Aladağ'da sadece 1 aile şikâyetçi oldu
Adana Aladağ'daki yurt yangınında yaşamını yitiren 11 kız çocuğundan 10'unun ailesi şikâyetçi olmadı. CHP ve HDP, ailelere kaymakamlıktan baskı yapıldığı iddialarını TBMM gündemine taşıdı.
DUVAR - Adana Aladağ'da kız öğrenci yurdunda çıkan yangın sonucu hayatını kaybeden 11 çocuğun ailesinden bir aile hariç kimse şikayetçi olmadı.
11’i çocuk olmak üzere 12 kişinin hayatını kaybettiği yangında savcılık ifadeleri almaya başladı. Konuyla ilgili Sözcü'ye konuşan CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen, Aladağ’da hayatını kaybeden çocukların aileleleri arasında sadece bir çocuğun ailesinin davacı olduğunu söyledi.
Adana Barosu ve Çocuk Hakları Komisyonu da, çocukların ailelerinin ifadelerinin alındığını belirterek, “Sadece bir aile şikayetçi oldu. Bunun dışında hayatını kaybeden çocukların aileleri şikayetçi olmadı. Yaralı çocukların ailelerden ise 12’sinin ifadesi alındı. Bu aileler arasında da şikayetçi olan yok. Ancak biz Adana Barosu olarak kamu adına şikayetçi olmaya ediyoruz” dedi.
KAYMAKAMLIKTAN BASKI İDDİASI
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş ise ailelere kaymakamlık eliyle baskı uygulandığını ilişkin soru önergesi verdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istenen önergede, yangından yaralı kurtulan kız öğrencilere, “Yangın merdiveninin kapısı açıktı” şeklinde ifade vermesi için baskı yapıldığı iddialarına yer verildi.
Önergede şöyle denildi: “Öğrencilere verecekleri ifadeye ilişkin baskının, kaymakamlıkta çalışan ve kızları yangın çıkan yurda yönlendiren Y.D. ile avukatından geldiği belirtilmektedir. Bu konuda konuşan bir öğrenci velisi, yangın merdiveninin açık olduğu yönünde ifade verilmesi konusunda baskı yapan Y.D.’nin aynı zamanda çocuklarının bu yurtta kalmasını istemeyen 23 aileyi çocuklarının kaydının bu yurda yapılmasına dair de baskı altına aldığını ifade etmiştir.”
'BİR ŞEY OLURSA SORUMLUSU BENİM'
Önergede bir öğrenci velisinin sözlerine de yer verildi: "Benim kızımı Aladağ Özel Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’na kaydetmek istediler, biz başta 23 veli olarak bu durumu kabul etmedik. Bu nedenle Aladağ Belediye Başkanı Mustafa Akgedik’in, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Aktaş’ın ve kaymakamlıkta çalışan Y.D’nin yanına giderek yurt ayarlamasını istedik. Belediye Başkanı ile İlçe Milli Eğitim Müdürü bize başka yer ayarlayacaklarını söyleyerek Aladağ Özel Kız Öğrenci Yurdu’na kızlarımızı vermememizi söylediler. Buna rağmen Y.D. ‘Kızlarınızı bu yurda verin, herhangi bir sorun olmaz. Sorun olursa sorumlusu benim’ dedi. Daha sonra kızlarımızı alarak hep beraber Y.D. ile yurda gittik, yurda kızlarımızı kaydettirdik. Savcılık kaleminin önünde Y.D. ile avukatı benim yanıma gelerek kızım Y’ye ‘Yangın merdiveninin kapısı açıktı’ demesini söyledi. Ben de avukata kızarak ‘Olan neyse kızım onu söyleyecek’ dedim. Bu avukat benim kızımı yönlendirerek beyanını değiştirmeye çalıştı.”
CHP'li Milletvekili Eren Erdem de, Aladağ’daki öğrenci yurdunda çıkan ve 12 kişinin hayatını kaybettiği yangından yaralı çıkan öğrencilere ifadeleri için baskı yapıldığı iddialarını gündeme getirdi. Başbakan Binali Yıldırım’a yazılı soru önergesi veren Erdem, mağdur öğrencileri 'yangın kapısı açıktı' diye ifade vermeye zorlayan kişiler için hukuki sürecin başlatılıp başlatılmayacağını sordu. Erdem'in önergesinde de kaymakamlık çalışanı Y.D. ile ilgili iddialar gündeme getirildi.
Adana'da 12 kişinin yaşamını yitirdiği kız yurdunun Süleymancılar cemaatine ait olduğu ortaya çıkmıştı.
KONYA'DA DA ŞİKAYETÇİ ÇIKMAMIŞTI
Konya’nın Taşkent ilçesine bağlı Balcılar beldesinde, kız öğrencilerin kaldığı yurt binasının çökmesi sonucu 18 kişinin ölmesi, 27 kişinin yaralanması olayıyla ilgili ifade veren müştekiler, kimseden şikayetçi olmadıklarını belirtmişti.