Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bunları tek tip elbise ile mahkemeye çıkaralım

DUVAR - 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde yapılan anma töreninde ilk konuşmayı Başbakan Binali Yıldım yaptı. Yıldırım, "Hüznümüz dağlar kadardır. Kor ateş olsa da gözyaşımızı içimize akıtacağız, hainleri sevindirmeyeceğiz. Millet olarak 15 Temmuz'u unutmayacağız, unutturmayacağız" dedi. Yıldırım'dam sonra konuşan Erdoğan, "Biz FETÖ'nün sadece FETÖ olmadığını biliyoruz. Ama piyonları ezmeden şahı da deviremezsiniz. Önce bu hainlerin kafasını koparacağız" şeklinde konuştu. Darbe girişimi sanıklarının mahkemeye tek tip kıyafetle getirileceğini belirtti.

FETÖ sanıkları için özel tulum tasarladı

İstanbul'da, "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" etkinliği, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde yapıldı. Çok sayıda kişi köprüye gitmek için deniz yolunu tercih ederken birçok İstanbullu ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konutunun bulunduğu Kısıklı'da bir araya gelerek köprüye yürüdü. Zincirlikuyu'dan tören alanına yürümek isteyen bir gruba ise polisler izin vermedi.

Ankara'dan İstanbul'a gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uçağı Atatürk Havalimanı'na indi. Yolculuk boyunca Erdoğan'ın uçağına, F-16 savaş uçakları eşlik etti. Erdoğan, havalimanından helikopterle Kısıklı'ya geldi ve Kısıklı'daki konutuna geçti.

ARAMA NOKTALARI KURULDU

Köprü araç trafiğine kapatılırken birçok yerde arama noktası kuruldu. Türk bayrakları taşıyan binlerce kişi Kısıklı, Altunizade ve Çengelköy olmak üzere 3 koldan köprüdeki tören alanına doğru yürüdü. Köprüye yürüyenleri ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan bir TIR karşıladı ve etkinliğe katılanlara kumanya dağıtıldı.

Birçok araçta selalar ve 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde hayatını kaybedenlerin isimleri okundu.

Rıfat Göltürk (sağda)

'80 MİLYON İNSAN KARDEŞ OLMAYA KARAR VERDİ'

Anma etkinliklerine katılan 69 yaşındaki Rıfat Göltürk, 15 Temmuz'un ayrı bir önemi olduğunu söylüyor. Göltürk, "O karanlık gecenin ardından 80 milyon insan kardeş olmaya karar verdi. Nasıl ki Allah-u Teala bu milleti bir yerde kardeş ettiyse, kıyamete kadar da bu millet artık kardeş olarak yaşayacak" dedi.

'ŞEHİT AİLELERİ İÇİN KİTAP SATIYORUZ'

Giderek artan kalabalığın arasında 3 lise öğrencisi kitap satmaya çalıştı. "Lütfen şehit ailelerinin çocukları için kitap alın" diyen 3 lise öğrencisi diğer günlerde de kanser ve engelli ailelerinin çocukları için kitap sattıklarını söylediler.

Öğrenciler, "Bizler bugün şehit ailelerinin çocukları için kitap satıyoruz. Normalde engelli ve kanserli çocukların aileleri için çalışıyoruz. Bunu yaparken de hiçbir ücret almıyoruz. Bugün sattığımız kitapların paralarını şehit ailelerinin çocuklarına burs olarak vereceğiz" dediler.

Mehteran takımının gösterisinin ardından, saat 20.30'da "15 Temmuz Belgeseli''nin gösterimi yapıldı.

BAŞBAKAN YILDIRIM, ÇENGELKÖY'DEN YÜRÜDÜ

Başbakan Binali Yıldırım ise, darbe girişimi sırasında çatışmaların yaşandığı Çengelköy'e gitti. Kısa bir konuşma yapan Yıldırım, "Gelecek için, istiklal için, bir daha terör örgütlerinin, darbecilerin bu ülkede her hangi bir kalkışmaya cesaret edememeleri için, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet hep beraber yürüyoruz arkadaşlar" dedi.

Yıldırım ve beraberindekiler, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki tören alanına yürüdü.

Kısıklı'daki konutundan çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz'da yaşamını yitirenlerin aileleri ve yaralananlarla buluştu. Erdoğan ve beraberindekiler, "Şehitlik Makamı" için açılan yoldan tören alanına geldi. Protokolde, çok sayıda ünlü ismin yanı sıra eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eski Başbakan Tansu Çiller de yer aldı.

