Kemeraltı'nda seçim sohbeti: Son 2 yılki kadar daraldığımı hatırlamıyorum

"Ekonomisinden eğitime her şeyin değişmesini istiyorum... 37 yıldır bu dükkandayım. Son 2-3 yılki kadar daraldığımı hiç hatırlamıyorum... Her şey kötü gidiyor, yine öyle olacak. Dışarıda savaş, içeride baskın. Neyi değiştirebiliriz... Seçimden beklentimiz belli. Bu iktidardan umudumuz büyük..." Kemeraltı esnafıyla seçimi konuştuk...

Google Haberlere Abone ol

İZMİR - 3 milyondan fazla seçmene sahip İzmir’de erken seçim kararı ile birlikte sokaklar da hareketlendi. İzmirlilerin en önemli uğrak yerlerinden olan Kemeraltı Çarşısı'nda esnafla, seçimi, ekonomiyi ve 24 Haziran sonrasına ilişkin beklentilerini konuştuk.

Erken seçim kararını duyunca çok sevindiğini belirten ayakkabıcı Mahir Solmaz, İYİ Parti'nin bir an önce başa geçmesini istediğini söylüyor. Seçimden beklentisini sorduğumuzda ise yanıtı “Ekonomi sıfır, bu yüzden beklentimiz de yok” oluyor.

Erken seçim kararını hukuka uygun bulmadığını ifade eden, 90 yıllık bir geçmişe sahip kuru kahvecinin işletmecilerinden Betül Erkaya’nın bu seçimden beklentisi ise “değişim.”

“Türkiye’nin gidişatı önüne geçilmez bir duruma geldiğinde erken seçim kararı aldılar. Yapılan bu, başka hiçbir şey değil. Durum tamamen ekonomik… Bu seçimden beklentim değişim. Ekonomisinden eğitime her şeyin değişmesini istiyorum’’ diyor.

'GELİR ADALETİNİN SAĞLANMASI ERDOĞAN'LA ASLA OLMAZ'

Organik ürün ticareti yapan bir işletmede karşılaştığımız Dilaver Sönmez ise mevcut durumun düzeleceğine inanmıyor: “Buranın esnafı olarak birinci beklentimiz tabii ki işlerimizin açılması, daha iyi olması. Ama halkın alım gücü bu şekilde olduğu sürece bizim durumumuzun da düzelmesi imkansız. Önce gelir adaletinin sağlanması lazım. Bu da mevcut iktidarla, Recep Tayyip Erdoğan veya onun gibi düşünen insanlarla asla olmaz.’’

'HERKESİN SURATI ASIK'

Parfümerici Coşkun Kaya, “Bana göre hükümet tosladı, o yüzden erken seçim kararı alındı” diyor. Seçime dair beklentilerini sorduğumuzda “Tabii ki iktidarın değişmesini, ekonominin canlanmasını bekliyorum. 37 yıldır bu dükkandayım. Son 2-3 yılki kadar daraldığımı hiç hatırlamıyorum. Herkesin suratı asık, yüzü gülen insanlar o kadar az ki… Buradan televizyon ekranı seyreder gibi seyrediyorum gelip geçen insanları. Kimisi kendi kendine konuşuyor, kimisi sorunluymuş gibi yürüyor… İsterim ki herkes biraz para kazanıp evine ekmek götürebilsin, insanların yüzü gülsün. Bundan sonra geri dönüş yok, öyle ya da böyle seçim olacak. İnşallah iyi bir sonuç çıkar ve ülkeye demokrasi gelir, hesap sorulabilir bir iktidar gelir.’’

'DIŞARIDA SAVAŞ İÇERİDE BASKIN'

Erken seçim kararını bir 'darbe' olarak niteleyen çantacı dükkanı çalışanı Vural Demir de gidişatın değişmeyeceğine inananlardan.  “Esnaf olarak da insan olarak da bu seçimden hiçbir beklentim yok. Her şey kötü gidiyor, yine öyle olacak. Dışarıda savaş, içeride baskın. Neyi değiştirebiliriz? Hiçbir şey değişmeyecek, biz de faşizmle yaşamayı öğreneceğiz” diyor.

Kemaraltı, eski günlerdeki hareketliliğinden biraz uzaklaşmış halde.

