Nuriye Gülmen: 2018 zaferin adı olacak

ANKARA - KHK ile ihraç edildikten sonra, Yüksel Caddesi'nde "İşimizi geri istiyoruz" eylemi yapan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça, açlık grevi eylemlerinde 300 günü geride bıraktı. Sağlık durumları gün geçtikçe kötüye giden eğitimciler OHAL Komisyonu'nun kararını açıklamasını bekliyor.

Açlık grevinin 200 güne yakın süresini tutuklu olarak geçiren Gülmen ile açlık grevi eylemi, hayallerini ve özlediklerini konuştuk.

'ÇOK SALDIRGANCA DAVRANDILAR'

İhraç edilmesinin ardından elinde bir pankartla Yüksel Caddesi'ne eyleme başlamasının üzerinden 420 gün geçen Nuriye Gülmen, açlık grevi eyleminin 300'üncü gününe dair Semih Özakça'nın yaptığı "Bu bizim kararlılığımızı gösteriyor" açıklamasına atıf yaparak, "300 gün bize başka şeyler de gösteriyor. İktidarın ne kadar bu konuda hoyratça ve zalimce davrandığını, iki eğitimcinin 300 gün aç kalmasına seyirci kalmasını ve daha pek çok şeyi gösteriyor. Bizi tutukladılar, gözaltına aldılar hastaneden hastaneye sürüklediler. Çok saldırganca davrandılar" diye konuştu.

'VAR MI YOK MU EMİN OLAMADIĞIMIZ BİR KOMİSYON'

İşlerine iade edilmeleri konusunda herhangi bir gelişmenin olmadığını söyleyen Nuriye Gülmen, OHAL Komisyonu'nun iade konusunda vereceği karara ilişkin, "Gerçekten var mı yok mu emin olamadığımız bir komisyon var şu anda. Çok gizli, sır gibi sakladıkları bir şey var ortada. İnsanların görevleriyle ilgili bir takım tasarrufta bulundukları söyleniyor ama kimin hakkında karar verdiklerini gizliyorlar. O gizlilik hükmü de aslında bize dair. İçinde biz var mıyız yok muyuz bunu saklıyorlar" dedi.

Sağlık durumu gün geçtikçe kötüleşen eğitimci enfeksiyon riskine karşı dışarıya çıkamıyor.

'2018 ÇOK DAHA BÜYÜK DİRENİŞLERİN YILI OLMALI'

2018 yılı bittiğinde çok farklı bir noktada olmalarının gerektiğini söyleyen Gülmen, "Yeni kazanımlara doğru farklı şeyler yapıyor olmalıyız" diye konuştu. 2018 yılında da kendilerini çok işin beklediğini belirten Gülmen şöyle devam etti:

"Kamu emekçilerinin çok büyük hak kayıpları var. AKP iktidarı 2018’de de asla durmayacak, saldırmaya devam edecek. Halkın elinde olan tüm haklarını almak için makine gibi çalışmaya devam edecek, her kanaldan saldıracak. Bizi çok iş bekliyor 2018’de. 2018 çok daha büyük direnişlerin, büyük iddiaların yılı olmalı. İş güvenliğine karşı saldırılara karşı örgütlenmeli, buna karşı kazanımlar elde etmeliyiz. Öğretmenlere yönelik, kamu emekçilerine yönelik alanlarda pek çok hak kaybı var. Bu köklü değişimin önüne geçmeliyiz. AKP iktidarına bu halkı teslim alamayacağını göstermeliyiz. 2018 zaten zaferin adı olacak. '2017 direnişin adı oldu, 2018’de de zaferin adı olacaksınız' diyorlar zaten bize."

'EN ÇOK ÜZEN ŞEY YAPTIĞIM BİR RÖPORTAJ OLDU'

Nuriye Gülmen, Yüksel Caddesi'nde başladığı oturma eyleminden bu yana kendisini en çok üzen olayın, bir röportajda ailesiyle ilgili dile getirdiği ifadeler olduğunu belirtti. Gülmen, “Söylediğim şeyler manşete çekildi ve çok çarpıcı bir ifadeydi. Benim yaşantıma dair, geçmişte farklı biri olduğuma dair. Ailemle ilgili 'AKP'liler' gibi bir şey söylemiştim. Sonrasında hedef gösterir, kendimden uzak gösterir gibi hissettim. O röportajı gördüm ve üç gün mide krampıyla yaşadım diyebilirim. Beni bu süreçte en çok üzen şey o röportaj oldu" dedi.

'KOŞMAYI, YEMEK YEMEYİ ÖZLEDİM'

Doğada yürümeyi, arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi çok özlediğini söyleyen Gülmen, "Hapisteyken en çok özlediğim şey dostlarımla birlikte olmaktı. Şimdi o mümkün ama çok sınırlı. Şehir dışından arkadaşlarım geliyor ve en fazla bir saat görüşebiliyorum çünkü dinlenmem gerekiyor, enfeksiyon kapmamam gerekiyor. Ailemle birlikte olmak istiyorum, gezmek istiyorum. Koşmayı özledim. Yemek yemeyi özledim. Keyifle bir masada, dostlarımla güzel sofraları özledim" diye konuştu.

Koşmayı ve dostlarıyla birlikte zaman geçirmeyi özlediğini söyleyen Gülmen, "2018 zaten zaferin adı olacak" dedi.

'ÖĞRENCİLERİME DAİR BİR ŞEY HAYAL EDEMİYORUM'

Hayallerine ilişkin konuşan Gülmen şunları söyledi:

“Doktora çalışmama dair düşüncelerim var ve ona dair hayaller kuruyorum ama öğrencilerime dair bir şey hayal edemiyorum. Çünkü artık o öğrencilerim çoktan mezun oldular. Belki yenileri olacak ama bilmiyorum. Yaşamıma dair şeyler düşünemiyorum çünkü görevime döndüğüm halde Konya'da olamayacağım. Her şey belirsiz ama en büyük hayalim direnişin kazanması." (DUVAR)

Gülmen’i ziyarete gelenlerin getirdiği çiçeklere camın kenarında bakılıyor.