Panama belgelerinde Türkiye: Mehmet Cengiz'in adamı ABD'de sanık!

Ünlü müteahhit Mehmet Cengiz'in off-shore şirketlerinin başında bulunan Şeref Doğan Erbek'in ABD'de çeşitli mali suçlarla ilgili olarak arandığı ortaya çıktı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Yolsuzluk, kara para aklama ve rüşvet gibi bir çok suçlamaya neden olan bilgiler içeren Panama belgeleri, Türkiye'yi ilgilendiren bölümleri ile Cumhuriyet gazetesinde yayınlanmaya başlandı. Pelin Ülker'in Panama merkezli hukuk firması Mossack Fonseca’ya ait, Hong Kong’dan Britanya Virjin Adaları’na 21 farklı ülkede kurulan 214 bin off-shore şirketiyle ilgili 11.5 milyon belgeyi inceleyen 370'den fazla gazetecinin oluşturduğu Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ) ile işbirliği halinde hazırladığı yazı dizisinin ilk gününde (1 Temmuz 2016) yayınlanan içerik son dönemde adı sıkça duyulan Cengiz İnşaat'ın sahibi Mehmet Cengiz'le ilgili. Cengiz'in 6 off-shore şirketinin (devlet denetimi dışında yüksek faiz veren kuruluş) başındaki isim olan Şeref Doğan Erbek'e ilişkin ABD'de mahkemelere de yansıdığı belirtilen suçlamaları açıklayan dizinin ilk bölümü şöyle:

Dünyayı sarsan Panama belgelerinin Türkiye dosyasını Cumhuriyet açıyor. Belgelere göre AKP’nin ihale kralı Mehmet Cengiz, MossFon üzerinden altı off-shore şirket kurdu. Ve bu şirketleri kurarken tümünde yetkiyi ABD’de dolandırıcılık suçlamasıyla aranan Şeref Doğan Erbek’e verdi. Rıza Sarraf’ın Savcısı Preet Bharara’nın 70 yıl hapis istemiyle aradığı Erbek, ABD’ye adım atar atmaz tutuklanacak.

Mehmet Cengiz’in FBI tarafından aranan Erbek ile ilişkisi Panama belgelerinde ortaya çıktı. Belgelerde Erbek’in, Mehmet Cengiz’in şirketleri için aracılık faaliyeti yürüttüğü ve şirketlerin imza yetkilisi olduğu görülüyor. Türkiye ve İsviçre vatandaşı olan Şeref Doğan Erbek, Cenevre’de yaşıyor. Cengiz’in şirketlerinin bütün belgeleri de Erbek’in Cenevre’deki ofisinde tutuluyor. Banka hesapları da Erbek üzerine açılıyor.

VİRJİN ADALARI

AKP’nin desteğiyle son dönemin en büyük ihalelerini alan Mehmet Cengiz, offshore ile ilgili tüm yolları kullanıyor. Niue ve Britanya Virjin Adaları’nı offshore merkezi olarak seçen Cengiz’in banka hesapları da Garanti Bankası ve Akbank’ın Amsterdam şubelerinde. Alım-satım, gümrük anlaşması, para aktarımı ve off-shore ile ne yapılabiliyorsa bunu Cengiz’in şirketlerinde görmek mümkün.

Mehmet Cengiz’in vergi cennetlerinde altı off-shore şirketi var. Bunlardan ilki 16 Temmuz 1999’da Niue’de kurulan Bonito International. Şirketin 200 bin hissesinin 40 bini Mehmet Cengiz’e ait. 3.333’er hisseler Ahmet Can Gümüşoğlu ve Mehmet Hakan Akkaya arasında bölünmüş. Bahama merkezli IPCO S.A, Cengiz Özçelebi ve Eurostock AG de şirket hissedarları arasında.

Can Gümüşoğlu, Mehmet Hakan Akkaya ve Cengiz Özçelebi, İTO sicil kayıtlarına göre Balen Makina Enerji İnşaat Sanayi şirketinin sahipleri. Cengiz Group bünyesinde faaliyet gösteren şirketin eski yönetim kurulu üyelerinin arasında Mehmet ve Ekrem Cengiz de var. Şirket aralarında İstanbul, Ankara, Konya, Rize, Malatya ve Konya Büyükşehir Belediyeleri’nin de bulunduğu AKP’li belediyelerle çalışıyor.

Mehmet-Ekrem Cengiz’in ortaklığındaki şirketlerden Digital European Company Ltd de 14 Haziran 2004’te Galler’in başkenti Cardiff’te kuruluyor. Şirket için Garanti Bankası’nın Amsterdam şubesinde açılan hesapta Şeref Doğan Erbek, Mehmet ve Ekrem Cengiz’in yetkisi bulunuyor.

of2

İNGİLİZ ORTAKLI

Cengiz’e ait diğer bir şirket Mec Metal Equipment & Consultancy Co ise 6 Temmuz 2006 tarihinde Londra’da kurulmuş. Yüzde 99’u yine Cengiz şirketlerinden Bonito International Inc’ye ait, yüzde 1’i ise İngiltere’deki ortağı Merlan Investment and Services Limited’ın. Mec Metal ve Merlan’ın Londra’daki adresi aynı.

