Erdoğan: Biz tökezlersek İslam düşmanları zincirlerinden boşalmışa döner

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'dan kanaat önderleri ile bir araya geldi. Erdoğan konuşmasında Ortadoğu'daki savaş koşullarını hatırlatarak "Huzurunuz yoksa güvenliğiniz yoksa umudunuz yoksa sahip olduğunuz fiziki imkanların da bir önemi kalmaz" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden kanaat önderleri ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan kabulde yaptığı konuşmada, eskiden beri her fırsatta Doğu ve Güneydoğu Bölgesi'nde yaşayan kanaat önderleri ve aşiretlerin ileri gelenleriyle bir araya gelmeye çalıştıklarını belirterek, "Siirt'in damadı olması" ve "siyasi çalışmaları nedeniyle gençlik yıllarından beri bölgeyi sık sık ziyaret ettiğini" vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının bazı satır başları şöyle:

TÜRKİYE'NİN AYAKTA KALMASI ŞART: Biz tökezlersek Avrupa'dan Amerika'ya kadar tüm Batı'da yükselişe geçen İslam düşmanları adeta zincirlerinden boşalmışa döner. Biz tökezlersek, coğrafyamızdaki tüm insanları birbirlerine kırdırmak için her gün yeni oyunlar çevirenler bayram eder. Biz tökezlersek hiç şüpheniz olmasın, bölgemizdeki diğer halkların yaşadıkları felaketin bin beteriyle karşılaşırız. Bunun için Türkiye'nin mutlaka dimdik ayakta kalması şarttır.

TÜRKİYE'Yİ TARİHİN EN BÜYÜK REFORMLARIYLA TANIŞTIRDIK: Öncelikle şu gerçeğin altını çizmekte fayda görüyorum; Türkiye'yi hem dini özgürlükler hem kültürel ve siyasi özgürlükler hem de ekonomik gelişmişlik bakımından tarihinin en büyük reformlarıyla biz tanıştırdık. Bugüne kadar ülkemiz ve milletimizle ilgili tüm önemli adımları hep sizlerle danışarak, sizlerin görüşlerini, desteklerini, fikirlerini alarak attık. Ülkemizin önemli bir süreçten geçtiği şu dönemde bir kez daha değerlendirmelerinize, tavsiyelerinize desteğinize ihtiyacımız var.

DOĞAL GAZ KONFORUNU 788 BİN HANEYE ULAŞTIRDIK: Hükûmetlerimiz döneminde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimize yaptığımız yatırımların toplam tutarı, eski rakamla söylüyorum; 290 katrilyon liradır. Bu rakamın alt başlıklarına baktığımızda tarımsal desteklerde 33,5 milyar lira, işsizlik yardımlarında 2 milyar lira, sosyal yardımlarda 59 milyar lira, İller Bankası katkıları dahil, ilçe ve köylerimize alt yapı desteği olarak 18 milyar lira, kalkınma ajansları vasıtasıyla üreticilerimize 5,5 milyar lira destek verdiğimizi görüyoruz. Bu noktada GAP ve DAP projelerinin en önemli gelişmeleri bizim dönemimizde sağlandı. Doğal gaz konforunu 788 binden fazla haneye ulaştırdık. Artık buralarda doğal gaz var ve devam ediyor. İnşallah kısa zamanda Türkiye'de doğal gazın ulaşmadığı ev kalmayacak. Doğu Anadolu Bölgemizdeki bölünmüş yol uzunluğunu 260 kilometreden 3 bin 884 kilometreye yükselttik. Havalimanı sayımız 8'den 12'ye, uçak yolcusu sayımız 436 binden 8 milyona çıktı. Organize sanayi bölgesi sayısını 5'ten 24'e, küçük sanayi sitesi sayısını 44'ten 75'e yükselttik. Son 17 yılda toplam 46 bin 130 yeni derslik inşa ettik. Üniversite sayımız 3'ten 10'a, üniversite öğrencisi sayımız 32 binden 170 bine çıktı. Sulamaya açılan arazi büyüklüğünü 2 milyon dekardan 6 milyon dekara yükseltirken, 27 milyon dekar alanda da toplulaştırma çalışması yaptık. Özellikle evlerde hayatı büyük ölçüde kolaylaştıran doğal gazda abone sayısı 660 bine yükseldi. Sağlık hizmetlerinde 10 bin kişiye düşen yatak sayısı 13'ten 24'e, 100 bin kişiye düşen doktor sayısı da 61'den 83'e çıktı.

