Atık toplayıcılarla seçim sohbeti: Geçim derdi daha da zorlaştı

'AK Parti’nin gelmesini istiyorum. Çünkü eskiden hiçbir şeyi bulamıyorduk. Şimdi bolluk var... Erdoğan gitsin de yerine kim gelirse gelsin... AK Parti kalırsa bizim işimiz harap olur... Başımızda Erdoğan değil de başka bir insan olsaydı biz bu yükün altından kalkamazdık... Devleti yönetmek de kolay iş değil, bağımlılık yapar...' İzmir'deki atık toplayıcılarla seçimi konuştuk.

Google Haberlere Abone ol

İZMİR - Sokaklarımızı da, mahallelimizi de bizden iyi tanıyorlar. Geçimlerini sağlamak için İzmir’in sokaklarında çuval geçirilmiş el arabalarıyla çöpleri karıştıran atık toplayıcılar, her gün aynı sokaklardan belki de defalarca geçiyor, mahallelinin rutin hayatını çıplak gözle görüyor.

Peki, onlar yaklaşan seçimler hakkında ne düşünüyor? Atık toplayıcılara siyasi beklentilerini, mevcut iktidar hakkındaki görüşlerini, nasıl bir Türkiye hayal ettiklerini sorduk.

'ESKİDEN HİÇ BİR ŞEY BULAMIYORDUK'

20 yıldır atık toplayıcılığı yapan Umut Göçmen, erken seçime dair fikrini sorduğumuzda, “Devlet erken seçim kararı verdiyse bildiği bir şey vardır. Onların kararlarına saygı duymak lazım” dedikten sonra şöyle devam ediyor:

“AK Parti’nin gelmesini istiyorum çünkü AK Parti iktidara geldi geleli çok şey değişti. Eskiden hiçbir şeyi bulamıyorduk. Şimdi bolluk var. Görmediklerimizi gördük 15 yıldan beri... Daha önceleri polisler bizim dolaşmamızı yasaklıyordu. Şimdi kötü bir şey yapmadığımız sürece özgürce dolaşıyoruz. Eskiye göre daha iyi durumdayız. Şu an 200 lira kira veriyorum. Devletten bugüne kadar hiçbir yardım almadığım halde Allah'a şükür geçimimizi çöpten sağlıyoruz.”

Göçmen, AKP iktidarında bir şekilde geçimlerini sağlayabildiklerini söylüyor.

'KENDİM İÇİN BEKLENTİM YOK AMA ÜLKE ADINA ERDOĞAN'IN GİTMESİNİ İTİYORUM'

Atık toplayarak geçimini sağlayan Kemal Dündar ise “Bu hükümetten hiç memnun değilim” diyor: Ülkenin durumu ortada. Hiç kimse rahat değil, herkes şikayetçi. Bizim gibi çöpten ekmeğini kazananlar, kim gelirse gelsin aynıyız. Kendimiz için hiç bir beklentimiz yok. Ama ülkem adına Erdoğan’ın gitmesini istiyorum açıkçası. Erdoğan gitsin yerine Meral Akşener gelsin. Ama o da gelemezse hangisi gelirse gelsin yeter ki o gitsin. O gitsin de kim gelirse gelsin.”

Dündar, Meral Akşener'i desteklediğini söylüyor, ancak muhalefetten herhangi birinin hükümet kurmasının her şekilde daha iyi olacağını savunuyor.

'OĞLUMUN CENAZESİNİ GÖMMEYE PARA BULAMADIM'

Bir diğer atık toplayıcı Hadi Özbay, “Çocuğumu 20 gün önce trafik kazasında kaybettim. Oğlumun cenazesini gömmeye para bulamadım. Şimdi kırkını yapacak param yok. Babam derdi ki, Allah'tan önce para. Demek ki doğru söylemiş babam” diyerek geçim sıkıntısına dikkat çekiyor.

“Erdoğan sadece Türkiye’nin değil dünyanın imparatoru oldu. MHP’yi de eline aldı, daha ne diyeyim” diyen Özbay şöyle devam ediyor: “Benim babam da, dedem de subay. Ben şimdi bu durumlara düştüm. Evimi, arabamı her şeyimi sattım. Benim oğlum trafik kazası geçirdiğinde hastane bize borç çıkardı. Hani bu iktidar hastaneleri bedava yapmıştı. Türkiye’de adalet yok. Bu seçimden önce borsa tepetaklak gitti. 50 kuruşa verdiğim kağıdı 20 kuruşa veriyorum. Plastik, demir, alüminyum hepsi düştü. Sokaklarda kalıyorum. Tayyip Erdoğan buraya geldiğinde bunları söylemek için yanına gitmeye çalıştım. Beni yanına yaklaştırmadılar. Sanki gökten zembille evliya inmiş aşağıya. Param olsa dövize çevirip Yunanistan’a kaçarım. Bir gün bile durmam bu ülkede.”

'ALLAH ERDOĞAN'DAN RAZI OLSUN'

“Ülkenin şu anki durumu için Allah Erdoğan’dan razı olsun. Eğer başımızda Erdoğan değil de başka bir insan olsaydı biz bu yükün altından kalkamazdık” diyen Merdan Aras ise mevcut iktidardan memnun olanlardan.

