'Dükkânımın kapısına kilit vurup yola çıktım'

'Adalet Yürüyüşü'ne açlık grevindeki Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için Ankara'dan yola çıkan Hıdır Aydur: Eğer Nuriye ve Semih ölürse bu devlet kendisini katleder. Devletin kendisini katletmemesi için 12 yıllık esnaflık hayatımda ilk kez dükkânımın kapılarına kilit vurdum ve yola çıktım...

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı 'Adalet Yürüyüşü' 13'ncü gününde. Yürüyüş korteji her geçen gün artıyor. Kortejdeki renkli kişiler sayesinde bazen güzel sahneler de ortaya çıkıyor. Fakat 62 yaşındaki Hıdır Aydur kortejin en sessiz kişilerinden biri. Sabah yürüyüşün başlama saatinden akşam bitiş saatine kadar elinde, 'Nuriye ve Semih yalnız değildir' pankartını taşıyan ve neredeyse tek cümle konuşmayan Aydur, yürüyüşe katılma sebebini şöyle açıklıyor: "Nuriye ve Semih gaz yediler, dövüldüler. Şimdi de ölümle karşı karşıya bırakıldılar. İnsanlar buna nasıl göz yumabilir ki?"

'O ANITIN TUTUKLANMASI...'

Açlık grevindeyken gözaltına alınıp tutuklandıktan sonra cezaevine gönderilen Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, yürüyüş kortejinde bulunan kişiler arasında sık sık konuşuluyor. Fakat Aydur, elinde Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için yazdığı pankartıyla ve giydiği tişörtle neredeyse tek cümle konuşmuyor. Ankara Yüksel Caddesi'nde bulunan İnsan Hakları Anıtı'nın polis bariyerleriyle çevrilmesinden de etkilenen Aydur, "Semih ve Nuriye gaz yediler, dövüldüler; yetmedi cezaevine atıldılar" diyerek şunları söylüyor: "Bu insanlar sadece kendileri için değil haksızlığa uğrayan herkes için ölümü göze aldılar. Son olarak bu da yetmedi, her gün oturdukları anıtı göz altına aldılar. Bir de Veli Saçılık ve annesinin yerlerde sürünmesi de var. Bütün bu insanlık dışı uygulamalara artık, 'Dur' demek gerekli değil mi? Ben de bütün bu olanlara dayanamadım. Elime aldım pankartımı yola çıktım."

'BUGÜN TOK OLABİLİRİM AMA YARIN...'

Ankara Kavaklıdere'de 12 yıllık esnaflık hayatında ilk kez dükkânının kapılarına kilit vurduğunu belirten Aydur, "Tek temennim bu arkadaşların bırakılıp özgürlüklerine kavuşmasıdır" dedi ve ekledi: "Bir devlet, barınma ve yaşama hakkını insanlara verirse o devlet, devlet sayılır. Eğer ki devlet insanları aç bırakıp işlerini, özgürlüklerini ellerinden alırsa o devlet devlet olmaktan çıkar. Bugün ben tok olabilirim ama yarın ben de aç kalabilirim."

Aydur, son olarak Ankara'dan çıktığı yoldan İstanbul'a kadar devam edeceğini söyleyerek Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için herkesin duyarlı olmasını istedi. (HABER MERKEZİ)