Elektrik zammında 'maliyet' tepkisi: Şirketlerin ağzından konuşuluyor

Enerji Bakanı Bakan Fatih Dönmez, elektriğe gelen zamlara gerekçe olarak ‘artan maliyetleri’ gösterdi. EMO'dan Mehmet Özdağ’a göre Dönmez’in açıklaması şirketlere karşı savunmasız oluşun itirafı.  

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Elektrik faturalarına son iki yılda yüzde 47,4 zam geldi. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez bu zammı “maliyetlerde gerçekleşen artışın doğal sonucu” olarak değerlendirdi. 2021 yılı içerisinde yaşanan kuraklık gibi dışsal etkenlerin de elektrik üretiminde ithal kaynakların payını artırdığına dikkat çeken Dönmez, santrallerin üretim maliyetlerinde yaşanan yükselmenin de zamlarda etkili olduğunu savundu.  

BAKAN AÇIKLADI: ELEKTRİK ZAMLARININ NEDENİ ARTAN MALİYETLER

CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer’in elektrik fiyatlarına yapılan artışların nedenine dair soru önergesini yanıtlayan Bakan Fatih Dönmez, elektrik zamlarının sebeplerini temelde maliyet artışına bağlayarak şöyle açıkladı:  

“Elektrik tarifesi; aktif enerji maliyeti, elektriğin üretim tesisinden son kullanıcıya kadar aktarılması için oluşan iletim ve dağıtım maliyetleri ile perakende satış hizmeti faaliyetinin yürütülmesi kapsamındaki maliyetlerden müteşekkil olup, bu maliyet kalemlerindeki değişimlere bağlı olarak elektrik birim bedellerinde aşağı veya yakan yönlü değişimler meydana gelmektedir. Perakende elektrik satış tarifesinin belirlenmesinde tarife konusu faaliyetlerle ilgili tüm maliyetlerin mevzuat gereği dikkate alınması gerekmekte olup, bu maliyetlerde gerçekleşen artışların/azalışların doğal sonucu olarak perakende satış tarifelerinde artışlar/azalışlar gerçekleşmektedir.” 

‘KURAKLIK DA SANTRAL MALİYETLERİNİ ARTIRDI’  

Bakan Dönmez, ayrıca 2021 yılı içerisinde yaşanan kuraklık gibi dışsal etkenlerin de elektrik üretiminde ithal kaynakların payını artırdığına vurgu yaptı, “Tüm bunların sonucu olarak söz konusu santrallerin üretim maliyetleri yükselmiş, bu yükselme de elektriğin borsası olarak tabir edilen gün öncesi, gün içi ve dengeleme uzlaştırma piyasalarında oluşan fiyatlarda yukarı yönlü baskı oluşturmuştur” dedi.  

‘KAYIP/KAÇAK ABONE FATURALARINA YANSITILMIYOR’ 

Kayıp/kaçak bedellerinin abone faturalarına yansımadığını da belirten Dönmez, şu ifadelere yer verdi:
“Dağıtım şirketlerinin gerçekleşen teknik ve teknik olmayan kayıp oranları belirlenen hedeften yüksek ise söz konusu maliyetlere, ilgili dağıtım şirketleri tarafından katlanılmakta, bu uygulama sayesinde de dağıtım şirketlerinin kayıpları azaltmaya yönelik eğitimleri artırılmaktadır.”

‘DÖNMEZ’İN ‘ZAM’ SAVUNMASI ŞİRKETLERE KARŞI SAVUNMASIZ KALINDIĞININ İTİRAFI’ 

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ’a göre; Bakan Fatih Dönmez’in elektrik zamlarının gerekçesine a açıklamaları; şirketlerin taleplerine karşı savunmasız hale gelindiğinin ve kamusal kaynağın kalmadığının bir itirafı. 

Türkiye’de elektrik enerjisi üretim ve dağıtımının özel sektörler üzerinden yürütüldüğüne ve üretilen elektriğin yaklaşık yüzde 51’inin ithal kaynaklarla karşılandığına dikkat çeken Özdağ şunları söyledi:
“Ülkedeki 46 milyon 600 binin üzerinde elektrik abonesinin elektrik dağıtım işleri özel şirketler tarafından yapılıyor. Yani üretim tarafından yüzde 80 özelleştirme var, dağıtım tarafı yüzde 100 özel. Dolayısıyla döviz-TL-kur farkı açılıyor ve Türkiye’de üretilen elektriğin yaklaşık yüzde 51’i ithal kaynaklarla karşılanıyor. İthal kaynağın dışında tükettiğimiz elektriğin yüzde 25’e yakınının bedeli de ayrıca döviz cinsinden ödeniyor üreticisine. Bütün bu faktörleri ortaya koyduğumuzda özel sektör açısından zam yapılmasının haklı gerekçeleri olabilir ancak Bakan Dönmez’in meseleye nereden baktığı önemli.” 

‘ŞU AN ENERJİ POLİTİKASININ GELDİĞİ NOKTA ‘ENERJİ KRİZİ’ BOYUTUNDA’ 

Bakan Dönmez’in önergede elektrik zamları ile ilgili verdiği cevabını ‘tamamen şirketlerin gözünden bakılmış’ olarak değerlendiren Özdağ, Türkiye’de şu an enerji politikasının geldiği noktanın ‘enerji krizi’ boyutunda olduğunu kaydetti. Bakan Dönmez’in zam savunmasından önce cevaplandırması gereken sorular olduğunun altını çizen Özdağ, şunları söyledi:  

“Eğer enerji sektöründe özel sektör oyuncu olursa maliyetler farklı olur, enerji sektöründe eğer kamu, hem üretim hem de dağıtımda ana belirleyici unsur olursa maliyetler farklı olur. Türkiye’nin hala neden bu kadar dışa bağımlı olduğunun sorgulanması gerek her şeyden önce. Bu verilen cevap 20 yıllık enerji politikasının itirafıdır. Bakan soru önergesinde, “Bizim bir suçumuz yok, maliyetler arttı” diyor. Bu bir yönetememe krizidir. Böyle bir savunma olamaz. Bakanlık olarak bu artışları yönetmek zorundasınız. Siz önce Türkiye’nin hala elektrik enerjisi üretiminin yüzde 51’in ithalat bağımlısı olduğunu açıklamak zorundasınız. Bakan, soru önergesinde şirketlerin ağzı ile konuşuyor. Bu artışlar önlenemeyecekse o zaman bakana ne gerek var. Biz bir kez daha elektrikte üretim ve dağıtım hususunda özelleştirmelerin yeniden gözden geçirilmesini istiyoruz. Başka türlü bu krizin içerisinden çıkılmasının yolu yoktur.”