Gökçealan JES Projesi: Tarım alanları ve su kaynakları etkilenecek

Gökçealan'da yapılması planlanan JES projesi ile ilgili halkın katılımı toplantısı yarın yapılacak. Avukat Cem Altıparmak, JES kurulması halinde çevrenin zarar göreceğini vurguladı.

JES projesine karşı yapılan toplantıdan
Google Haberlere Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR - İzmir'in Selçuk ilçesinde bulunan incir ve üzümü ile ünlü Gökçealan Mahallesi'nde yapılmak istenen Jeotermal Enerji Santrali için halkın katılımı toplantısı yarın gerçekleştirilecek.

Yöre halkının ve çevrecilerin tepkisine neden olan projenin ÇED dosyasında alanın yüzde 29’unun tarım arazisi, yüzde 70’inin orman alanı ve yüzde 1’inin yerleşim yeri olduğu belirtilmişti. Ayrıca bölgenin fauna, flora, kültür varlığı ve sit özellikleri bakımından zengin olduğu da bilinirken, bölgede yöre halkının tepkileri sonucu 2010 yılından bu yana üç maden arama ruhsatı, altı taş ocağı, bir boksit ocağı projesi iptal edildi.

PROJEYE KARŞI İMZA TOPLANDI

Halkın katılımı toplantısı öncesi bölge halkı, tüm duyarlı kamuoyuna doğa talanına karşı çağrıda bulundu. Yine projeye karşı imza toplayan yöre halkı, topladıkları imzaları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na teslim etti. Yöre halkının avukatlarından Cem Altıparmak, JES sahasının kurulmak istendiği alan ve çevresinin İzmir-Manisa Çevre düzeni planında ve İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni planında tarım arazisi ve tarımsal niteliği korunacak alan olarak yer aldığına dikkat çekti. Bu bölgede daha önceden kurulmak istenen taş ocağı projelerine karşı açılan davalarda mahkemelerin, bölgenin Büyük Menderes Nehri’ni besleyen önemli bir alt havzanın memba noktası olduğunu tespit ettiğini ifade eden Altıparmak, ayrıca bölgenin önemli bir tarım ve su havzası olduğunun da tespit edildiğine dikkat çekti.

‘KÖYLERİMİZDEN GÖÇ ETMEK İSTEMİYORUZ’

Altıparmak, "Gökçealan ve civar köyleri barındıran bölge, birinci derece tarım arazilerine sahip, çevresi yüksek dağlarla çevrili olması sebebiyle kendine özgü mikro klima özellikleri gösteren bir yayla.  Bu iklim sayesinde, Türkiye’de nadir birkaç bölgede yetişebilen Osmancık cinsi üzümlerin yetiştiği köylerden birisi de Gökçealan ve civar köylerdir. Gökçealan’da yetişen Osmancık üzümü başta olmak üzere bölgedeki üzüm zenginliğine dikkat çekmek amacıyla her yıl Gökçealan Üzüm Festivali düzenleniyor. Zeytincilik, bağcılık ve organik tarımcılığın yaygın olduğu Gökçealan ve civar köyleri, Türkiye’nin ilk organik köy pazarlarının kurulduğu, ekolojik tarım bölgesi" diye konuştu. Bölgeye JES kurulması halinde, tarım arazileri, bağ, bahçe ve zeytinlikler, yeraltı su kaynaklarının zarar göreceğini vurgulayan Altıparmak, "Bu zarar yüzünden tarlalarımızı ve yaşam alanlarımızı kaybetmek, köylerimizden göç etmek istemiyoruz. Bu sebeplerle, bu projeye karşıyız. Yaşam hakkımızı ve doğamızı savunmak için her türlü yasal hakkımızı sonuna kadar kullanmakta kararlıyız" dedi.

JES projesinin tahribat yaratacağı savunulan zeytin bahçelerinden biri

CHP'Lİ BAKAN MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI

Söz konusu projeyi TBMM Çevre Komisyonu CHP Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, Meclis gündemine taşıdı. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi veren Bakan, Gökçealan’ın topraklarının verimli olduğu kadar üretime ve ekonomiye katkı sunan bir bölge olduğunu ifade etti. Bakan, "İnciriyle, üzümüyle ve zeytiniyle ünlü, dört mevsim ürün alınabilecek kadar toprakları verimli olan Gökçealan’ın doğasını, üretimini ve halkını koruyacak mısınız?” diye sordu.