Fosil yakıtlardan çıkışın kilit noktası: Adalet

Bu COP'un başarılı sayılması için yapılması gerekenler çok net: Tüm fosil yakıtlardan hızla, hakkaniyetli biçimde, finansman sağlanarak, geri dönülmemek üzere çıkılmasının karara bağlanması gerekiyor.

Google Haberlere Abone ol

Andres Agustin Fuentes Martinez

DUVAR - Bilim çok açık ve net olarak bize en geç 25 yıl içinde tüm fosil yakıtlardan çıkmamız gerektiğini söylüyor. Paris Anlaşması’nın temel unsuru olan 1,5ºC derece hedefini gerçekleştirmenin tek yolu bu.

Geçen hafta açıklanan gönüllü taahhütler ve vaatler bu hedefi gerçekleştirmeye yeterli değil. Son iki günde Uluslararası Enerji Ajansı ve Climate Action Tracker tarafından yayınlanan raporlar da aynı şeye işaret ediyor.

Bu COP'un başarılı bir COP sayılması için yapılması gerekenler çok açık ve net: Tüm fosil yakıtlardan (yani gaz, petrol ve kömür üretimi ve tüketiminden) hızla, hakkaniyetli biçimde, finansman sağlanarak ve geri dönülmemek üzere çıkılmasının karara bağlanması gerekiyor. Enerji paketinin kapsayıcı olması için fosil yakıtlardan çıkışın yanı sıra yenilenebilir enerjinin üç katına, enerji verimliliğin ise iki katına çıkarılmasını ve enerji erişimini artırırken toplam enerji talebinin azaltılmasını içermesi lazım. Adil Dönüşüm Çalışma Grubu’nun da haklara saygılı, katılımcı ve gerçek hayatta uygulanabilir eylemleri kapsayan bir paket hazırlaması gerekiyor.

ECO olarak, metnin teslim tarihinden bir gün önce fosil yakıtlarla vedalaşmak ve yenilenebilir enerjili bir geleceğe adım atmak yönünde ciddi ilerlemeler kaydedildiğini görmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Ancak, bazı zengin ülkeler yıllardır süregelen fosil yakıt oburluklarını ve bu sayede ceplerini doldurmuş olmalarını gizleyip, sanki herkes eşit sorumluluğa sahipmiş gibi yapmaya çalışıyor. Zengin ülkeler kendi üstlerine düşeni yapmaz, iklim krizindeki paylarının bedelini ödemezlerse enerji paketinin değersiz bir kağıt parçasından farkı olmaz .

İklim etkileri nedeniyle halihazırda borç batağına düşen ülkeler, yenilenebilir enerji dönüşümüne başlayabilmek için maddi yardım alacaklarına dair güvence istiyor. Dolayısıyla, başarının anahtarı gelişmiş ülkelerin derslerini iyi çalışıp, tarihsel sorumluluklarını yerine getirmelerinde ve adil bir enerji dönüşümünü finanse etmelerinde yatıyor..

Açık açık bir kez daha tekrarlayalım: Fosil yakıttan çıkışın ve yüksek hedefler belirleyip bunları gerçekleştirmenin yolu adaletten geçiyor.

Bazı zengin ülkeler bir takım güzel laflar ediyorlar ama söylediklerini yapmıyorlar. Bu elbette ilk defa gördüğümüz bir şey değil: Önceki yazılarımızda da belirtmiştik, görünen o ki bugünden itibaren 2050 yılına kadar dünyada üretilecek toplam petrol ve gazın yüzde ellisi şu sıralar fosil yakıtlardan çıkışa dair güzel güzel sözler fısıldayan beş zengin ülke tarafından üretilecek.

ECO, sadece mevcut adaletsizlikleri derinleştirmeye hizmet edecek bir enerji dönüşümüne asla müsaade etmeyecek ve gerçek şu ki, hakkaniyetsiz ve finansman içermeyen bir fosil yakıtlardan çıkış anlaşması fosil yakıtlardan çıkılmayacağı anlamına gelecek.

