Hayatın Sesi yöneticilerine 3'er yıl 9'ar ay hapis cezası

Kapatılan Hayatın Sesi Televizyonu yöneticilerinin ‘Zincirleme şekilde örgüt propagandası’ iddiasıyla yargılandığı dava Çağlayan’da görüldü. Kapatılan Hayatın Sesi Televizyonu yöneticileri Mustafa Kara, İsmail Gökhan Bayram ve Gökhan Çetin'e 3'er yıl 9'ar ay hapis cezası verildi.

Google Haberlere Abone ol

İSTANBUL - OHAL sonrası çıkarılan Kanun hükmünde kararname (KHK) ile kapatılan Hayatın Sesi Televizyonu’na aynı anda hem IŞİD, hem TAK, hem de PKK propagandası yaptığı iddiasıyla açılan davanın karar duruşması görüldü. ‘Zincirleme şekilde örgüt propagandası’ yaptıkları iddiasıyla ayrı ayrı 13 yıla kadar hapisleri talep edilen televizyonun yöneticileri Mustafa Kara,  İsmail Gökhan Bayram ile Gökhan Çetin'e 3 yıl 9 ay hapis cezası verildi.

'15 TEMMUZ'DA MECLİS'İN BOMBALANMA GÖRÜNTÜLERİ HER YERDE YAYINLANIYOR'

Mahkemede ilk sözü avukatlar aldı. Avukatlar bu davadan ceza verilmeyeceğini, Hayatın Sesi Televizyonu'nun toplumun haber alma hakkı için çalıştığını söyledi. 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde yaşanan bombalama görüntülerinin her yerde gösterildiğine dikkat çeken Avukat Devrim Avcı, "Müvekkillerim ülkede yaşanan yaşanan Ankara Gar katliamını ve İstanbul ve Ankara'da gerçekleşen patlamaları haber yaptı. Biz muhalif bir televizyon kanalı olarak iktidarı eleştirdik. Herkes bunu haber yaptı. Ülkemiz yakın zamanda bir 15 Temmuz süreci yaşadı. Baktığımız zaman başka kanallarda emniyet binasında öldürülen askerlerin görüntüleri, Meclis'in bombalanması hala yayınlanıyor. Dolayısıyla aynı şeyi haber yapan müvekkilim açısından da da aynı şey. Sayısız AİHM kararları sunduk. Basının politik görüşleri haber yapma ve halka yayma gibi bir hükümlülüğü var. Dolayısıyla basının bunu yapması işinin gereği. Suç unsurlarının oluşmadığı için hepsi hakkında beraat talep ediyoruz." dedi.

'TÜRKİYE BİR HUKUK DEVLETİ İSE...'

Öztürk'ün ardından avukat Gülşah Kaya söz aldı. Kaya, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu belirterek uluslararası sözleşmeleri ve AİHM kararlarını örnek gösterdi. Kaya şöyle konuştu; "Devlet kendi koyduğu kanununa uymamış oldu. Beraat etmeleri gerekiyor. Anayasaya göre usülüne uygun yürürlüğe konmuş uluslararası sözleşmeler kanunun üstündedir. Bu dosyanın her şeye rağmen maalesef sonuçlarını tahmin edebiliyoruz. Türkiye bir hukuk devleti ise hukuk devletine uygun karar vermelidir. Tüm müvekkillerimin ayrı ayrı beraatine karar verilmesini talep ediyorum." Avukat beyanlarının ardından duruşmaya ara verildi.

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti ayrı ayrı 3 yıl 9 ay cezalandırıldı.

'İTİRAZLARIMIZI YAPACAĞIZ'

Karar sonrası Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş, RSF Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ve Avukat Devrim Avcı açıklama yaptı. Kararın haber yapma hakkını engellediğini söyleyen Avcı "Mahkeme kararında şöyle bir gerekçe sundu: Suçun meydana gelen ağırlığı, sanıkların güttüğü amaç ve saik... Müvekkillerim kamuoyuna haber vermek için, siyasi iktidarın gizlediği ne varsa haber yaptı. Biz zaten bu sebeple kapatıldık. Siyasi iktidar kendisi gibi olmayanlara çok kolay terör propagandasını yapıştırıyor. Buna karşı itirazlarımızı yapacağız" dedi.

'GAZETECİLER HABER YAPMAYA DEVAM EDECEK'

Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş, verilen kararın hukukla bağdaştırılmayacağını söyleyerek şöyle devam etti; "Zaten KHK ile kapatılmış bir televizyonun yöneticilerine ve hem de alakasız örgütlerini yan yana koyarak ceza vermek hukuk sistemin işlemeyeceğinin belgesi. Bundan sonra da bu tarz kararlar çıkacak. Gazeteciler yılmayacak ve yine haber yapmaya devam edecek."

'ORANTISIZLIĞIN ÖTESİNDE...'

RSF Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu, eleştirel haber yapan gazetecilerin sistemli bir şekilde hedef haline getirildiğini söyledi. Önderoğlu "Hayatın Sesi Televizyonu üçüncü cezasını aldı. RTÜK tarafından cezalandırılması, KHK ile kapatılması yetmedi ve 3 yetkilisi bugün 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Orantısızlığın ötesinde kamuoyunun haber alma hakkının engellendiğini görüyoruz." açıklaması yaptı.