Erdoğan: Kurdaki yükselişe karşı yeni tedbirler aldık

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada, döviz kurlarındaki yükselişle ilgili yeni tedbirler aldıklarını açıkladı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Erdoğan, tasarruflarını değerlendirirken kurdaki yükselişten kaynaklanan kaygılarını gidermek isteyen vatandaşlara yeni bir finansal alternatif sunacaklarını belirterek, "Bundan sonra hiçbir vatandaşımızın 'kur daha yüksek olacak' diye mevduatını Türk lirasından dövize geçirmesine ihtiyaç kalmayacak" iddiasında bulundu.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından konuşan Erdoğan, 'demokraside, kalkınmada, güvenlikte, diplomaside hak ettiği yere getirdikleri Türkiye'yi ekonomide de aynı başarıya ulaştırmakta kararlı olduklarını' savundu.

Ekonominin rasyonel işleyişiyle uzaktan yakından ilgisi olmayan finans hareketlerinin ve buna bağlı fahiş fiyat artışlarının yol açtığı sıkıntıların herkesin canını yaktığını söyleyen Erdoğan, "İnancı, onuru, vatanı ve onlar kadar aziz bildiği değerleri uğruna gerektiğinde hayatını bile ortaya koyan bir millet olarak bu konjonktürel sıkıntılarla başa çıkabilecek iradeye biz sahibiz" diye konuştu.

'YENİ TEDBİRLER ALDIK'

Kurdaki dalgalanmayı durdurarak nispi bir istikrarı sağlamak için serbest piyasa ekonomisi kuralları çerçevesinde yeni araçları devreye aldıklarını belirten Erdoğan, hayata geçirecekleri yeni tedbirler hakkında bilgi vereceğini, daha sonra ilgili kurumların bu konularla ilgili detaylı bilgileri kamuoyuyla paylaşacaklarını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tasarruflarını değerlendirirken kurdaki yükselişten kaynaklanan kaygılarını gidermek isteyen vatandaşlarımıza yeni bir finansal alternatif sunuyoruz. Dövizin muhtemel getirisine Türk lirası varlıklarda kalarak ulaşılabilmesini sağlayacak bu yeni araç şöyle işleyecektir; insanlarımızın bankadaki Türk lirası varlığının mevduat kazancı kur artışından yüksekse bu getiriyi elde edecek ama kur getirisi mevduat kazancının üstünde kalırsa aradaki fark doğrudan vatandaşımıza ödenecek. Üstelik bu kazanç stopaj vergisinden de muaf tutulacak. Ayrıca Türk lirası varlıklarının yeni bir döviz talebi oluşturmayacak şekilde değerlendirilmesini temin edecek araçları devreye alacağız. Dolayısıyla bundan sonra hiçbir vatandaşımızın 'kur daha yüksek olacak' diye mevduatını Türk lirasından dövize geçirmesine ihtiyaç kalmayacak."

'STOPAJI İNDİRİYORUZ'

Bir müjdelerinin de ihracatçılara olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Döviz kurundaki dalgalanma sebebiyle fiyat vermekte zorlanan ihracatçı firmalarımıza doğrudan Merkez Bankası aracılığıyla ileri vadeli kur rakamı verilecek. Bu işlem sonunda ortaya çıkabilecek kur farkı ise Türk lirası olarak ihracatçı firmamıza ödenecek. Fon büyüklüğü 250 milyar liraya ulaşan Bireysel Emeklilik Sistemimizin cazibesini artırmak için devlet katkısı oranını yüzde 5 daha artırarak yüzde 30'a çıkartıyoruz. Halihazırda Eurobond faiz gelirlerinde stopaj geliri yüzde sıfır iken devlet iç borçlanma senetlerinde bu oran yüzde 10 olarak uygulanmaktadır. Devlet iç borçlanma senetlerine talebi artırmak için buradaki stopajı da yüzde sıfıra indiriyoruz. Kurum kazançları üzerindeki vergi yükünü azaltarak uluslararası rekabeti desteklemek ve yatırımı teşvik etmek amacıyla ihracat ve sanayi şirketleri için kurumlar vergisinde 1 puanlık indirim planlıyoruz."

