Gezi Nöbeti'nin 100. gününde ortak mesaj: Hukuksuzluğa son verin

Gezi Davası’nda verilen ceza kararı üzerine başlayan nöbetin 100. günü nedeniyle yapılan ortak açıklama tutukluların serbest bırakılması istendi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - TMMOB ve bağlı odaların Gezi Parkı eylemleriyle ilgili davada verilen ceza kararı üzerine Türkiye genelinde başladığı nöbetin bugün 100. günü. Türkiye’nin dört bir yanında eş zamanlı yapılan basın açıklamasında “Arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın. Gezi’ye özgürlük. Bu hukuksuzluğa bir an önce son verin” denildi. Davada tutuklu bulunanların yakınları cezaevinden gönderilen mesajları okudu.

Karaköy’deki TMMOB İstanbul Büyükkent Şubesi'nde nöbetin 100. gününde “Adalet bir gün herkese gerekecek” pankartı açıldı.

Ortak basın açıklamasını okuyan TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Esin Köymen, şunları söyledi:

"Gezi Parkı Davası’nda arkadaşlarımızın hukuksuz bir şekilde hapsedilmesinin üzerinden tam 100 gün geçti. Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet, aralarında Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman ve Can Atalay’ın da bulunduğu 7 arkadaşımızın da 18’er yıl hapse mahkûm edildiği Gezi Davası karar duruşmasının üzerinden 100 gün geçti. Osman Kavala tam 1737 gündür, diğer arkadaşlarımız da 100 gündür gerekçesiz ve suçsuz yere cezaevinde tutuluyor. Arkadaşlarımızın masumiyetine inanıyor, bu hukuksuzluğu kınıyoruz."

‘HALK HAREKETİNE DÖNÜŞTÜ’

Kamu yararını savunmanın mühendis, mimar ve şehir plancılarının temel görevi olduğunu belirten Köymen "Bu görev doğrultusunda, İstanbul’un en önemli kamusal alanlarından biri olan Gezi Parkı’nı korumak, ‘Gezi Parkı park olarak kalsın’ diye mücadele etmek mesleki etik ilkelerimizin bir gereğidir" dedi.

"2013 Haziran’ında, korunması gereken yalnızca kamusal alanlar da değildi üstelik. İktidarın baskıcı politikaları, temel hak ve hürriyetleri günden güne askıya alması yurttaşların nefes almasını daha da zorlaştırıyor, ülkenin geleceği karanlığa gömülüyordu" diyen Köymen, "Aydınlık bir geleceği savunmak, düşünce ve ifade özgürlüğüne sahip çıkmak iradesi ile doğal alanlarımızı, meralarımızı, kıyılarımızı, ormanlarımızı, kamusal alanlarımızı koruma düşüncelerinin kesiştiği simgesel bir mekâna dönüşmüştü Gezi Parkı" ifadeleri kullandı.

Eylemlerin "halk hareketine dönüştüğünü" söyleyen Köymen, "Farklı mücadele alanları kesişti ve ülkemizin toplumsal mücadele tarihine kazınacak bir halk hareketine dönüştü" diye konuştu.

'GEZİ DİRENİŞİNE SAHİP ÇIKMAYI SÜRDÜRECEĞİZ'

Esin Köymen özetle şu ifadeleri kullandı:

"Uzun ve bariz hukuksuzluklar içeren bir dizi girişimin ardından son olarak kendi partisinden milletvekili aday adayı olan bir yargı mensubu üzerinden arkadaşlarımızı ve Gezi direnişini suçlamayı amaçladılar. Arkadaşlarımızın nezdinde milyonların örgütlülüğünü, milyonların talebini hapsetmek istiyorlar. Biliyoruz ki bugün yaşanan derin yoksulluktan, ülkenin çöküşünden çıkışın yolu Gezi direnişinde ayağa kalkan milyonların örgütlülüğünden geçiyor. Hukuksuz tutuklama kararlarının verildiği günden itibaren başlattığımız ve bugün 100’üncü gününe giren Adalet Nöbetleri vesilesiyle bir kez daha hatırlatıyoruz. TMMOB ve bağlı odaları olarak, mesleki ve teknik bilgimizi halkın yararına kullanmaya devam edeceğiz; arkadaşlarımızı asla yalnız bırakmayacağız ve bu ülkenin en görkemli halk hareketi olan Gezi direnişine sahip çıkmayı kararlılıkla sürdüreceğiz."

TAYFUN KAHRAMAN: KARANLIĞI HEP BİRLİKTE YIRTACAĞIZ

Açıklamanın ardından cezaevinde tutuklu bulunanların yakınları 100. gün mesajlarını okudu. Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman, eşinin mesajını şöyle okudu:

"Sevgili dostlar, bugün 100’üncü gün. Sizlerden, ailelerimizden, öğrencilerimizden, özgürlüğümüzden kopartılışımızın 100’üncü günü. Adaletsizlik, hukuksuzluk hâlâ devam ediyor. Bizler de sizlerin destekleriyle, dört duvar arasında olsak da bu memleket için adaleti, demokrasiyi, eşitlik ve kardeşliği savunmaya, Gezi direnişimize sahip çıkmaya devam ediyoruz. Bu hukuksuz tutukluluk 100’üncü gününe gelse de sizlerin destekleri, bize büyük bir güç veriyor, dayanışmanız cesaretimizi artırıyor. Biliyoruz ki bu karanlığı hep beraber birlikte yırtacak, demokratik ve adil bir memlekette, özgür ve kardeşçe yaşayacağız. Özgür ve güneşli günlerde sokaklarda dolaşacağımız, buluşacağımız günler yakın. Hepinizi hasretle kucaklıyorum. Sevgi ve selamlarımla Tayfun Kahraman."

MÜCELLA YAPICI: YAŞASIN DAYANIŞMA

Mücella Yapıcı’nın kızı Burcu Yapıcı da annesinin mesajını okuyarak "100 gündür bıkmadan, usanmadan sürdürmekte inat ettiğiniz nöbetin bir an önce bitmesini can-ı yürekten diliyorum. Hepinizi destekleri ve dayanışması için can-ı yürekten kucaklıyorum. Yaşasın dayanışma" dedi.

CAN ATALAY: O DÖNEMDE DİK DURDUK, ŞİMDİ DE DİK DURUYORUZ

Can Atalay’ın babası Mustafa Atalay da oğlunun mesajını okudu:

"Gezi eylemleri, herkesin kendi itirazlarını alarak eylemlere katıldığı bir davranıştır. AKP iktidarının ilk sarsıldığı, ilk düşüşe başladığı eylemdir Gezi. Bu birlikteliklerimizi çoğaltarak devam edersek demokrasiyi güçlü hâle getiririz. Bu mücadele yıllardır devam ediyor. Her dönemi geçirdik ama o dönemlerde de dik durduk, şimdi de dik duruyoruz ve hepinizin de dik duracağına inanıyorum."

Eylem cezaevinde tutuklu bulunanların 100. günde sorduğu 100 soru okunarak sonlandırıldı.

Açıklamaya CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve çok sayıda kişi katıldı.