Belediye çalışanları çocuklarıyla birlikte kreş istedi

İZMİR - KESK’e bağlı Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) üyeleri kreş talebiyle İzmir Büyükşehir Belediyesi koridorlarında çocuklarıyla birlikte eylem yaptı.

'Kreş Haktır, Ebeveynler işe, Çocuklar Kreşe' dövizlerinin taşındığı eylemde basın açıklamasını İzmir Tüm Bel Sen I No’lu Şube Başkanı Çağdaş Yazıcı okudu. En temel ihtiyaçtan yola çıkarak ortaya koydukları taleplerin yıllardan beri görmezlikten gelindiğini ifade eden Yazıcı "İzmir Büyükşehir Belediyesi ve bağlı kuruluşlarında hizmet üreten kamu emekçileri yıllardır temel bir takım talepleri için eylemler etkinlikler düzenliyor. Yemek kartı, ulaşım kartı, kreş istiyor’’ dedi.

Büyükşehir idaresinin Türkiye’deki pek çok işveren gibi, çalışanları bir maliyet unsuru, çalışanların taleplerini ise şımarıklık olarak gördüğünün altını çizen Yazıcı şöyle konuştu: "En çok göz ardı edilen taleplerimizden biri de kreş. Kreş bir gereksinim. Kreş bir hak! Çünkü okul öncesi olarak adlandırdığımız 0-6 yaş dönemi büyüme ve gelişmenin en hızlı olduğu bir dönem. Bu özel dönemde çocuklarımızın ihtiyaç duyduğu bakımı sağlamanın yolu, etkin, erişilebilir ve parasız okul öncesi eğitim olanaklarından tüm çocuklarımızın yararlanmasıdır. Bu nedenle kamu idareleri ihtiyacı karşılayacak sayıda kreşler açmalı, bu alana kamusal kaynak sağlamalıdır’’

'BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NEDEN BU KADAR İSTEKSİZ?'

"Mevzuat; çocuk bakımını kadının bir yükümlülüğü gibi tarif eden, paylaşmadığımız cinsiyetçi bir bakış açısının ürünü de olsa, kreş açılmasına dair hükümler taşıyor’’ diyen Yazıcı şöyle devam etti; "Soruyu şöyle soralım. Büyükşehir Belediyesi eğitimin ve hatta çocuk bakımının dahi gericileştirildiği; bu alanın cemaatlere, gerici yapılara teslim edilmeye çalışıldığı bu dönemde, kamuda bir maliyet unsuru olarak görülüp eritilmeye çalışıldığı bu dönemde hâkim görüşleri mi paylaşıyor? Bu duruma razı mı? Bu konuda hiçbir yükümlülüğünün olmadığını mı düşünüyor? Yukarıda tarif ettiğimiz gibi kreş bir haksa, çocuklarımızı seküler, eşitlikçi, özgürlükçü alanlarda büyütmek istememiz bir haksa bu hakkın hayata geçmesi konusunda neden bu kadar isteksiz?"