Katma değer vergisini etkinliği, adaleti ve basitleştirmeyi sağlamak amacıyla yeniden düzenlediklerini belirten Erdoğan, "Bu adımla amacımız kayıt dışı ekonomiyi azaltmak, iş ve yatırım ortamını iyileştirmek, ihracatı özendirmek ve firmalarımızın KDV iadesi yoluyla finansmana hızlı erişimini sağlamaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kâr payı üzerinden yapılan vergilendirme ve bu gelirin beyanının, yatırımcılar açısından caydırıcı bir mahiyet arz eder hale geldiğini dile getirerek, "Bu sıkıntıyı ortadan kaldırmak için şirketler tarafından yapılacak temettü ödemeleri üzerindeki stopajı yüzde 10'a indiriyoruz. Yatırım fon ve ortaklıklarının kazançları kurumlar vergisinden istisna olmasına karşılık diğer fon ve ortaklıklardan elde edilen kar paylarının iştirak kazançları istisna kapsamı dışındaydı. Bu farklılığı da ortadan kaldırıyoruz" diye konuştu.

'YASTIK ALTINDA 5 BİN TON ALTIN VAR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kamu iktisadi teşebbüslerinden elde edilen ve bütçeye aktarılan gelir paylarına endeksli kamu borçlanma senetleri çıkartılarak yatırımcıların Türk lirası bazlı varlıklara yönelimleri teşvik edilecektir. Ülkemizde yastık altında 280 milyar dolar değere sahip 5 bin ton altın bulunduğu bilinmektedir. Bu altınların finansal sisteme dahil edilerek ekonomiye kazandırılması için piyasa paydaşlarıyla birlikte yeni araçlar geliştirilecektir" dedi.

'PROJE BANKACILIĞI KONUSUNDA ATILAN ADIMLAR HIZLANDIRILACAK'

Kamu bankalarının toplam kredilerinin belli bir oranını, şeffaf bir şekilde her yıl ilan edilecek öncelikli sektörlere kullandırmasını sağlayacak bir yapının kurulacağına işaret eden Erdoğan, "Kredi Garanti Fonu desteğiyle uzun vadeli istihdamı koruma ve geliştirme öncelikli işletme kredileri verilecektir. Proje bankacılığı konusunda atılan adımlar hızlandırılacaktır. Evet, ülkemizdeki istikrar ve güven iklimini güçlendirecek tüm bu tedbirleri ilgili kurumlarımızla Meclisimizle birlikte süratle hayata geçireceğiz" diye konuştu.

MEMURLARA DA VERGİ MUAFİYETİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir müjde de memurlara vermek istediğini belirterek, "Bilindiği gibi asgari ücretin gelir vergisi ve damga vergisinden muaf olması uygulamasını tüm çalışanlarımızı da kapsayacak şekilde genişletmiştik. Böylece aldığı ücret ne olursa olsun tüm çalışanların asgari ücret miktarı kadarki kazancının gelir vergisi ve damga vergisinden muaf olmasını temin etmiştik. Memurlarımızı da bu kapsama dahil ederek fiilen aldıkları ücretlerin artmasını sağlıyoruz. Bu kararın memurlarımıza hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.

Erdoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü: 

SİNSİ ÇELMELERE EYVALLAH ETMEYECEĞİZ: "Ekonomi programımıza yönelik her eleştiriyi dikkatle inceliyor önüne arkasına bakıyoruz. Kur dalgalanması ve fahiş fiyat artışlardan canı yandığı için söylenen vatandaşlarımızı anlıyoruz, iyi niyetle yapılan eleştiriyi samimiyetle değerlendiriyoruz. Sureti haktan görünerek Türkiye'nin siyasette, diplomaside ve  güvenlikte olduğu gibi ekonomide de hak ettiği yere gelmesine yönelik sinsi çelmelere eyvallah etmeyeceğiz."

