STK'lardan ortak açıklama: Yaşamı savunuyoruz

Diyarbakır'da bir araya gelen STK temsilcileri cezaevlerinde sürmekte olan açlık grevleri ile ilgili açıklama yaptı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Bölge Emek ve Demokrasi Platformu Diyarbakır’da açlık grevleriyle ilgili basın açıklaması yaptı. Açıklamaya çeşitli sivil toplum kuruluşlarından oluşan 17 ilden 287 STK temsilcisi katıldı.

Yaşam hakkını savunuyoruz başlığıyla yapılan açıklamada, “Ülkemizde ağır aksak ilerleyen demokrasi ve hukuk son iki yıldır tamamen özünden uzaklaşmıştır. Ülkemizde demokrasi ve hukukun savunulduğu iddia edilse bile pratikte yaşananlar iktidarların anti demokratik uygulamaları ve hukuksuzluklarıdır. Bu uğurda binlerce insanımız geçmişten beri özgürlüğünü ve yaşamını feda etmiştir. Sivil toplum kuruluşları olarak ilkelerimiz ve mücadelemiz evrensel hukukun tesisi, demokrasinin inşası ve toplumsal barışın sağlanması içindir. Sivil toplum örgütleri varoluşundan bu yana insan yaşamını,sağlığın korunması ve geliştirilmesi noktasını varlık sebebi olarak görmüştür. Bizler insan yaşamını her türlü kavram ve kaygının ötesinde ele alır, her şeyin merkezine insanın yaşamını ve sağlığını koyarak şekillendiririz” denildi.

En temel hakların kullanımının bile hukuksuz bir şekilde engellendiğinin belirtildi açıklamada, DTK Eş Başkanı ve Hakkâri Milletvekili Leyla Güven’le başlayan açlık grevleri hakkında bilgi verildi.

Bölge Emek ve Demokrasi’in 187 sivil toplum kurumu ile birlikte yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Leyla Güven’in başlatmış olduğu açlık grevi bugün itibari ile ülke içinde ve dışında binleri aşan katılımlarla devam etmektedir. An itibari ile açlık grevindekilerin durumu kritik aşamayı geçmiştir. Bununla beraber cezaevlerinde ölüm haberleri gelmeye başlamıştır. Özellikle siyasal iktidarın sorunu görmezden gelmesi kaygılarımızı daha da artırmaktadır. Sürecin bu şekilde devam etmesi sonucunda daha fazla can kaybının yaşanması kaçınılmazdır. Bu durum toplumsal barışın demokrasinin ve insan haklarında tamir edilemeyecek yaralar açacağı aşikârdır.

Cezaevlerine başta hekimler olmak üzere bağımsız heyetlerin ziyaretine izin verilmediği için eylemcilerin sağlık durumları ile ilgili sağlıklı bilgiler alınamamaktadır. Avukatlar ve ziyarete giden tutuklu yakınlarından edinilebilen kısıtlı bilgiler eylemcilerde ciddi kilo kayıplarının yaşandığı, sağlık sorunların ortaya çıktığı ve kritik eşiğin aşıldığını işaret etmektedir. Kimi cezaevlerinde yaşamsal önemde olan başta B1 vitamini olmak üzere sıvı, tuz ve şeker verilmemektedir. Demokrasi, emek ve meslek örgütleri olarak toplumsal barış için herkesi insani, ahlaki,ve vicdani sorumluluğa davet ediyoruz. Bu bağlamda toplumsal barış ve yaşam hakkı için çok geç olmadan siyasal iktidarı, evrensel hukuk değerleri içerisinde sorunu çözmeye davet ediyoruz.