HİZMET ÇITASINI SÜREKLİ YÜKSELTİYORUZ: Bunları özetle ifade etmemin sebebi, Türkiye'nin son iki asrına damgasını vuran, geri kalmışlık zincirini, alt yapı ve sosyal devlet hizmetleri bakımından nasıl kırdığımızı göstermektir. Bugün Türkiye'nin 81 vilayetinin hepsinde olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizdeki illerimizde de fiziki geri kalmışlıktan söz edilmesi artık mümkün değildir. Hizmet çıtasını sürekli yükselttiğimiz için elbette yapacak daha çok işimiz, daha çok yatırımımız var ama asıl kritik eşiği aştığımıza inanıyorum."

IRAK'TAN LİBYA'YA ÇOK BÜYÜK SORUN VAR: Huzurunuz yoksa güvenliğiniz yoksa umudunuz yoksa sahip olduğunuz fiziki imkanların da bir önemi kalmaz. Bugün sınırlarımız dışındaki yerlerde en büyük sorun budur. Irak'tan Suriye'ye Mısır'dan Libya'ya kadar her yerde çok ciddi sıkıntı, çok ciddi zulüm var. Aynı şekilde Kafkaslar'dan Balkanlar'a, Karadeniz'den Akdeniz'e kadar ülkemizin dört bir yanı, fiili veya potansiyel krizlerle dolu. Türkiye işte bu zor coğrafyada huzur, güven ve istikrar abidesi olarak ayakta kalmanın mücadelesini veriyor.

BELEDİYE İŞİ GÖNÜL İŞİ: Bizim için mahalli seçimler sadece mahalli seçimlerdir. Kazandığımız belediyelerde, milletimize, şehirlerimize en güzel hizmetleri vermenin, en iyi projeleri hayata geçirmenin çabası içinde olacağız. Bunun için 'belediye işi, gönül işi' diyoruz. Ama karşımızdakiler meseleye asla böyle bakmıyor. Onlar için asıl mesele, AK Parti meselesi değildir, onlar için asıl mesele Cumhur İttifakı meselesi değildir, onlar için asıl mesele Tayyip Erdoğan meselesi de değildir. Buradaki asıl mesele Türkiye'dir, buradaki asıl mesele Türkiye'nin güçlenmesidir, buradaki asıl mesele Türkiye'nin dünyada ve bölgesinde hayata geçirmeye çalıştığı onurlu, adil, etkin politikalardır.

SURİYE'DE OYNANAN OYUNU GÖRDÜK: Biz Suriye'de oynanan oyunu gördük ve sahaya girerek işin gidişatını değiştirdik. Biz Doğu Akdeniz'de Karadeniz'de Balkanlar'da oynanan oyunlar karşısında da aynı şekilde ilkeli bir duruş sergiliyoruz. Çomak soktuğumuz bu kovanlarda sahnelenen senaryolar birer birer çıkmaza girdikçe, bize karşı husumette büyüyor. Bize işte bunun bedelini ödetmek istiyorlar. Sizlerden alelade bir siyasi rekabet için değil, işte bu mücadelemiz için destek istiyoruz. Çünkü bu mücadelenin sonunda kazanan Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Lazıyla, Çerkeziyle, velhasıl hangi kökenden, hangi meşrepten olursa olsun tüm kesimleriyle milletimiz olacaktır. Şayet bir kayıp olursa da bunun bedelini aynı şekilde 82 milyon hep birlikte ödeyeceğiz. Beka meselesi dediğimiz işte budur. Biz 31 Mart seçimlerine işte bu anlayışla bakıyoruz. Bu mücadelede herkesin desteği önemli ama Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizin desteği daha önemli. Çünkü en büyük oyunlar bu bölgelerimiz üzerinde oynanıyor. (HABER MERKEZİ)