CİNLİK YAPANLARI DİKKATLE İZLİYORUZ: Geçmişte gazete ilanlarıyla hükümet kurup, hükümet kurmuşların ‘iktisat kurallarına hızla dönülmeli’ diyerek karın ağrısını gayet iyi biliyoruz. Merkez Bankası'nın dövizdeki akıl dışı yükselişi önlemek için müdahalelerine karşı kendilerince cinlik yapanları dikkatle izliyoruz.

TÜRKİYE'NİN KAMBİYO REJİMİNDEN EN KÜÇÜK GERİ ADIM ATMAYA NE NİYETİ NE DE İHTİYACI VARDIR: Kambiyo rejimi türü tartışmalar açarak ülkesini ve milletini sırtından hançerlemek için hangi sinsilikler peşinden koştuklarının farkındayız. Açıklamalarıyla, analiz adı altında dolaşıma soktukları art niyetli yorumlarıyla milletimizi, ülkeleri gelecekleri konusunda kötümserliğe sürüklemek isteyenleri dikkatle not ediyoruz.

Türkiye'nin serbest piyasa ekonomisinden ve kambiyo rejiminden en küçük geri adım atmaya ne niyeti ne de ihtiyacı vardır. Amerika'ya, tüm Batıya baksınlar, şu anda faiz politikaları nasıl çalışıyor onların faiz politikaları nasıl çalışıyor onu görsünler. Çin'e baksınlar, Hindistan'a baksınlar. Amerika'ya bakıyorsunuz sıfır faiz

BİRKAÇ AY SONRA ENFLASYONDA NASIL DÜŞMEYE BAŞLAYACAK HEP BERABER YAŞAYACAĞIZ: Biz şu anda faizdeki indirimle beraber birkaç ay sonra enflasyonda nasıl düşmeye başlayacak hep beraber yaşayacağız. Dünya ekonomisinin yüzde 80'ini oluşturan küresel güçler yakın tarihin en büyük kavgasını veriyor. Tüm büyük ekonomilerin amacı kendi ülkelerindeki istihdamı korumaktır. Sürekli parasal genişlemeye giden gelişmiş ülkelerin kendi aralarındaki görünmez savaşın sebebi budur.

Avrupa ülkeleri avroya geçiş sürecinde paralarını bir gecede yüzde 50 devalüe edilmiştir. Hükümetlerimiz döneminde verdiğimiz emekler, fedakarlıklar sayesinde sanayimizi ayakta tutmayı, ticaretimizi ve ihracatımızı geliştirmeyi başardık. Dünya 90 trilyon doları kamuya ait olmak üzere toplamda 220 trilyonu geçen borç batağında yüzerken Türkiye'ye faizlerin yükseltmesini dayatmak insanların aklıyla dalga geçmekten öte bir anlam taşımaz.

BİZ SİZİ SEVİYORUZ: Döviz kurunu istikrara kavuşturacağız, enflasyonu dizginleyeceğiz. Sevgili milletim, biz sizi seviyoruz, size inanıyoruz, siz bize inanın. Bugüne kadar inandınız, güvendiniz. 19 yıl Türkiye'nin altyapı, üstyapısıyla Türkiye'nin nereden nereye geldiğini gayet iyi biliyorsunuz.

PARADAN PARA KAZANMA YOLUNA, YÖNTEMLERİNE BAŞVURANLARIN DA ALNINI KARIŞLARIZ: Bu ülke sıcak para hülyasıyla avutulup, ekonomisi asıl ihtiyaç duyduğu adımlardan uzak tutulan bir ülke olmayacaktır. Bütün yatırımcılarımız lütfen kamu bankaları onların her zaman yanındadır, emrindedir. Amma kamu bankasından krediyi alıp, bunu bir başka yere aktarmak suretiyle paradan para kazanma yoluna, yöntemlerine başvuranların da alnını karışlarız.

