Tutuklu aileleri Adalet Bakanı Gül'le görüşmek istiyor

PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle devam eden açlık grevi eylemlerinin sonlanmasını talep eden açlık grevi yapanların aileleri, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile görüşmeyi talep ediyor.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı başlatılan açlık grevi eylemleri devam ediyor. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile görüşmek için üç gündür bakanlığa giden eylemci mahpusların aileleri henüz olumlu yanıt alamadı.

Adalet Bakanı Gül ile görüşünceye kadar bakanlığa her gün gideceklerini ifade eden aileler İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi'nde İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan'la birlikte ortak açıklama yaptı.

'ADALET BAKANLIĞI'NIN İNİSİYATİF ALMASI GEREKİYOR'

Ailelerin Ankara'ya daha önce de geldiğini ve İHD'yi ziyaret ettiğini hatırlatan Türkdoğan, "Anneler üç gündür buradalar. Seçimden sonra çok daha kalabalık sayıda aile, sorun çözülünceye kadar Ankara'ya gelmeye devam edecek. Adalet Bakanlığı'nın bir an önce bu sorunu çözmek adına inisiyatif alması gerekiyor. Aileler bu konuda çok kararlı. Çocuklarının göz göre göre hapishanelerde zarar görmesini istemiyorlar. Hiç kimse istemez. Bu durumda yapılacak tek şey tecridi bir an önce kaldırmak" diye konuştu.

'ANALARIN YÜREĞİ YANSIN İSTEMİYORUZ'

Kardeşi 102 gündür Fransa'da açlık grevi yapan Cahide Yıldırım, aileler adına yaptığı konuşmasında üç gündür Adalet Bakanlığından olumlu cevap alamadıklarını belirterek, "Bize cevap vermiyorlar. Bu nasıl adalettir! Bina var ama adalet yok içerisinde. Ben buna şaşırıp kaldım. Biz doğru düzgün adalet istiyoruz. Biz bedel ödemeyi istemiyoruz. Her gün o cezaevlerinden bir bedel çıkıyor. Biz anaların yüreği yansın istemiyoruz. Bu tecridin durdurulması lazım. Sayın Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecrit kalkarsa çocuklarımızın üzerindeki tecrit de kalkar" dedi.

BEŞ KİŞİ YAŞAMINA SON VERDİ

Öcalan’a uygulanan tecride karşı açlık grevi eylemi başlatan HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven eyleminde 141 günü geride bıraktı. Bugüne dek dördü hapishanelerde bulunan beş kişi de tecride karşı yaşamına son verdi.

'ÇOK BÜYÜK KAVGALAR ÇIKABİLİR'

Bugün düzenlediği diğer basın toplantısında olası hak gasplarına değinen Türkdoğan, seçmen kütüklerinde yapılan değişikliklerle sandık taşıma ve sandık birleştirme konusunda özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgesinde yaşanacak problemlere dikkat çekti. Kolluk kuvvetlerinin seçim sırasında müdahale edebilme ihtimaline değinen Türkdoğan, “Çok büyük kavgalar çıkabilir. Sandık kurulu başkanı, en küçük bir sorun olduğunda hemen odanın dışında bulunan polisi çağırıp seçmenin uzaklaştırılmasını isteyebilir. Bunu herhangi bir seçmen de isteyebilir. Sonradan 'mühürsüz zarf veya oy pusulası var' diyerek buna geçerlilik kazandıracak bir yasal düzenleme seçimlerin manipüle edilmesine zemin oluşturmaktadır” diye konuştu.

'1,5 MİLYONLUK ARTIŞ İZAH EDİLEMEZ'

Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2009 yılı Türkiye nüfusu istatistiğine göre son on yılda Türkiye nüfusunun 9,5 milyon artmasına karşın seçmen sayısının 11 milyon attığına dikkat çeken Türkdoğan, “Matematiksel olarak böyle bir şey imkansızdır. Son 10 yılda Türkiye’nin nüfus artış hızı göz önüne alındığında seçmen sayısında 1,5 milyonluk artış izah edilemez. Bu veriler bile Türkiye’deki seçmen kütüklerinin hatalı olduğunu, her türlü manipülasyona açık olduğunu göstermektedir" dedi. Türkdoğan şu çağrıyı yaptı: “Tüm seçmenlerin oy kullanma haklarını kullanabilmeleri için sandığa gitmelerini ve oylarını kullanmalarını tavsiye ediyoruz."