YAZARLAR

Galatasaray'da Fatih Terim ve yönetim krizi

Fatih Terim, istifa edip bırakıp gitmediği sürece hiçbir yönetimin Fatih Terim'i gönderebileceğini düşünmüyorum. O yüzden bu güç dengesi sportif olarak Galatasaray'ı belirli noktalara taşımış olsa da idari olarak Galatasaray'dan çok şey götürmektedir.

O öyle dedi, bu böyle dedi işlerini bir kenara bırakalım ve bir gerçeği artık görelim. Galatasaray'da çok ciddi bir kriz var. Fatih Terim, Türk futbol tarihinin en büyük teknik direktörüdür. Peki bunun bedeli nedir bir kulüp yönetimi için? Yani Galatasaray'da Fatih Terim ile çalışmanın sportif başarı olarak karşılığı olduğu kadar idari zorluğu ve bir bedeli var mıdır?

Mevcut Galatasaray yönetimi ve Fatih Terim göreve geleli neredeyse 3 yıl olacak. Hatta birlikte geldiler diyebiliriz. Başarısız giden Dursun Özbek yönetimi, sezona güzel bir takım kurarak başladı ve başarısız giden süreci biraz geride bırakmışken Fatih Terim'i göreve getirerek baskın seçime gitti. Seçimi ise kaybetti. Sırf Dursun Özbek yönetimi kazanmasın diye Mustafa Cengiz yönetimi seçildi ve geldi Galatasaray'ın başına. Üst üste gelen iki şampiyonluk ise bazı iç krizleri bastırdı ama Fatih Terim ile yönetim arasında sürekli olarak medya üzerinden mesaj gelip gidiyordu. Gerek Fatih Terim'in transfer süreçlerinde talep ettiği oyuncular gerek yönetimin bazılarını veto etmesi ile taraftar nezdinde de gün yüzüne çıktı bazı pürüzler.

Fatih Terim çok iyi bir teknik adam. Bunu zaten biliyoruz. Ama Fatih Terim bu “winner”lığının yanı sıra çalıştığı süreçlerde her zaman üst pozisyonlardaki yönetimler ile problem yaşamıştır. Fiorentina'da yaşadı, Milan'da yaşadı, geldi Galatasaray'da Ünal Aysal ile yaşadı, Milli Takımı çalıştırırken yaşadı ve şimdi de Galatasaray'da Mustafa Cengiz ile sorunlar yaşıyor.

Geçtiğimiz yaz transfer dönemindeki sözde pasifliğinden ötürü yönetimi sürekli eleştiren ve taraftarın önüne atan Fatih Terim, 2019 yazında nasıl bir transfer dönemi geçirdi peki? Ligin transfer şampiyonu oldu. 2,5 yılda toplamda 30'da fazla transfer yaptıran Fatih Terim'e gerçekten sormak gerekiyor: 2019 yazında onca oyuncu aldırdın da şampiyon mu oldun? Galatasaray yönetiminin birçok hatası da olabilir, yönetim başarılı veya başarısız bir yönetim olarak da addedilebilir. Bunu anlayabiliriz. Ama sırf geride bırakılan transfer dönemi yüzünden de Galatasaray yönetimini suçlamak doğru değildir. Ünal Aysal'ı yaptığı transferlerden dolayı çoğu Galatasaray taraftarı daha çok seviyor olabilir. Peki soruyorum; Ünal Aysal sonrası Galatasaray mali olarak biraz olsun toparlanmak için kaç yıl kaybetti? Toparlanmaktan kastımız biraz da olsa nefes alabilmek. Çünkü zira kulüplerin mali durumunun felaketi gayet ortada.

Bir kulübün bir numarası yani en yetkili pozisyonu kimdir? Başkandır öyle değil mi? Yani teknik olarak böyledir. Peki Galatasaray'da fiilen de böyle midir? Yani Galatasaray'da gerçekten fiilen Fatih Terim'den daha güçlü bir isim mevcut mudur? Bu yapı ne kadar sağlıklı bunu ayrıca tartışmak gerekir. Ünal Aysal'dan açılmışken konu; bir “eleman” meselesi yaşanmıştı hatırlarsanız. Bunun neresi yanlış?

Bir kurumda, bir yapıda, bir şirkette maaş alan herhangi bir kimse “eleman” değil midir? Tabii ki elemanların da türleri ve hiyerarşik düzenler vardır, bundan bahsetmiyorum. Bazı elemanlar diğerlerine göre daha önemli de olabilir. Parayı verenin “patron” olduğu yerde “para” alanın eleman olduğu gerçeği ne kadar yadsınabilir? Ünal Aysal'ın Fatih Terim'i göndermesi her ne kadar patronluk konusunda yaptığı cesur bir manevra olsa da, bunun tabii ki de hayatta bir karşılığı vardır. Bu süreç, esasında Ünal Aysal'ın da sonunun başlangıcı olmuştur.

Galatasaray'da iki yıldır kapalı kapılar ardında konuşulan ve artık iyice ayyuka çıkan seçim tartışmaları sıcaklığını koruyor. Çok açık konuşuyorum; Mustafa Cengiz ve yönetiminin dönemi fiilen sona ermiştir. Ama teknik olarak değil. Bir seçim geçirecektir muhakkak Galatasaray yönetimi bu çok yakın tarihte.

Ama gelecek yönetimin de Fatih Terim ile çalışacağı gerçeğini unutmaması gerekiyor. Fatih Terim, istifa edip bırakıp gitmediği sürece hiçbir yönetimin onu gönderebileceğini düşünmüyorum. O yüzden bu güç dengesi sportif olarak Galatasaray'ı belirli noktalara taşımış olsa da idari olarak Galatasaray'dan çok şey götürmektedir. Buna ilerleyen süreçte çok daha iyi ve çok daha fazla tanık olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.


Ara Gözbek Kimdir?

Yayın hayatına 2005'te üniversite radyosu CIU FM'de başlayan Ara Gözbek aralıksız üç sene İngilizce ve Türkçe yayınlarla canlı radyo programı hazırladı ve sundu. 2005'te CNN Türk'te Frekans programında yapım asistanı ve muhabir olarak görev aldı. Gazeteciliğe ilk olarak 2006'da BirGün gazetesinde adım attı. BirGün'de Pazar eki ve spor bölümlerinde 400'den fazla makale yayınladı, ardından Türkiye'nin en çok takip edilen spor haber sitesi sporx.com yazarlığa devam etti. 2007 yazında staj yaptığı TRT'de “NBA Europe Live” adı altında NBA'in uluslararası projesinde TRT'yi NBA muhabiri olarak temsil etti. SporX TV'de “NBA ARA'SI” programını yaptı. Bunların dışında Taraf gazetesi, tempo24.com.tr ve birçok sitede makaleleri ve haberleri yayınlandı. Döneminde çok popüler bir radyo olan Metro FM'de pek çok programa konuk ve yorumcu olarak katıldı. sokaksesi.com sitesinin ve Android ile Apple'larda uygulaması da olan Sokak Sesi Radyosu'nu kurup burada uzun bir süre “underground” radyo yayınları yaptı. Halen Gazete Duvar'da yazmaktadır.