Açlık grevi 56'ncı gününde: Açlık grevleri neden başladı?

Cezaevlerinde başlayan açlık grevleri 56'ncı gününe girdi. Açlık grevinde olan mahkumlar neden açlık grevinde, mahkumların talepleri nedir ve cezaevlerinde kaç mahkum açlık grevinde?

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin açlık grevleri devam ediyor. Açlık grevinde 56'ncı günü geride bırakan tutuklu ve hükümlüler de var. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal ile birlikte cezaevlerinde hak ihlali iddiaları gündemde daha fazla yer almaya başladı. Mahkumların 15 Temmuz öncesi ve sonrası yaşadıkları hak ihlali iddiaları ve sivil toplum kuruluşlarının hazırladığı rapora göre, açlık grevleri cezaevlerinde yayılmaya devam ediyor. İşte mahkumların açlık grevine başlama nedenleri ve talepleri...

15 TEMMUZ ÖNCESİ CEZAEVLERİ

15 Temmuz öncesinde cezaevlerindeki mahkumlar sivil toplum kuruluşları aracılığıyla, hastaneye sevklerde sorun yaşadıklarını, açık görüş haklarının engellendiğini, darp edildiklerini ve daha birçok sorun yaşadıklarını iddia ediyordu. Bu iddiaların araştırılması için Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği gibi pek çok sivil toplum kuruluşunun Adalet Bakanlığı'na gönderdiği dilekçeler yanıtsız bırakıldı. Ayrıca sokağa çıkma yasaklarından dolayı kentlerde süren yıkımın son bulması da mahkumların talepleri arasında yer alıyor. Bu cezaevlerinden bir tanesi de Şırnak Cezaevi.

Geçtiğimiz yıl tedavi edilmedikleri iddiası ile 16 yaşındaki Seyit Rıza Şaran ve Cigerhun Akdeniz isimli tutuklularının koğuşu ateşe verip hayatını kaybetmeleri sonucu Şırnak Cezaevi'nden 31 mahkum, Kasım ayında ailelerine mektup göndererek açlık grevlerine başladıklarını duyurdu. Cezaevindekilerle görüşen Şırnak İnsan Hakları Derneği Cezaevi Komisyonu'ndan avukat Büşra Demir, o dönem Şırnak'ta süren sokağa çıkma yasağından dolayı kentlerdeki yıkımın son bulması ve cezaevleri koşullarının iyileştirilmesi için süresiz dönüşümlü açlık grevleri başlatıldığını ifade etti.

15 TEMMUZ SONRASI CEZAEVLERİ

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında binlerce kişi tutuklanarak cezaevlerine gönderildi. Bu süreçten sonra cezaevlerinde istismar iddialarından birçok konuya kadar hak ihlalleri iddiaları son yıllardan çok daha fazlası ile gündeme gelmeye başladı. İnsan Hakları Derneği, Özgürlükçü Hukukçular Platformu ve daha birçok sivil toplum kuruluşunun hazırladığı raporlardan mahkumların cezaevlerinde yaşadıkları sorunlar şöyle sıralandı:

- 15 kişilik koğuşlarda 25, 30 kişi kalıyor.

- Tutuklu ve hükümlüler hastaneye sevklerde kullanılan ring araçlarında kötü muameleye maruz kalıyor.

- Kitap, dergi, gazetelerin kendilerine verilmiyor.

- Aile ve avukatlarıyla görüşlerin kısıtlandığını, özel yaşam alanlarına ait yerlere kamera konulduğu belirtiliyor.

- Haftada 10 saat olması gereken sosyal aktivite imkanı 2 buçuk saate düşürüldü.

- Kadın koğuşlarında ince ve derin aramalarının sık sık yaşandığı ve çıplak arama gibi uygulamaların arttığı öne sürüldü.

Ayrıca geçtiğimiz hafta "Zindanlarla Dayanışma İnsiyatifi"ne üye avukatların açlık grevleri ile ilgili hazırladığı raporda, Olağanüstü Hal ile birlikte cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin arttığını belirtti. Raporda, KHK ile kapatılan Özgür Gündem gazetesinin Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya'nın gözaltına alındığı zaman polislerin kendisine, “Sizi Musa Anter gibi geberteceğiz, asit kuyularına atacağız” şeklinde tehdit ettiği iddia edildi.