15 Temmuz'da hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşu yapıldı, İstiklal Marşı'nın söylenmesinin ardından, Kuran'ı Kerim okundu ve dua edildi.

YILDIRIM: 15 TEMMUZ'U UNUTTURMAYACAĞIZ

Törende ilk konuşmayı Başbakan Binali Yıldırım yaptı. Yıldırım, konuşmasına darbe girişimi sırasında yaşamını yitirenleri anarak başladı. Yıldırım, "Hüznümüz dağlar kadardır. Kor ateş olsa da gözyaşımızı içimize akıtacağız, hainleri sevindirmeyeceğiz. Millet olarak 15 Temmuz'u unutmayacağız, unutturmayacağız" dedi.

"Bu mübarek toprakları hiçbir hain çiğneyemeyecek" diyen Yıldırım, şunları söyledi:

"15 Temmuz’da aziz milletimiz, Cumhurbaşkanımızın, Başkomutanımızın liderliğinde meydanlara inmiş bu gözü dönmüş hainlere dersini vermiş, darbecilere darbeyi vurmuştur" ifadelerini kullandı. Oynadıkları tiyatrolar bize yaşattıkları acılardan daha acı bir sonla bitecek. Kendi karanlıklarında yok olup gidecekler, ellerindeki kanlarında boğulacaklar."

Darbe girişimine katılanlardan hesap sorulacağını belirten Yıldırım, "Türkiye'nin yükselişine kimse engel olamayacağız. Şer odaklarına rağmen kardeşliğimizi, birliğimizi koruyacağız. 1915'te Çanakkale Boğazı'nın geçemediniz, şimdi İstanbul Boğazı'nı geçebileceğinizi mi sandınız" diye konuştu.

Yıldırım'ın konuşmasının sonrasında 15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybedenlerin fotoğrafları ekran yansıtıldı ve isimleri okundu. İsimleri okunurken anmaya katılanlar "Burada" dedi.

ERDOĞAN: KÖPRÜYÜ KAPATARAK MESAJ VERMEK İSTEDİLER

Daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kürsüye geldi. Erdoğan, "Tam bir önce ülkemizin birçok yerinde olduğu gibi, burada bir ihanet girişimi başlamıştır. Darbecilerin, zırhlı araçlarla, tanklarla köprüyü kapatmasıyla bir süredir anlam verilemeyen hareketlilik anlaşılmıştır. Köprüyü kapatarak, tüm dünyaya kontrol bizde mesajı vermek istediler" dedi.

Kendisinin ve Başbakan Yıldırım'ın çağrısının arından insanların sokağa çıkmaya başladığını hatırlatan Erdoğan, "Darbecilerin kullandığı uçaklar en ölümcül silahlarla yüklüydü. Peki benim vatandaşımın elinde silah mı vardı? Aynen bugün olduğu gibi elinde bayrak vardı. Bunun yanında çok daha etkili bir silah vardı, o da imanıydı" şeklinde konuştu. Erdoğan şunları söyledi:

ARKAMIZDA BİNLERCE YILLIK DEVLET GELENEĞİ VAR: Karşımızdaki örgütler gördüğümüz yapılarından ibaret olmayabilir. Ancak şunu da bilsinler; Türkiye de göründüğünden ibaret değildir. Bizim arkamızda da binlerce yıllık devlet geleneğimiz var. Bunu da böyle bilmeleri lazım. Cumhurbaşkanlığı forsumuzdaki her bir yıldız, işte bu geleneğin sembolüdür. Bizim arkamızda bin 400 yıllık bir medeniyet birikimi var.

Rastgele bir araya gelmiş insan topluluklarıyla milletler arasındaki fark, işte budur. Topluluklar sadece anlık çıkarları için bir arada bulunurlar, milletlerin ise ortak geçmişleri, ortak değerleri, ortak hayalleri vardır. Bunlar uğrunda gerektiğinde canlarını vermeyi göze alırlar. Türk milleti, 15 Temmuz'da binlerce yıllık tarihinde defalarca yaptığı gibi kutsallarını korumak uğruna canını vermekten çekinmeyeceğini göstermiştir."

