Davranışlarımızın nedenleri

Günlük yaşamda birbirimize yönelik davranışlarımız arasında bağımlılıkları şu kavramlarla açıklayabiliriz: Edinilmiş habitus, doğuştan gelen durum, davranış, sosyal derecelendirme, öğrenme, algılama, durum, ihtiyaç. Peki G neden Y otobüse bindiğinde kafasını pencere yönüne çevirmiş olabilir?

Google Haberlere Abone ol

İsmail Tufan*

Biraz dikkatli bakıldığında, günlük yaşamda yaşlılara yönelik tutumların çeşitliliğini hemen görebiliriz. Örneğin G olarak tanımladığımız gencin Y olarak tanımladığımız yaşlı otobüse binince kafasını penceresine çevirip dışarıya baktığını izleyebiliriz. Herhalde G’nin kafasını kasıtlı olarak pencere yönüne çevirdiği akla gelecek olan ilk düşünce olacaktır. İnsanların birbirlerine yönelik davranışları hakkında psikolojinin en genç kolu olan sosyal psikolojiden çok şey öğrenebiliriz.

G neden Y otobüse bindiğinde kafasını pencere yönüne çevirmiş olabilir? Belki G’de izlenen davranış bir tesadüf idi. Belki G, Y’nin otobüse bindiğini bile fark etmedi. O otobüse bindiğinde G belki de o an dışarıda ilgisini çeken bir olayı gördü ve dikkatini ona verdi. Eğer Y’yi görmüş olsaydı, herhalde, beklediğimiz ama gerçekleşmeyen davranışı gösterip, yerini Y’ye verecekti. Eğer böyle bir beklenti varsa, o zaman bu beklenti nereden geliyor, diye sorduğumuzda, olayın zannedilenden çok daha karmaşık olduğunu anlarız. G’den yerini Y’ye vermesini bekleyen “ben” veya “sen” veya o”, neden Y’yi uyarmadık? Ve neden kendimiz yerimizi Y’ye vermedik? Neden bunu G’den bekledik? Birçok sosyal olguda da ortaya çıkan soruların yarattığı bu karmaşıklığı çözümlemede işimize yarayacak bir araca sahip olmak isteriz. Bu aracın olmadığı durumlarda, içimizde oluşan sıkıntıdan kaynaklanan baskı artar. Kanımca bunu herkes az çok bilir.

Sosyal psikolog Peter Hofstätter’in (1973) insanların davranışları arasındaki bağımlılıkları açıklamaya yarayan, sekiz kavramdan oluşan şeması, bu bağlamda işimize bir hayli yarayabilir. Günlük yaşamda birbirimize yönelik davranışlarımız arasında bağımlılıkları şu kavramlarla açıklayabiliriz: Edinilmiş habitus, doğuştan gelen durum, davranış, sosyal derecelendirme, öğrenme, algılama, durum, ihtiyaç.

G neden Y otobüse bindiğinde kafasını pencere yönüne çevirmiş olabilir?

• Y’nin dıştan bakıldığında görülmeyen edinilmiş habitusu olabilir, örneğin Y’nin dıştan fark edilemeyen bedensel problemi olabilir. Bunu çevredekilerle paylaşmak istemediği, ama otobüsteki diğer yolcuların kendisinden yaşlıya yer vermesini beklediklerini tahmin edebildiği için, en iyisi Y’yi görmezlikten gelerek, bu durumu atlatmaya çalışmış olabilir.

• G’nin davranışının sebebi kendisindeki doğuştan gelen bir durum da olabilir, örneğin cinsiyeti bu davranışta rol oynamış olabilir. G bir kadın ve Y bir erkek olabilir ve G’nin yaşadığı toplumda kadınların erkeklere yer vermesi gerekmeyebilir, hatta erkeklerden kadınlara yer vermeleri beklenebilir. Anlaşılan bu örnekte G’nin cinsiyeti Y’ye yönelik davranışta önemli bir etken değildir. Ama doğuştan gelen pek çok durum G’nin Y’ye yer vermesine engel olabilir. Örneğin G doğuştan kör olabilir ve Y’yi görmesi mümkün değildir. O zaman Y’ye ne yer vermesi gerekir ne de onun otobüse bindiğinin farkındadır.

• G’nin davranışının ardında Y’ye kişisel sosyal değerlendirme sisteminde atadığı sosyal değer de rol oynamış olabilir. Belki G genel olarak yaşlılara düşük bir sosyal derece öngörmektedir ve bu yüzden Y’yi görmezlikten gelerek, prensipte Y’ye değil, aksine genel olarak yaşlılara yönelik bir davranış ortaya koyduğunu düşünmektedir.

• G’nin Y’ye yönelik davranışı, G’nin öğrenme süreciyle de ilişkili olabilir. Belki de G, gençlerin yaşlılara yer vermesi gerektiği geleneğini bilmemektedir. Belki G başka bir toplumda yetişmiş biridir ve onun yetiştiği toplumda yaşlılara yer verme geleneği yoktur.

• G’nin Y’yi algılamasından da kaynaklanan bir davranışa yöneldiği düşünülebilir. Belki Y’ye yer verecek olsa, Y’nin bunu “bana yaşlı demek istiyor” şeklinde değerlendirebileceğini, bunu bir hakaret veya bir damgalama sayabileceğini düşünmüş olabilir. Yani Y’ye incitmemek için bu davranışa yönelmiş olabilir.

• G’nin o anki durumu Y’ye yer vermesine engel olmuş olabilir. G’nin belki biraz önce yediği sucuklu sandviçten midesi bulunmaktadır ve ayağa kalkarsa oracıkta midesini diğer yolcuların üzerine boşaltmaktan korkuyor olabilir.

• G’nin o anki ihtiyacı da Y’ye yer vermemesinin sebebi olabilir. G belki sınava hazırlanmış ve yorgundur. Biraz sonra gireceği sınava daha zinde bir şekilde girmek için dinlenmek istiyordur ve bu yüzden yerini başkasına vermek istemiyordur.

Burada basit bir örneğe getirilen bu açıklamaların hiçbiri sizi tatmin etmemiş olabilir. Zaten amacımız da sizleri tatmin etmek değildi, daha ziyade gözlemlenen basit bir duruma bile ne kadar farklı açıklamaların getirebileceği konusunda ikna etmekti. Yaşam süresinin uzadığı ve bu yüzden yaşlıların çoğaldığı toplumumuzda yaşlılara yönelik davranışlarımızı farklı açılardan görmek ve değerlendirmek gerekiyor. Bu da bizim yaşlılara yönelik davranışlara getirdiğimiz bayağı açıklamalardan kendimizi sakınmamıza yardımcı olacaktır.

Prof. Dr. Akdeniz Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Gerontoloji Bölümü