TÜMTİS: Lojistik ve kargo işçileri büyük risk altında

Korona virüsü salgınına rağmen özellikle lojistik ve kargo işçilerinin iş yükleri katlanmış bir halde çalışmaya devam ettiklerini belirten TÜMTİS  "Taşıma işçileri bugün, sağlık çalışanlarından sonra en riskli grubu oluşturuyor. Lojistik ve kargo işçileri için özel tedbirler alınması zorunlu ve acildir" çağrısı yaptı. 

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Korona virüsü salgını nedeniyle sokağa çıkışların kısıtlmanmasıyla, taşıma işkolunda işyükü ağırlaştı. Ürünleri yükleyen işçiler, taşıyan şoförler ve kargo çalışanlarının salgına yakalanma riski de aynı oranda katlandı.

İşkolunda örgütlü Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), zorlu çalışma koşullarının işverenin insafına terk edilemeyeceğini belirterek, hükümetin, kaynakları emekçiler için de kullanması gerektiğini belirtti. Korona virüsü salgınının örgütlü oldukları işkolundaki işçiler için büyük bir tehdit oluşturduğuna dikkat çeken TÜMTİS Merkez Yönetim Kurulu, şu uyarı ve önerilerde bulundu:

AİLELERİ VE SOSYAL ÇEVRELERİ DE RİSK ALTINDA: Hem yolcu taşıma işçileri hem de evden çıkmayan/çıkamayan insanların zorunlu ve temel ihtiyaçlarını evlerine kadar götüren kargo, lojistik, ambar işçileri zor koşullarda çalışmayı sürdürüyorlar. Taşıma işçileri bugün, sağlık çalışanlarından sonra en riskli grubu oluşturuyor. Yalnız kendileri değil, çok sayıda insanla ve taşıdıkları eşyalarla sürekli temas halinde olmaları dolayısıyla aileleri ve sosyal çevreleri de büyük risk altında bulunuyor. Risk altındaki taşıma, lojistik ve kargo işçileri için özel tedbirler alınması zorunlu ve acildir.

ONBİNLERLE TEMAS EDİYORLAR: Taşıma işçilerinin her gün temas halinde bulunduğu ev ve işyerlerinin sayısı on binleri bulmaktadır. İnsanların zorunlu ihtiyaçlarını evlerinden yaptıkları siparişlerle karşıladığı bu günlerde bu siparişleri evlere ve işyerlerine taşıma işçileri ulaştırmaktadır.

SENDİKASIZ İŞYERLERİNDE RİSK DAHA BÜYÜK: Sendikal örgütlenmemizin olduğu işyerlerinde işverenlerle yapılan görüşmeler sonucunda asgari tedbirler alınması, sınırlı sayıda da olsa maske, eldiven, dezenfektasyon için gerekli malzemelerin dağıtımı sağlanmıştır. Çalışma devam ettiği için bu tedbirler salgının bulaşma riskini tamamen ortadan kaldırmamaktadır. Sendikamız, örgütlü olduğu işyerlerindeki önlemlerin yeterli düzeye çıkarılması ve her işyerine yaygınlaştırılması için işverenlerle görüşmelere devam etmektedir. Ancak sendikal örgütlülüğün olmadığı işyerlerinde, sendikamızın elde ettiği bilgiler, işçilerin açıklamaları tedbirlerin yeterli olmadığını göstermektedir. Bu nedenle devlet, taşıma işçilerinin çalıştığı işyerlerine özel bir önem vererek sıkı bir şekilde denetlemelidir. Taşıma işçilerinin virüsten korunması için gerekli teçhizatın kullanımını zorunlu hale getirmeli, işyerlerinde işverenlere maske, eldiven, dezenfektan ve gerekli temizlik malzemelerinin tedariki konusunda yardımcı olmalı, hatta koruyucu malzemeler bizzat devlet tarafından işyerlerine dağıtılmalıdır. Kullanılması zorunlu hale getirilen maske ve eldivenin kalitesi konusunda da denetimler gerçekleştirip, ihtiyacı karşılayacak kalitede malzemenin temini sağlanmalıdır.

OTOBÜS ŞOFÖRLERİ İÇİN ÖNLEMLER ARTIRILMALI: Şehir içi toplu taşıma işinde çalışan başta otobüs şoförleri olmak üzere tüm şoförler kendileri, aileleri ve taşıdıkları insanlar için en riskli çalışanlar grubunu oluşturmaktadır. Bu işçiler için koruyucu önlemler arttırılmalıdır. Normal zamanlardaki çalışma sürelerinden farklı olarak salgın dönemine özgü çalışma süresi getirilmelidir. Ücretlerinde herhangi bir kesinti yapılmaksızın salgın döneminde çalışmak zorunda bırakılan işçilerin günlük çalışma süresi 5 saat, haftalık çalışma süresi 30 saat ile sınırlandırılmalıdır.

İNTERNET SİPARİŞLERİ KISITLANMALI: E-ticaret üzerindeki zorunlu tıbbı malzeme ve gıda ürünleri dışındaki siparişler salgın boyunca yasaklanmalıdır.

ENGELLİ VE KRONİK RAHATSIZLIĞI OLANLAR İZİNLİ SAYILMALI: Engelli ya da kronik hastalığı bulunan özel sektör çalışanlarını ya virüsten ya da açlıktan ölmek seçeneği ile baş başa bırakmak açık bir haksızlık ve ayrımcılıktır. Hükümet, Koronavirüs ile mücadele çerçevesinde kamuda, engelli ve kronik rahatsızlığı olan çalışanların idari izinli sayılmasına karar vermiş olup bu kararı özel sektör çalışanlarını da kapsayacak biçimde genişletmelidir. Kendisi olmasa bile aynı evde kaldığı yakınlarından birinin kronik bir hastalığı varsa bu çalışanlar da ücretli izine çıkarılmalıdır.

İŞSİZLİK TEHLİKESİ: Bu süreçte malzemelerini taşıdıkları işletmelerin tatil edilmesi sebebiyle zor durumda kalan, kapanma tehlikesi yaşayan çok sayıda küçük ambar işletmesi vardır. Bu ambar işletmelerinde çalışan çok sayıda işçi işsizlik tehlikesi ile yüz yüzedir. Çok sayıda işçinin çalıştığı bu ambar işletmelerinin iflas etmelerinin engellenmesi için kredi desteği sağlanmalı, faturaları, borçları ve kiraları ertelenmeli, çalışanlarının ücretleri devlet tarafından karşılanmalıdır. Hükümet ilk defa, ülkenin kaynaklarını bu zenginlikleri yaratan işçiler ve emekçiler için seferber etmeli, sendikalar ve emek örgütlerinin çağrılarına kulak vermelidir.

(EKONOMİ SERVİSİ)