Meslek odaları: Kalkınmanın yolu kırsaldan geçiyor

Meslek odaları, "Dünya Tarım Günü" nedeniyle açıklama yaptı. Kente göç nedeniyle tarımsal üretim yapısının bozulduğu belirtildi.

Google Haberlere Abone ol

Alper Kafalı

ADANA - Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) bu yılki Dünya Gıda Günü’nün ana temasını "Kırsaldan Kente Göç ve Yoksulluk olarak belirlediğine dikkat çeken Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir, “Gelişmekte olan ülkeler için kalkınmanın yolu kırsaldan geçiyor. Ekonomik büyümenin anahtarı uzun yıllar yoksulluğun sebebi olarak görülen kırsal bölgelerde küçük aile çiftçiliğinin desteklenmesi gereklidir” dedi.

Gıda Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Şehmus Alparslan, Kimya Mühendisleri Odası Güney Bölge Şube Yönetim Kurulu Üyesi İsa Ünlükurt, Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Semih Karademir ve Adana Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Nihat Köse, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenledi. CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut’un da destek verdiği "Dünya Gıda Günü "ortak basın açıklamasını ZMO Adana Şube Başkanı Semih Karademir yaptı.

Yaşamın sürdürülmesi için mutlak gerekli olan gıda üretiminin, bugünün dünyasında, yalnızca belirli ellerde toplanmaya çalışıldığını belirten Karademir, tüm dünyaya bu yaklaşımın egemen kılınmak istendiğini söyledi.

'ÇİFTÇİ, KENTE GÖÇ ETTİRİLEREK TOPRAKTAN KOPARILMIŞTIR'

Tarımsal üretimin tüm aşamalarında, tekelleşmeye gidilerek, tohum üretiminden, zirai mücadeleye, gıda üretim aşamasından üretilen gıdaların tüketim alışkanlıklarına kadar ki tüm aşamalarının kontrol edildiğini ifade eden Karademir, “Bütün bu politikaları uygularken dünyanın birçok yerinde kurgulanan savaş ve kaos ortamları en büyük belirleyici unsur olmuştur. 2000’li yıllar sonrası ise savaşların yanı sıra bizzat o ülkelerin hükümetleri eliyle uygulamaya konulan tarım ve gıda politikalarıyla egemenliklerini sürdürmeye çalışmışlardır. Uygulanan politikalarla bizzat üretim faaliyetinde bulunan çiftçi köyden kente göç ettirilmesi sağlanarak topraklarından koparılmıştır” dedi.

'ÜLKEMİZ AÇISINDAN DURUM ÇOK DAHA VAHİM'

Karademir, açlığı ve yoksulluğu ortadan kaldırmak için uygulandığı söylenen politikaların, tam tersine dünyanın her yerinde açlığın ve yoksulluğun artmasına sebep olduğunu belirtti. Karademir, şunlar söyledi:

“Ülkemiz açısından ise durum çok daha vahim olmuştur. Uygulanan tarım politikaları sonucu kırsal nüfusun her geçen gün azalmaktadır. Özellikle tarımsal üretimde ağırlaşan yaşam koşulları, verim düşüklüğü, pazar bulunamaması, üretimin ulusal planlamayla gerçekleştirilmemesi, tarımsal ve hayvansal üretimde girdi maliyetlerinin düşürülememesi, kolektif ekipman ve profesyonel üretim modeline geçilmemesi, ekilen toprakların çok parçalı olması, makineli tarımın artması, tarımda insan gücüne olan ihtiyacın azalması, köylerdeki alt yapı ve sosyal hizmetlerin kentlere göre daha az olması ve tarım dışı alanlarda yeterli istihdam imkanlarının bulunmaması nedeniyle, köylerden kentlere doğru hızlı ve yoğun bir göç gerçekleşmiştir.”

'GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER İÇİN KALKINMANIN YOLU KIRSALDAN GEÇİYOR'

Karademir, Türkiye'de tarımın toplam istihdam içindeki payının 2002 yılında yüzde 34,9 iken, 2011 yılında yüzde 25,5’e, 2016 yılında ise yüzde 19,9’a gerilediğini aktardı. Semih Karademir, “Ülkemizde tarım sektörüne devletin yatırımları da yıllar içinde azalmıştır. Tarımın toplam yatırımlar içindeki payı, planlı dönemin başında (1960) yüzde 13 düzeylerindeyken 2010 yılında bu oran yüzde 3,99’a kadar düşmüş, 2016 yılında ise yüzde 3,41 olmuştur" dedi.

Kente göçle birlikte işgücünün, tarımın sürdürülebilir yapısının bozulduğunu dile getiren Karademir, "Oysa gelişmekte olan ülkeler için kalkınmanın yolu kırsaldan geçiyor. Ekonomik büyümenin anahtarı uzun yıllar yoksulluğun sebebi olarak görülen kırsal bölgelerde küçük aile çiftçiliğinin desteklenmesi gereklidir" diye konuştu.

'SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR TARIMSAL ÜRETİM GEREKİYOR'

"Meslek odaları olarak ülkemizde ve tüm dünyada uygulanan bu neoliberal politikaların insanları mutlu etmediğini ve bir avuç topluluğun gıda üzerinden hegemonya oluşturup, tüm dünyayı sömürdüğünü dün söyledik, bugün de söylüyoruz" diyen Karademir konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bizler biliyoruz ki: Vahşi kapitalizmin tüm dünyanın varlıklarını tek elde toplayarak, canlıların yaşam alanlarını yok etmesinin önüne geçmek gerekmektedir. Hükümetler eliyle uyguladıkları politikalar, artık tüm zorbalığıyla insanları yerlerinden ve yurtlarından etmektedir. Bütün bu yanlışlıklara karşı durmak ise bilinçli bir örgütlülük ve tam bağımsız tarım politikalarıyla sürdürülebilir tarımsal üretimden geçmektedir." (DUVAR)