İşlerine ortak olan Suriyelilerin başta Türkiye'ye göçü onu rahatsız etmiş, ancak empati kurduğunda bunun yanlış olduğunu anlamış.

“Benim yaşım 60, bütün hükümetleri gördüm. Görmediğim insan kalmadı. Bu kadar insan gelip bizim ülkemize sığındı” diyor ve devam ediyor:

“Benim işimi Suriyeliler elimden aldı diye önce kızdım ama onların da çoluğu çocuğu var. Dedim ki ben çocuğuma ekmek götüremiyorum. Aynı şey bizim başımıza gelse kaçacak bir yerimiz var mı sizce? Biz onların toprak bütünlüklerini sağlayacağız ki o insanları tekrar oraya gönderebilelim. Bizim misafirimiz onlar. Onu istemiyorlar, bunu istemiyorlar nasıl olacak bu iş? Dünya seyirci kalırken Erdoğan Suriyelileri getirerek en doğru şeyi yaptı”.

'ÇOK FAZLA SEÇİM OLUYOR, BİR ŞEY DEĞİŞMİYOR'

Ergin Çınar ise seçim konusunda oldukça karamsar, “Seçimin olmasını istemiyorum. Bu ülkede çok fazla seçim oluyor bir şey de değişmiyor” diyor.

“Memleketin halini hiç iyi bulmuyorum. Erken seçim sağlıksız bir karar. Yine AK Parti kalır diye düşünüyorum. AK Parti kalırsa bizim işimiz harap olur. Bugüne kadar bize hiç bir fayda sağlamadı. Öteki partiler gelirse belki bir şeyler olur. Millete hayırlı uğurlu olsun. 2 aydır kiramı ödeyemiyorum” diyen Çınar, “Seçimden beklediğimiz bizim gibi insanları düşünmeleri. Bizi düşünen yok, hep Suriyelileri düşünüyorlar. Günde iki defa işe çıkmazsam ailece aç kalıyoruz” diyerek yaşadıkları geçim sıkıntısının ciddiyetini gözler önüne seriyor.

'DİNDAR İNSAN BÖYLE ALAVERE DALAVERE YAPMAZ'

Salih Tekbıçak ise bahçıvanlıktan emekli, geçimini sağlamak için şimdi atık toplayıcılığı yapıyor. “14 yaşımdan beri okurum” diyen Tekbıçak, şunları anlatıyor:

“Erken seçime millet hazırlıksız yakalandığı için biraz karamsarlık oldu. Olmaması gerekirdi. Bunu dindar geçinenlerin yapması dindar olmadıklarını gösteriyor. Çünkü dindar bir insan böyle alavare dalavere yapmaz. Bunlar milli görüş diye geldiler. Ama bunlarda aslında bu da yok.”

Önümüzdeki seçime dair fikrini sorduğumuzda şöyle özetliyor: “Aslında muhalefet partileri başa baş gidiyor ama bu seçim sistemine göre kesinlikle düzgün bir seçim yapılmayacak. Güvenli bir seçim olmayacak. Eğer bu sistem devre dışı bırakılırsa AKP’nin oyu yüzde 10 bile yok. Cumhurbaşkanı Rizeli ama 2 sefer Rize’ye gittim, 8 liralık fındık 2 liraya düştü. Çiftçiyi öldürdüler. Bunların tek amacı, açık ve net söylüyorum; bu ülkeyi yıkmak için, bitirmek için geldiler. Bu seçimde de tamamen bitirecekler diye düşünüyorum. Benim hiç bir umudum yok. Şimdi takip ediyorum partileri. Fikrim seçime 1 hafta kalana kadar netleşir.”

'DEVLET YÖNETMEK DE BAĞIMLILIK YAPAR'

Özcan Gündüz ise seçimin hiçbir şey değiştirmeyeceği kanaatinde: “Ben içki içen bir insanım bu yüzden sürekli geziyorum. Gezmek her şeyden kaçmaktır. Bir şeyden kaçmak için gezmek lazım. Dolaşarak toplumu, farklı insanları göreceksin. Hayatta hiçbir şeye bağımlı olmayacaksın. Devleti yönetmek de kolay iş değil, bağımlılık yapar. Bu seçimden sonra Erdoğan’ın beyni biter artık, yaşlandı. Beyin yorulduğu zaman da iş biter."

Gündüz, şöyle devam ediyor: "Türkiye’nin durumu bizim açımızdan bakarsak çok iyi. Çöplerde ekmek çok. Bu seçimlerden ne çıkarsa benim için fark etmez. Seçimlerden hiçbir beklentim yok çünkü oy kullanmayacağım. Oy vermenin bir faydası yok. Muhalefet partilerinin alt kadrosu çok zayıf. AK Parti benim tahminime göre yüzde 60 alır. Bence bu seçimde HDP’nin oyları da AK Parti’ye geçecek. AK Parti’nin kadrosu düzgün. Diğerlerinin kadrosu yok. Diğer parti liderleri saçma sapan konuşuyor. Halk, AKP’ye oy vermeye mecbur kalıyor. Ben oy verirsem eğer Halk Partiye veririm. Tek seçmen ben olsam, tek kalsam yine Halk Parti’ye veririm. Çünkü ben Atatürkçüyüm. Atatürk herkesin babası.’’