ŞAKRAN CEZAEVİ...

Şakran Cezaevi açlık grevlerindeki mahkum sayısının en fazla olduğu, süresiz - dönüşümsüz açlık grevinin ilk olarak başladığı ve hak ihlalleri iddialarının en fazla yaşandığı cezaevleri arasında yer alıyor. Açlık grevi başlamadan önce Şakran Cezaevi'nde geçtiğimiz Haziran ayında Abdullah Gül adlı bir mahkum Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği'ne mektup göndererek 19 arkadaşıyla birlikte ceza infaz memurları tarafından darp edildiklerini iddia etti. Gül, tutuklu ve hükümlülerin cezaevindeki uygulamalara tepki göstermesi sonucunda cezaevi müdürünün 'Hapishane içerisinde askeri müdahalede bulunacağız' diye kendilerini tehdit ettiğini de kaleme aldı.

TALEPLER

İnsan Hakları Derneği (İHD) açlık grevlerindeki mahpusların taleplerini ise şöyle sıraladı:

- Sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan kentlerdeki yıkımın son bulması.

- Cezaevlerindeki insani koşulların iyileştirilmesi ve keyfi uygulamaların son bulması.

- Düşünceleri ve siyasi çalışmaları nedeniyle aralıksız olarak sürdürülen gözaltı ve tutuklamaların sona erdirilmesi, halka yönelik askeri ve siyasi baskının son bulması.

- Mevzuata aykırı olarak sürdürülen Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin bir an önce sona erdirilmesi ailesi ve avukatları ile görüşlerin başlatılması.

'GÖRÜŞMELER ACİLEN BAŞLATILMALI'

Özgürlükçü Hukukçular Platformu'nun önceki gün açlık grevleriyle ilgili hazırladığı gözlem raporunda, açlık grevindeki tutuklu ve hükümlülerle acil bir şekilde görüşmelerin başlatılmasını talep ederek, raporda şu bilgilere yer verdi:

- Açlık grevinde bulunan mahpusların hukuksal taleplerinin kabulü ile ilgili olarak Adalet Bakanlığı yetkililerince görüşme ve incelemelerin ivedilikle başlatılarak eylemin sonuçlandırılmasının sağlanması,

- Bağımsız tabip ve hukukçu heyetlerinin cezaevlerinde inceleme yaparak mahpuslarla iletişimine izin verilmesi,

- Açlık grevcileri için ciddi önemdeki vitamin katkısının düzenli sağlanmasını, bunun önünde engel oluşmamasını talep ediyor, tüm demokratik kamuoyunu cezaevlerindeki açlık grevleri ve ihlallere duyarlı olmaya davet ediyoruz.

HANGİ CEZAEVİNDE KAÇ KİŞİ AÇLIK GREVİNDE?

İHD, ÖHP, ZDİ ve TİHV’in cezaveleri ile ilgili hazırlamış olduğu 15 Şubat tarihi itibarıyla süresiz dönüşümsüz açlık grevlerine dair durum ve tespit raporunda şu verilere yer verildi:

Şakran T2 Cezaevi: 8 kişi 56 gün

Şakran T3 Cezaevi: 5 kişi 56 gün

Şakran Kadın Cezaevi: 5 kişi 49 gün

Sincan Kadın Cezaevi: 7 kişi 48 gün

Şakran T4 Cezaevi: 8 kişi 42 gün

Tekirdağ T Tipi Cezaevi: 10 kişi 35 gün

Tarsus Kadın Cezaevi: 5 kişi 29 gün

Şakran T4 Cezaevi: 7 kişi 21 gün

Bolu F Tipi Cezaevi: 10 kişi 16 gün

Hatay T Tipi Cezaevi: 11 kişi 11 gün

Antalya L Tipi Cezaevi: 13 gün

Sincan Kadın: 8 gün

Kepsut Cezaevi: 8 gün

Düzce T Tipi Cezaevi: 8 gün

Menemen T2 Cezaevi: 7 gün

Gebze M Tipi Cezaevi: 7 gün

Silivri 5 Nolu Cezaevi: 7 gün

Bandırma T Tipi Cezaevi: 7 gün

Kırıklar F2 Cezaevi: 6 gün

Şakran T2 Cezaevi: 6 gün

Şakran Kadın Cezaevi: 6 gün