Erdoğan: Çözüm sürecini biz başlattık ama sonlandıran biz olmadık

DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır'da toplu açılış töreninde konuştu.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın, “AKP bu ülkede kadınların başına gelmiş en büyük felakettir” açıklamasına tepki gösteren Erdoğan, “Asıl KCK'sıyla, PKK'sıyla, PYD'siyle, HDP'siyle benim Kürt kardeşlerimin kanını, iliğini sömüren bu çete, son bin yıldır bu milletin başına gelmiş en büyük musibettir” diye konuştu.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

OHAL'İ KALDIRDIK: AK Parti'yi kurduğumuzda buraya geldik, “İktidara gelirsek bizden ne istiyorsunuz” diye sordum. Bize verilen cevap “OHAL'i kaldırın yeter” oldu. OHAL'i kaldırdık mı? Söz verdik, sözümüzü yerine getirdik.

İNKAR, ASİMİLASYON POLİTİKALARINI ORTADAN KALDIRDIK: Biz Diyarbakır'da 2005 yılında ne demişsek, dün de oradaydık, bugün de aynı yerdeyiz, yarın da aynı yerde olacağız. Biz tüm samimiyetimizle barış, kardeşlik, çözüm, adalet, hak, özgürlük, dedik. Biz ret, inkar, asimilasyon politikalarını ortadan kaldırıp, hak ve özgürlük eksenli bir yaklaşımla asırlık meselelerin çözümüne yöneldik. Peki terörden besleyenler, sırtını size değil de PKK'ya. terör örgütüne dayayanlar ne yaptı? Gelin bugün utanmadan, yüzü kızarmadan, bozuk plak gibi sürekli barış, demokrasi, kardeşlik diyenlerin maskelerini hep beraber indirmeye var mıyız?

ASIL HDP BU MİLLETİN BAŞINA GELMİŞ EN BÜYÜK MUSİBET: Bunların eş başkanı çıkmış, “AK Parti kadınların başına gelmiş en büyük felakettir” demiş. Şimdi buradan seslenmek istiyorum: Asıl KCK'sıyla, PKK'sıyla, PYD'siyle, HDP'siyle benim Kürt kardeşlerimin kanını, iliğini sömüren bu çete, son bin yıldır bu milletin başına gelmiş en büyük musibettir. Lafa gelince barış, kardeşlik derler son 40 yılda öldürdükleri, dağa çıkardıkları, teröre bulaştırdıkları, hayatını kararttıkları 50 bin Kürt kardeşimin kanına giren bunlar değil mi?

DİYARBAKIR CEZAEVİ'Nİ KÜLTÜR MERKEZİ YAPIYORUZ: Bugün sizlere bir de müjde vermek istiyorum. Geçmişte uzunca bir dönem adı zulümle, işkenceyle, insanlık dışı muameleyle anılan Diyarbakır Cezaevi'ni yakında boşaltıyor ve kültür merkezi olarak sizlerin hizmetine sunuyoruz. Adalet Bakanlığımız gerekli hazırlığı yapıyor. Böylece Diyarbakır'ın hafızasındaki bir kötü anıyı ortadan kaldırmış oluyoruz.

ÇÖZÜM SÜRECİNİ ZEHİRLEDİLER: Uzun vadede aile ve mülkiyeti de ortadan kaldıracaklarını söylüyorlar. Bunlar 1980 öncesi marjinal ideolojilerin söylemleri. Dünyada bu yaklaşım kaldı mı diye baktığımızda Kuzey Kore, Kandil ve Kobani'de kaldığını görüyoruz. Bu istismarcılar sürekli Kobani diyor ya. Gidin bakın bakalım oradaki Kürt kardeşlerimize neler çektiriyorlar. Çocukları silah altına alıyorlar. 13 yaşındaki Kürt kızlarımızı dağa kaçıranlar bunlar değil mi? Her türlü riski göze alarak başlattığımız çözüm sürecinde neler yaşadığımızın şahidi sizlersiniz. Çözüm sürecini niye başlattık? Yeter ki artık anneler ağlamasın, akan kan dursun, her meşrepten insan kardeş olsun dedik. Bu bölgenin insanları demokrasiden, ekonomik büyümeden nasibini alsın diye baldıran zehri de olsa içeriz dedik, bu meydan da söyledim. Samimiyetle başlattığımız bir süreci provoke ettiler, zehirledir ve sonunda tamamen yıktılar. Çukur eylemleriyle bölgede yaşayan vatandaşlarımıza tuzak kurdular. Bu tuzağa düşmediğiniz için her birinize şükranlarımızı sunuyorum.

