'10 Ekim yeniden soruşturulmalı'

CHP'li Murat Emir, Ankara katliamıyla ilgili Meclis'e soru önergesi verdi. Emir, ‘kamu görevlilerinin ihmali’ne dikkat çekti.

Google Haberlere Abone ol

Hülya Karabağlı

ANKARA - CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, 100'den fazla kişinin hayatını kaybettiği 10 Ekim Ankara Garı katliamıyla ilgili dosyasının sil baştan yapılmasını istedi. 8 Ekim’de Türkiye’ye geleceği bilinen bombacıya yönelik uyarının neden 10 Ekim’de yapıldığını soran Emir, miting düzenleyicilerinin canlı bomba ihtimaline karşı uyarılmamasına da dikkat çekti.

Katliamla ilgili İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya sorular da yönelten Emir, “Bombacı Yunus Emre Alagöz’ün Türkiye’de olabileceği istihbaratı 8 Ekim’de alınmış olmasına rağmen, 'muhtemel eylem' uyarısı neden 10 Ekim sabahı dağıtıldı” dedi.

IŞİD üyesi Savaş Yıldız’ın ANHA haber ajansına verdiği demeci de hatırlatan CHP’li vekil, "Yıldız'ın İlhami Balı, Yunus Durmaz ve Edremit Türe MİT ajanıdır, iddiası doğru mu” diye sordu.

AKILLARDAKİ SORU

Soru önergesinin gerekçesinde, katliamın ardından emniyet ve istihbarat birimlerinin, Başkent’in merkezinde yaşanan canlı bombalı saldırıdan önceden haberdar olmamasının kamuoyunun aklında yanıt arayan öncelikli soru olduğunu kaydeden Murat Emir’in değerlendirmeleri şöyle:

“Bu yöndeki sorular, İçişleri Bakanlığı müfettişlerince yapılan ön inceleme raporunda da ‘kamu görevlilerinin ihmali’ yönünde net tespitlere dönüşmüştür. 14 Eylül 2015 tarihinde İstihbarat ve Terörle Mücadele Daire Başkanlıklarından gelen bir istihbaratta 'IŞİD’in miting gibi kalabalık yerlerde çok sayıda canlı bombalı' saldırı yapabileceği; ismi-eşgali en az iki ay önce güvenlik güçlerince bilinen canlı bomba Yunus Emre Alagöz’ün neden önceden yakalanmadığı ve miting günü görevli personele 'canlı bomba eylemlerine karşı kendilerini korumaları' yönünde talimat verilirken, miting düzenleyicilerinin herhangi bir şekilde uyarılmaması gibi ihmaller, kamu görevlilerinin doğrudan sorumluluğuna işaret etmektedir. Buna karşın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, kamu görevlilerinin ihmaline ilişkin herhangi bir iddia yer almamıştır.”

Bakan Ala’ya yönelttiği sorular ise şöyle:

- IŞİD üyesi Savaş Yıldız, ANHA haber ajansına verdiği demeçte, IŞİD'in üst düzey yöneticileri İlhami Balı, Yunus Durmaz ve Edremit Türe'nin MİT ajanı olduğunu iddia etmişti. Yıldız'ın bu iddiaları doğru mudur?

- IŞİD'in ‘teknoloji emiri’ olduğu iddia edilen Ersen Çelik, Gaziantep Emniyeti’ne verdiği ifadede, Suriye’deyken MİT yetkilileriyle Whatsapp’tan yazıştığını, bombalı eylemleri gerçekleştirecek isimleri bildirdiğini ve yazışmaların halen kayıtlarda bulunduğunu söyledi. Çelik'in “yazıştım” dediği emniyet ve MİT görevlileri kim? Çelik, yazışmaların kayıt altında olduğunu ifade ediyor, kayıtlar neden açıklanmıyor?

- 10 Ekim sabahı da dâhil olmak üzere, 2015 yılı Temmuz ayından başlayarak TEM Dairesi Başkanlığı’na gelen ve bombacıların kimliğinin de yer aldığı istihbarat, “teyide muhtaç” ibaresi yer almamasına rağmen neden dikkate alınmadı?

- Bombacı Yunus Emre Alagöz’ün Türkiye’de olabileceği istihbaratı 8 Ekim’de alınmış olmasına rağmen, “muhtemel eylem” uyarısı neden 10 Ekim sabahı dağıtıldı?

- 10 Ekim sabahı gelen istihbarat neden 4 saat sonra Ankara Emniyeti’ndeki birimlerine iletildi? Diğer yazışmaların aksine, bu yazışmanın saati neden el yazısıyla belirtildi?

- Mitinge aldıkları önlemler arasında şehir girişlerinde yapılan araç aramalarını gösteren emniyet, 10 Ekim günü saat 00.00 ile 09.00 arasında bu uygulamaya hangi gerekçe ile ara vermiştir?

- Yürüyüş ve miting başvurusu 08.30-16.00 arasında Ankara Garı önü ve Sıhhiye Meydanı arasında olmasına rağmen, emniyet neden bu izni tek taraflı olarak saat 12.00-16.00 arası Sıhhiye Meydanı olarak değiştirmiştir?

- Bu değişikliği evrak almaya gittiklerinde öğrenen tertip komitesinin “Gar önünde 08.00’den itibaren toplanma olacak. Güvenlik açısından sıkıntı doğmayacak mı?” sorusu neden “sıkıntı olmaz” diye geçiştirildi?

- Saat 10.02’de bittiği belirtilen bomba arama çalışması neden sadece Sıhhiye Meydanı ile sınırlı tutuldu?

- Toplanmanın saat 08.00 itibariyle başlayacağı bilinmesine rağmen giriş-çıkışlarda sıkı kontrol talimatı neden saat 10.02 itibariyle verildi?

- Miting günü, biri AKP İl binası önünde olmak üzere miting alanı çevresinde 12 TOMA görevlendiren emniyet, aynı bölge için neden sadece 3 adet ambulans talep etti?

- Polislerin gaz kullandıklarını belirtikleri saat (11.20) ile yine emniyetin hazırladığı görüntü kayıtları arasındaki (10.20) bir saatlik fark neden dikkate alınmadı?

- Eğer polislerin beyan ettiği 11.20 saati doğruysa telsiz kayıtlarında saat 10.32 diye yer alan “Kesinlikle biber gazı kullanılmasın” talimatı niçin dikkate almamıştır?

- Miting günü görevli personele “canlı bomba eylemlerine karşı kendilerini korumaları” yönünde talimat verilirken, miting düzenleyicileri neden bu konuda uyarılmamıştır?

- İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin ön inceleme raporunda ihmalleri tespit edilen kamu görevlilerine ilişkin niçin soruşturma açılmadı ve yargılamaya niçin dâhil edilmedi? 10 Ekim Ankara Garı Katliamı’na ilişkin soruşturmanı yenilenmesi gündemde midir?