İHANETLERİN KISKACINDA PİŞEREK YÖRÜDÜK: Tarih boyunca hep ateşle imtihan olmuş, düşman saldırılarının ve ihanetlerin kıskacında pişerek yol yürümüş bir milletiz. Biz, sıradan bir göçebe kavim değiliz, biz milletiz millet, onlar ise illet illet. Farkımız bu. Demir filizinin ateşle yoğrulup çelikleşmesi gibi yaşadığımız saldırılar ve ihanetler de bizi işte bu tabloda birleştirdiği gibi hamdolsun birleştiriyor, bütünleştiriyor, güçlendiriyor.

GEREKİRSE BİR ÖLECEK BİN DİRİLECEĞİZ: Biz dirileri şerefli, ölüleri şanlı Türk milleti olarak coğrafyamızın, bölgemizin, dünyanın geleceğine talibiz. Bizi ne terör örgütlerinin alçakça saldırıları, ne onları kullanan güçlerin sinsi oyunları çökertebilir. Biz işte bu ruhu, bu inancı, bu iddiayı kaybettiğimiz gün biteriz. Bunu iyi görün. Allah'ın izniyle o gün asla gelmeyecek. Gerekirse bir ölecek ama bin dirileceğiz. Ölümü ölümle korkutarak yolumuza devam edeceğiz. Kalbimizden inancı, yüreğimizden cesareti, bileğimizden gücü, sırtımızdan teri hiç eksik etmeden durmaksızın çalışacağız.

ARKALARINDA KİMLERİN OLDUĞUNU BİLİYORUZ: 15 Temmuz darbe girişimi, milletimize yönelik ilk saldırı değildir, son saldırı da olmayacaktır. Terör örgütlerini piyon olarak kullananların asırlık, yıllık kuyruk acılarının çok iyi farkındayız. FETÖ'nün sadece FETÖ olmadığını, PKK olmadığını, DEAŞ'ın sadece DEAŞ olmadığını, diğer terör örgütlerinin sadece görünen yüzlerinden ibaret olmadığını, çok iyi biliyoruz. Arkalarında kimlerin olduğunu da çok iyi biliyoruz ama şu da bir gerçek ki piyonları ezip geçmeden, kaleleri, filleri, atları, veziri alamaz, şahı da mat edemeyiz.

BU TERBİYESİZLİKTİR, BU AHLAKSIZLIKTIR: Bazıları ne diyor ısrarla; kontrollü darbe. Milletimizin bu şanlı direnişine kara çalmaya çalışıyorlar. Bu terbiyesizliktir, bu ahlaksızlıktır. Doğru, doğru o gece 23.15, havalimanına iniyor, Atatürk Havalimanı ve benim İstanbul havalimanında on binlerce kardeşim orada. Tanklar VIP'nin önünde ve geliyor. Bu tanklar orada duruyor ya, dışarı çıkamıyor bu beyefendi. Önce korkuyor ve gidiyorlar görüşüyorlar. Görüşmeyi yaptıktan sonra tankların koruması altında bu Kılıçdaroğlu denilen zat oradan çıkıyor Bakırköy Belediyesi'ne gidiyor. Biz Yenikapı buluşmasına bu beyefendiyi de davet ettik. Bilseydim etmezdim. Bunları sonradan öğreniyoruz. Önce davetime olumsuz cevap verdi. Son anda cumartesi Yenikapı, cuma günü gelebileceğini bildirdiler. Fakat Yenikapı ruhundan da hiçbir şey alamamış ki ne dedi; 'kontrollü darbedir.' İnsan utanır utanır. Bu 250 şehidimize saygısızlıktır, hakarettir, 2 bin 193 gazimize saygısızlıktır, hakarettir, bu millete saygısızlıktır, hakarettir. Bunu nasıl söylüyorsun. Bu millet senin gibi ürkek, korkak değil, bu milletin yüreği var yüreği. O yürek sende yok. Bu mücadele ödleklerin mücadelesi değildir, vandalların mücadelesi değildir."

GUANTANAMO'DA OLDUĞU GİBİ: Unutmayacağız, unutturmayacağız. Eğer 15 Temmuz'un bize verdiği dersleri doğru şekilde okumazsak, yeni 15 Temmuzları yaşamamız kaçınılmaz olacaktır. Üstelik bir sonraki 15 Temmuz'da düşmanın karşımıza hangi oyunlarla çıkacağını, kimleri kullanacağını da bilemeyiz. Müslüman akıllı insandır. Aynı delikten iki defa ısırılmaz. Geçen gün Sayın Başbakanımızla da konuştum. Artık bunlar (FETÖ sanıkları) mahkemeye çıkarken Guantanamo'da olduğu gibi bunları da tek tip elbise ile çıkaralım. Tek tip elbise."