BU ÜLKEDEKİ TÜM BÜYÜK GÜNAHLARIN ANASI CHP: Bunlar, unutmayın Kürt düşmanı. Çünkü bunlar insanlık düşmanı. Bunlar coğrafyamızın ve medeniyetimizin düşmanı. Bunlar 1940'larda Türkiye'nin başına bir kabus gibi çöken tek parti CHP zihniyetinin günümüzdeki versiyonudur. Kürt kardeşlerime yapılan zulüm başta olmak üzere bu ülkedeki tüm büyük günahların anası CHP'yle yol yürümek de zaten ancak bunlara yakışırdı. Şimdi CHP, HDP, İYİ Parti beraber yürüyorlar mı? Al birini vur öbürüne. Bunların birbirinden hiç farkı yok. HDP'nin İstanbul ve diğer şehirlerde CHP'ye verdiği desteğin nedeni işte bu ideolojik akrabalıktır.

SÜRECİ BUNLARI GİZLİ GÜNDEMLERİ SONLANDIRDI: Küresel emperyalizmin ülkemizde yaklaşık bir buçuk asırdır kaşıdığı bir yarayı kapatmak için evet çözüm sürecini biz başlattık ama sonlandıran biz olmadık. Çünkü çözüm sürecini bunların kötü niyeti, gizli gündemleri sonlandırdı. Güya siyasetçi kimliğiyle ortada gezenler de hiçbir zaman şiddetle, terörler aralarına mesafe koymadılar. Meşru, demokratik, hukuk düzeninde siyaset yapmayı düşünmediler. Diyarbakır'ın Sur'unu, Cizre'yi köstebekler gibi kazananlara “Siz ne yapıyorsunuz” demediler. Ne diyorlar, “Bizim PKK ile ilişkimiz yok” diyorlar. Bunların işi gücü yalan. Yanındaki ortağı CHP, onun da işi gücü yalan. Akşam yalan, sabah yalan. Yalandan mağduriyet, yalandan dışlanmışlık edebiyatı yaparak sizlerin duygularını istismar etmeye çalışıyorlar.

BELEDİYE BAŞKANLARINI GÖREVDEN ALMAZSAK İHANET OLURDU: Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi yıllarca bunların elindeydi. Tek bir ay bile bunların ödeneceği gecikti mi? Hayır. Ankara, İstanbul, Edirne, Trabzon belediyesi hangi imkan ve haklara sahipse hepsi bunlara da tanındı. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı'nı Kandil'in komiseri olan ne idüğü belirsiz birine adeta hesaba çektirdiler. Bu ne idüğü belirsiz birine bodrumda sorgulatıp tokatlattırdılar. Kim yaptı bunu, HDP, PKK. Devletin görevlendirdiği kamu personeline kayyum diyerek, örgütün gönderdiği çapulcular karşısında bunlar hazır ola geçmedi mi? Yolların altına bombalar yerleştirdiklerini gördük. Asıl bunları görevden almazsak sizlere ihanet etmiş olurduk.

BU KARDEŞİNİZİ FAŞİST EMELLERİNE ENGEL OLARAK GÖRÜYORLAR: Seçimlerde “seni başkan yaptırmayacağız” diye ortalığı inletenlerin Yasin Börü'nün kanının hesabını verdiklerini gördünüz mü, duydunuz mu? Börü'yü nasıl haince öldürdüklerini biliyorsunuz değil mi? Tüm bu hıncın tek sebebi, aynı günlerde katledilen diğerleri gibi Yasin'in kendilerinden olmamasıdır. Bu zulme ortak olan herkes bu dünyada, öteki dünyada cezası mutlaka çekilecektir. Dün akan kanı sürdürmek için çözüm sürecini baltalayanlar, şimdi CHP ile işbirliği yapıyor hatta anayasa yapmaktan bahsediyorlar. Tek dertleri Tayyip Erdoğan'sız, AK Parti'siz bir Türkiye. Kafalarındaki bu faşist emellere bu kardeşiniz engel olarak gördükleri için de işi gücü bırakıp bizimle uğraşıyorlar. Sizden ricam bunları gördünüz her yerde yakalarına yapışın, sorun; “Çözüm sürecini bitirmek için size kim talimat verdi”, bunu sorun.

DİYARBAKIR'A 10 YILDA 46 KATRİLYON LİRA YATIRIM YAPTIK: Diyarbakır'a son 10 yılda 46 katrilyon lira yatırım yaptık. 6 bin 207 adet yeni derslik kazandırdık. 42 spor tesisini sizlerin hizmetine sunduk. Şehrimizin takımlarından birini de en kısa zamanda Süper Lig'de görmek istiyoruz. Şimdi sizlere bir müjde, Diyarbakır 1000 yataklı Kayapınar Şehir İhalesi'nin yapımını 19 Temmuz'da gerçekleştiriyoruz. Hastanemizin şimdiden şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Terör nedeniyle büyük zarar gören Sur ilçemizi ve tarihi Suriçi'ni adeta baştan aşağı yeniledik, yaptık, yapıyoruz. Diyarbakır'ı şehir içinde raylı sisteme kavuşturmak için kolları sıvadık. Bugün Diyarbakır'a elimiz boş gelmedik. Toplam yatırım bedeli 2.5 milyar lirayı bulan yüzlerce eser ve hizmetin açılışını yapmak için sizlerin karşınızdayız (HABER MERKEZİ)