Kemeraltı Çarşısı’nda 60 yıllık geçmişe sahip bir plakçı dükkanını işleten Ubeyd İtah, erken seçim kararına tepkili de olsa geleceğe umutlu bakıyor: “Baskın seçim diyenlere katılıyorum. Hükümet geleceği göremediği için böyle bir karar aldı. Ben artık kaybedeceklerini düşünüyorum. Bu hükümetin değişmesi gerekiyor. O yüzden her şey güzel olacak.’’

Çevresindeki tüm esnaf arkadaşlarının da kendisi gibi borç içinde olduğunu, bu düzenin derhal değişmesi gerektiğini söyleyen İtah, şöyle diyor: “Kemeraltı İzmir’in en işlek yeridir. Ben 10 yıldır buradayım. İlk zamanlar burada bir tane boş dükkan bulamazdınız. Biraz dolaşsanız çok sayıda boşaltılmış dükkan görebilirsiniz zaten. Çünkü esnaf artık iş yapamıyor, hiçbirimiz kiramızı ödeyemiyoruz. Dışarıdan insanlar farklı görebilir, ama şu sokakta bir tane kredi borcu olmayan, sıkıntı yaşamayan esnafa denk gelme şansınız yoktur. Mecburiyetten duruyoruz. Başka seçeneğimiz yok. Burada, esnafın yanında çalışan hiç kimse gününde maaşını alamıyor. Bu yüzden tek beklentim hükümetin değişmesi.’’

'BU İKTİDARDAN UMUDUMUZ BÜYÜK'

Erken seçimin gayet iyi bir karar olduğunu düşünen mefruşatçı Ayhan Ateş’in ise iktidardan beklentisi büyük: “Eğer biz Afrin’e karışmasaydık Afrin’e başkaları gelir bizi bitirirdi. Bu yüzden erken seçim iyidir. Bizim seçimden beklentimiz belli. Bu iktidardan umudumuz büyük.’’

Erken seçimi çok olumlu karşıladığını söyleyen ismini vermek istemeyen bir tatlıcı dükkanının sahibi ise her yeni şeyin mutlaka güzel şeyler getireceğine inandığını söylerken, “Temel prensip budur. Dünyada da böyledir. Bir değişim olması gerekiyordu ki böyle bir gelişme oldu diye düşünüyorum” diyor. Yaptığı işin eşi benzeri olmadığı için avantajlı olduğunun altını çiziyor ve ekliyor: “Ben farklı bir iş yapıyorum ve işlerim genellikle iyidir. Ama genel anlamda Kemeraltı esnafının durumunun kötüye gittiği doğru. Ben her şeye rağmen bu seçimden umutluyum. Bazı şeyler değişecektir, ama ne değişecek derseniz onu kestirmek mümkün değil’’.

'HERKESE BAĞIRAN BİR ADAM İSTEMİYORUZ ARTIK'

Erken seçimin beklediği bir karar olduğunu ancak bu kadar yakın bir tarihte olacağını düşünmediğini söyleyen kitapçı dükkanı sahibi Berkant Balpetek ise bu kararın nedeninin tamamen ekonomik olduğuna inanıyor, ‘’Ülkede uzun zamandır bir kriz yaşanıyordu. Bunu uzun süre sürdüremeyecekleri için bu kararı aldılar. Bu yüzden hiç şaşırmadım’’ diyor.

Seçimden beklentisini sorduğumuzda ise Kemeraltı esnafı olarak bir beklentisi olmadığını ancak ülkenin bir vatandaşı olarak çok şey beklediğini söyleyen Balpetek, şöyle devam ediyor:

"Bu iktidarın son kullanma tarihi çoktan geçmiştir. Çıkıp herkese bağıran bir adam istemiyoruz artık. İktidar gibi düşünmeyen herkesin düşman sayıldığı bir süreç yaşıyoruz adeta. Bu yüzden bu kadar baskının, bu kadar zulmün yaşandığı bir ülkede ekonomi dibe vuracaksa da vursun! Hep beraber batacaksak da batalım, ama yeter ki bunların faşizminden kurtulalım. Tabii kurtulalım derken, seçimi kimin kazanacağı da önemli. Biz Meral Akşener’in 90’lı yıllarda yaptıklarını da unutmadık. Benim için kendisinin şimdiki iktidardan hiçbir farkı yok. Daha özgür günler istiyoruz tabii ki, ama bu insanlarla ve benzer alternatiflerle değil.’’