Bakanlara mektubumuz

Sayın Bakanlar, 

Yıllar içinde ECO da COP’la birlikte yaş aldı ve artık zaman çok daha değerli bizim için. 1992 yılından beri COP’lara gidiyoruz ve iklim sorununu çözmekten bahsediyoruz. COP28’in bitmesine birkaç gün kalmışken iki elimizi şakaklarımıza koyup sorunun aciliyetini ve sorunu çözmekte kaplumbağadan yavaş olduğumuzu idrak etmemiz gerekiyor. 

ECO yaşlanıyor olabilir ama bu COP'un hedefinin gerçekten önemli bir hedef olduğunun farkında. Nihayet, ortak sorunumuzun sebebinin fosil yakıtlar olduğunu kabulleniyoruz ve hedefimiz fosil yakıtlardan kurtulmak.

Fosil yakıtlardan çıkmamız gerektiğini hepimiz kabullendik ama bir de zaman faktörü var ve bizim ECO olarak bu konudaki endişemiz hiç hafifleyemiyor. İçinde bulunduğumuz bu iklim krizini çözmek için önümüzdeki on yıllık kritik süre zarfında emisyon azaltımlarını çok acil bir şekilde artırmamız şart. Bunu hepimiz biliyoruz. Bu konuda hepimiz hemfikiriz. Ama şu ana kadar bunu yapmadık. 

ECO bir kez daha işlerin 2040 veya 2050’ye ertelendiği görmek istemiyor. Şimdi, hemen eyleme geçilmesini istiyoruz. Emisyonların 2025 yılından itibaren düşüşe geçmesine ve emisyonların 2030 yılına kadar, 2019 seviyelerine kıyasla, yüzde 43 azaltılmasına dair bir karar alınması gerekiyor. Bugünkü toplantılarda da ifade edildiği gibi bilimle pazarlık yapılmaz. 

Sayın Bakanlar, hızlı hareket etme konusunda hiç tecrübeli olmadığımız hepimizin malumu. Vaatlerimizi gerçekleştirebilmek ve bilimin bize gösterdiği yoldan ilerleyebilmemiz için her COP ve her Danışma Yardımcı Organı (SB) toplantısında ne kadar yol kat ettiğimizin muhasebesini yapmamız lazım. Toplantısız dönemlerde de, hem yenilenebilir enerji kaynaklarının fosil yakıtların yerini almasının önündeki engellerin tanımlandığı küresel ve bölgesel diyaloglar yürütmemiz hem de bu engelleri ortadan kaldıracak çözümleri üretmek için işbirliği yapmamız gerekiyor. Hatırlatmamıza pek gerek olmasa da yine de belirtelim, bunları yapabilmemiz için de planlı ve geniş ölçekli uygulama araçlarına ihtiyacımız var. 

Bunun için, bir sonraki Ulusal Katkı Beyanları (NDC) turunda yeni bir Dubai veya Bakü Çalışma programı oluşturabiliriz. Bununla beraber, Glasgow ve Şarm El Şeyh’de mutabakata vardığımız üzere, 2030 yılına kadarki süreye odaklanan Azaltım Çalışma Programı’nı güçlendirebiliriz. Artık içinde bulunduğumuz bu aşamada bu çalışma programlarına ne isim verildiğini bir önemi yok, yeter ki bu kritik on yıllık dönemde emisyonların acilen azaltılması sağlansın. 

Saygılarımızla.

ECO

ECO bültenlerinden Avrupa İklim Eylem Ağı’nın (CAN Europe) seçtiği başlıkların çevirisini okudunuz.

ECO Uluslararası İklim Eylem Ağı (CAN International) tarafından BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) toplantılarındaki gelişmeleri ve sivil toplumun sesini aktarmak için yayınlanıyor. 

Etiketler ECO iklim