Projeye bağlı her türlü yatırıma destekte varız. Buyursunlar yatırımları yapsınlar. Bu konuda TUSKOM, TÜSİAD hadi gidin yatırımlarınızı yapın. Üretimimizin bir kısmı ithalata bağlı olduğu için sanayi ve tarımın henüz arzu ettiğimiz esnekliğe kavuşmadığını biz de biliyoruz, bunları tek tek çözeceğiz.

BOŞUNA SAYIKLAMAYIN, HAZİRAN 2023'Ü BEKLEYECEKSİNİZ: Ey TÜSİAD bak Türkiye nerede? Antalya Havalimanı genişletme ihalesinin içinde yerlisi, Fransa’sı, Almanya’sı var. Siz hala acaba biz bu iktidarı nasıl indiririz diye bunun hesabını yapıyorsunuz. Utanmadan sıkılmadan Bay Kemal'le bir araya gelip erken seçimi konuşuyorsunuz. Boşuna sayıklamayın bunlar rüyadır, rüya. Haziran 2023'ü bekleyeceksiniz.

Biz dünyada Antalya G-20'de bu kardeşinize o zaman bütün liderler 'Siz ne yaptınız, bunu anlatın' dediler. Antalya'da liderlere yap-işlet-devretin ne olduğunu anlattım. Para hazır gelmiyor, kaynak üreteceksiniz. Bu şehir hastanelerinin niye yapılmasını istemiyorlar çünkü benim halkım, modern bu hastanelere kavuşmasın diye. Hala yapmaya devam ediyoruz. Şu anda önümüzde 5-6 tane yapılmakta olan şehir hastanesi var.

ÜLKEMİZDE DÖVİZ KITLIĞI DEĞİL DÖVİZ BOLLUĞU VAR: Kurdaki dalgalanmanın yol açtığı belirsizlik ülkemizin gerçek görünümünü yansıtmıyor. Vatandaşlarımızın, firmalarımızın bankalarda mevduatı bulunuyor. Ülkemizde döviz kıtlığı değil döviz bolluğu var. Sorun ekonomik gerekçelere dayanmayan, kısa vadeli kazanç gayesi güden döviz taleplerinin dönemsel yükselişidir. Döviz alımına yönelik psikolojik eğilim ortadan kalktığında hep birlikte bu bolluğun nimetlerini görmeye başlayacağız.

Ülkemizde belli kesimlerin dövizdeki yükselişi bahane ederek kur ve küresel mal fiyatlarındaki artışla orantılı olmayan fiyatlandırmalar yapmak suretiyle haksız kazanç peşinde koştuğunu görüyoruz. Her kim kur spekülasyonu, fahiş fiyat oyunu, faiz baskısıyla dünyadaki gelişmeleri ters yüz ederek, ekonomik modellere yönlendirerek bizi yolumuzdan döndüreceğini sanıyorsa yanılıyordur. Bu yoldan dönüş yok.

ÖNÜMÜZDEKİ YIL CARİ FAZLAYA GEÇMİŞ OLACAĞIZ: Cari açığımız açılıyor, inşallah önümüzdeki yıl cari fazlaya geçmiş olacağız. Bankacılık sektörümüz sapasağlam. Gazi Mustafa Kemal'in 1923 İzmir İktisat Kongresi'yle başlattığı kalkınma atılımı ancak 6 yıl sürmüştü. Menderes'in kalkınma hamlesi 10 yıl sonra darbe duvarına çarpmıştır. Özal'ın kalkınma hamlesi siyasi istikrarsızlık bataklığa saplanmıştır.

BURSLARA ZAM: Üniversiteye yerleştirme puanlarında ilk 100'e giren öğrencilerimizle, milli sporcularımıza burs sağlıyoruz. Kredi alan tüm öğrencilerimiz geri ödemesini mezuniyet sonrası 2 yıl erteleme hakkı var. Bursu önümüzdeki yıl lisans öğrencilerine 850 liraya, yüksek lisansta 1700 liraya, doktora öğrencilerinde 2 bin 550 liraya çıkartıyoruz." (HABER MERKEZİ)