bilgisini paylaşmadığını söyleyen Soylu, "CHP'nin HDP ile olan teması ve HDP'nin PKK'den kendisini ayrıştırmayan politikaları tamamen kamuoyu önünde gerçekleşmiştir. CHP'nin HDP ile olan teması ve HDP'nin PKK ile olan bağı ortadadır. Acının ve duygusallığın oluştuğu bir cenazede bu hesap edilmeli, Kılıçdaroğlu'nun cenazeye geleceğine dair güvenlik birimlerimize bilgilendirme olmamıştır. Kılıçdaroğlu'nun gelişi bildirilmeliydi. CHP'nin bakışı yapıcı değildir. Sürekli şahsımı hedef göstermeleri bu meseleyi değerlendirirken hangi anlayışta olduklarını açıkça gösteriyor. Dünkü olayda Kılıçdaroğlu'nun etrafındakilerin Akkuzulu'da yaşadığı tespit edilmiştir. Olayın dışarıdan bir provokasyon olmadığı dışarıdan adam taşındığı iddialarının doğru olmadığı görülmüştür. Bir genel başkan cenazeye gelecekse bunu diğer güvenlik birimleriyle paylaşmalıydı. Bu noktaya dikkat etmediler. Kimsenin geleceğinden bilgisi söz konusu değildi. Örgütlü organizasyon iddiası hakkaniyetli değil."

İMAMOĞLU'NUN DEMİRTAŞ SÖZLERİNİ HATIRLATTI

"Ayrıca, bir olayı da gözden kaçırmamak gerekir. Özellikle de bir gün önce Sayın İmamoğlu, Pervin Buldan ve Selahattin Demirtaş arasındaki güzellemeler, kamuoyu tarafından da takip edilmiştir. Biz bütün bu tedbirleri alırken, tedbirlerin yoğunluğunu değerlendirirken esasen seçim dönemindeki CHP-HDP yakınlaşmasını ve bu psikolojik ortamı da göz önüne alırız. Herhangi bir toplumsal olayda, bir cenaze merasiminde, bu kadar yoğun kalabalıklarda ve duygusal ortamlarda olaylarla ilgili alınacak tedbirler elbette buna göre hesaplanır."

'ŞAHSIMA KÜFÜR ETTİLER'

"Kimse kusura bakmasın, Kılıçdaroğlu'nun ve CHP'nin bu meseleye bakışı, tam da bugün ihtiyaç duyduğumuz yapıcı ve birleştirici bir bakış değildir. Olay sonrasındaki adımları da meseleye nasıl baktıklarını teyit etmektedir. Genel başkan yardımcılarının davranışları, CHP Genel Merkezi'nin önünde bir mitinge davet etmek, genel başkan yardımcılarının sürekli şahsımı hedef göstermesi, meseleyi kendilerine dönük bir organize eylem gibi anlatıp buradan bir siyasi rant çıkarmaya çalışmaları, sosyal medya üzerinden şahsıma, aileme, çocuklarıma ve eşime dönük hakaretler ve küfürler yağdırmaları, alelacele genel merkeze topladıkları insanlara şahsıma dakikalarca küfürler, galiz sözler ve hakaretler ettirmeleri bu meseleyi değerlendirirken hangi anlayışta olduklarını açıkça göstermektedir."

'BEDELİNİ ÖDEMEYE HAZIRIM'

"Ben Sayın Cumhurbaşkanımızın kabinesinde görevliyim ve sorumluluk sahibi bir insanım. Benim için ülkemin ve milletimin menfaati her şeyden önce gelir. Ülkemin, milletimin menfaatlerine bir halel gelmesinde her zaman sorumluluk hissederim ve bunun gereğini yapmaktan da hiçbir zaman çekinmem ve tereddüt etmem. Memleketime, ülkeme, milletime yapmış olduğum hizmetin bedelini de ödemeye hazırım. Bunun tayin edicisi ne Kılıçdaroğlu'dur ne de avanesidir. Bunun tayin edicisi bana bu görevi veren Sayın Cumhurbaşkanımız ve Cumhurbaşkanımıza bu yetkiyi veren aziz milletimizdir." (HABER MERKEZİ)