Uğur Gürses: Bu filmi görmüş müydünüz?

Ekonomist Gürses, ay başından beri faizi düşürmek için Hazine'nin 'faiz operasyonu'nu yazdı. Gürses "Ödemeler dengesi krizine giren bir ülkede en son yapılacak iş bu tür bir zorlama faiz operasyonu olmalıydı" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Ekonomist Uğur Gürses blogunda hafta başında hazinenin ihalelerinin iptal edilip kalan ihalelerde satışların en düşük miktarda yapıldığını yazdı. Kasım ayında yapılacak üç iç borçlanma ihalesinin 9 Kasım'da “2019-2021 Yeni Ekonomi Programında 2018 yılı için alınan tasarruf tedbirleri sayesinde Hazine Finansman ihtiyacı azaltılmıştır” denilerek iptal edildiğini anlatan Gürses Hazine eliyle faizlerin nasıl düşürüldüğünü özetledi.

Bu filmi görmüş müydünüz?

Hazine, devletin nakit yönetimini yapar. Kamunun harcama ve gelirleri arasındaki farkı piyasadan borçlanır; iç ve dış piyasalardan.

Borçlanma programı her ayın sonunda üçer aylık bir ufku gösterecek biçimde kamuoyuna ilan edilir. Programda çok küçük sapmalar olabilir. Ya devletin beklenmeyen ya da öne çekilmiş bir harcaması yapılmıştır; ya da vergi tahsilatında aksama vardır. Bunların tersi de olabilir.

Ekim ayı sonunda yayımlanan iç borçlanma stratejisine göre Hazine Kasım ayında tam 7 iç borçlanma ihalesi yapacaktı.

3 ihale 12 Kasım günü, 3 ihale 13 Kasım günü, bir ihale de 20 Kasım günü düzenlenecekti.

Ama ne oldu ise 9 Kasım günü bir açıklama ile; 7 Kasım günü tamamlanan 1.5 milyar euroluk tahvil ihracı ile bu yıl için öngörülen toplam 6.5 milyar dolarlık dış borçlanmanın 7.4 milyar dolara ulaştığı vurgulandıktan sonra, “2019-2021 Yeni Ekonomi Programında 2018 yılı için alınan tasarruf tedbirleri sayesinde Hazine Finansman ihtiyacı azaltılmıştır” deniliyordu.

Hazine, “2018 yılı net borçlanma limiti de dikkate alınarak yurt içi piyasada yapılan iç borçlanma tutarının azaltılması ve faiz giderlerinin düşürülmesi amacıyla” Ekim sonunda ilan ettiği Kasım borçlanma planını 9 gün sonra değiştirdiğini ilan ediyordu.

Böylece Hazine 3 borçlanma ihalesini; 12 Kasım’daki 1 ihaleyi, 13 Kasım’da da 2 ihaleyi iptal ediyordu.

10 gün içinde finansman ihtiyacının azaldığının fark edilmesi maharet mi, yoksa iş bilmezlik mi?

Sürprizler bitmiyordu; 12 Kasım’daki 2 ihalede gelen tekliflerin önemli bölümü dışarıda kalacak biçimde çok az satış yapılıyor, en düşük faizli teklifler kabul ediliyordu. 13 Kasım’da da benzer bir ihale sonuçlanıyordu.

Böylece; 12-13 Kasım için planlanan ile gerçekleşen satış arasında tam 19.3 milyar TL’lik bir fark oluşuyordu. 9 günde fark edilen fark hiç de az değildi.

.

Bu planlanan-gerçekleşen borç tablosunu bir tarafa kaydedelim; nakit hareketine bakalım.

KASAYI TEMİZLEDİ

Hazine’nin en yakın geri ödemesi, 14 Kasım günü 14.7 milyar TL piyasaya, 4.8 milyar TL de kamu kuruluşlarına geri ödemesi (itfa) vardı.

12-13 Kasımda yapılan 0.8 milyar TL’lik toplam borçlanma ile piyasaya yapacağı net geri ödeme 13.9 milyar TL olacaktı.

Bunu nereden ödeyecekti? Merkez Bankası’ndaki TL mevduat hesabında bulunan 27.6 milyar TL’lik parasından.

13 Kasım aynı zamanda kamu maaş ödemelerinin kamu bankalarına aktarıldığı bir gün; böylece Hazine’nin hesabından 12.4 milyar TL azalış oldu.

14 Kasım günü de borçlanma-geri ödeme farkı olan 13.9 milyar TL’nin ödemesi yapıldı.

Merkez Bankası’ndaki mevduat hesabından 8.2 milyar TL kullanırken, arda kalan tutar için de 1.5 milyar dolarlık dövizini Merkez Bankası’na bozdurmuş.

Hazine’nin TL hesabında kalan sadece 6.5 milyar TL.

9 Kasım’da uygulamaya konulan “operasyonla”; ihale iptalleri, kalan ihalelerin de en düşük satıştan yapılması, Hazine’nin nakit varlıklarının eritilmesi ile sonuçlandı.

Ne için?

Hazine eliyle faizleri düşürmek için.

Düştü mü? Evet düştü ama “atılan taş” kadar değil.

İzleyen aylarda gelir tahsilatı ya düşük olursa? Ne yapacaksınız?

9 Kasım’daki ihale iptallerine dair açıklama henüz yokken 5 yıllık tahvil faizi yüzde 18.26 geçiyordu. Öğlen saatlerinde iptal açıklaması gelince yüzde 17.24’le kapandı.

12 Kasım günü ihale öncesi yine yüzde 18.43’le işlemler geçerken, ihalede sonuç az bir satışla yüzde 17.67’lik ortalama faizle satış gerçekleşti. Piyasada da akşam 16.78’le kapandı.

Bu yazının yazıldığı 15 Kasım günü yüzde 16.58’le kapadı.

Özetle bu operasyonla “toplam kazanç” 1.68 puan oldu; şimdilik.

10 Fon yöneticisine; “sürekli borçlanma ihtiyacınızın olduğu yerde, kasanızdaki bir miktar nakdi sıfırlayarak borçlanma faizinde kısa süreli bir faiz maliyeti düşüşü çabasına girip risk alır mısınız?” diye sorsanız; büyük bölümü “hayır” der.

Ödemeler dengesi krizine giren bir ülkede en son yapılacak iş bu tür bir zorlama faiz operasyonu olmalıydı.

Ne için yapılmıştı bu? Hazine az borçlanıp piyasada para bırakacak, bankalar da bunu kredi olarak müşterilerine verecekmiş! Gerçekten de ekonomiyi yönetenler bunun bir simulasyon olduğunu, “SimFinans” oynadıklarını mı sanıyorlar?

Ayrıntısını bilmeyenlere “faiz düştü” hikayesi gayet hoş gelir. Ama bu faiz nasıl düştü?

Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.