Cengizlerin dördüncü şirketi Copal Trading and Consultancy, 10 Temmuz 2008 tarihinde kurulurken yüzde 99’u Britanya Virjin Adaları’ndaki Neckar Engineering Ltd, yüzde 1’i ise İngiltere’deki ortağı Pluto Overseas Trading Limited’e ait görünüyor. Copal Trading’in adresinin de Pluto’nun Londra’daki adresi ile aynı olması dikkat çekiyor. Şirket için Garanti Bank ve Akbank’ın Amsterdam şubesinde iki ayrı banka hesabı açılıyor.

23 Eylül 2008’de kurulan Rockcore Minerals and Metals Corporation, yine Ekrem ve Mehmet Cengiz’in. Şirketin yüzde 99’u Britanya Virjin Adaları merkezli Tawler Business’e, yüzde 1 hissesi ise İngiltere’deki Londra merkezli Rockcore Minerals and Metals Investment Ltd şirketine ait gösteriliyor.

Greycastle Enterprises Ltd ise Panama belgelerine göre Cengizler’in en son kurduğu off-shore şirket. 2 Aralık 2009’da Britanya Virjin Adaları’nda 50 bin dolarlık sermayeyle kurulan şirket için de Mehmet ve Ekrem Cengiz, Garanti Bankası Amsterdam şubesinde hesap açtırıyor.

Bu şirketler için bütün aracılık işlemlerini Erbek Services and Trust (EST SA) şirketi yani Şeref Doğan Erbek yapıyor.

SUÇLAMA: DOLANDIRICILIK

Güney New York Başsavcısı Preet Bharara’nın 10 Eylül 2015’te başlattığı soruşturmaya göre ABD borsalarına Çinli şirketleri getiren New York Global Group’un sahibi Benjamin Wey’in de finansal danışmanlığını yapan Erbek, 2007-2010 gizli anlaşmalar yaparak bu şirketlerin piyasa fiyatı ve talebi üzerinde manipülasyon yapmaktan suçlanıyor. İddianamede Erbek’e yöneltilen suçlamalar şöyle:

Menkul kıymet ve para transferi dolandırıcılığına teşebbüs, dolandırıcılık, menkul kıymet dolandırıcılığı, kara para aklama.

Wey ve Erbek hakkında ABD Sermaye Piyasası Kurumu SEC tarafından da dava açıldı.

İddianame ve SEC, Erbek’i, Wey ailesinin üyeleri için komisyon hesapları açarak gelirlerini gizlemeye yardım etmek, aile üyelerini kamuyu aydınlatma yükümlülüğünden kaçırmak ve Çinli şirketlerin hisse değerini artıracak alım satımlar yapmak iddialarıyla suçluyor.

of3

Milyonlarca dolar kâr

Benjamin Wey Eylül 2015’te tutuklandı, ancak Erbek hâlâ ABD’de kaçak görünüyor. Erbek ve Benjamin Way hakkındaki iddianameyi hazırlayan Preet Bharara, Rıza Sarraf’ı tutuklama kararıyla son dönemde gündemi meşgul ediyor. Konuyla ilgili Bharara’nın ofisinden aldığımız bilgiye göre Erbek hakkında, aynı Rıza Sarraf gibi ABD’ye giriş yaptığı anda tutuklanma kararı var. Erbek ise 9 Mart 2016’da mahkemeye gönderdiği mektupla suçlamaları reddetti. Yasadışı hiçbir şey yapmadığını, menkul kıymet dolandırıcılığının varlığından bilgisi olmadığını ve SEC’in yeterli kanıtı bulunmadığını iddia etti. Gazetemize açıklamalarda da bulunan Erbek, avukatlarının mahkemeye itiraz dilekçesi yolladığını, yıl bitmeden suçlamaların düşmesini beklediğini söyledi. Soruşturmayla ilgili konuşan FBI yetkilisi Diego Rodriguez, Erbek ve Wey için, “İkili bu işlerden onlarca milyon dolar kâr ederken, asıl fatura hissedarlara kesildi” ifadelerini kullanmıştı.

Diğer yandan Erbek’in manipülasyon yapılmasında rol aldığı Çinli şirketlerden bazıları da MossFon kayıtlarında yer alıyor. EST SA aracılığıyla kurulan bu şirketlerden Roosen Commercial ve York Capital, IPCO SA’ya bağlı görünüyor. IPCO SA, Panama belgelerine göre Mehmet Cengiz’in şirketlerinden Bonito International ve bu şirket üzerinden Mec Metal Equipment & Consultancy Co’nun hissedarı konumunda.

of1

Panama'nın şifreleri

Panama Belgeleri tarihin en büyük belge sızıntısı olarak tarihe geçti. Peki Panama skandalıyla gündeme damga vuran offshore bankacılık ağı nasıl işliyor? Ne amaçla kullanılıyor? İşte yanıtları:

- Off-shore şirketin kurulması için yüksek bir sermaye gerekmiyor. 5 binden 50 bin dolara kadar değişen rakamlar mevcut.

- Off-shore şirketin kurulması için önce aracı kurum devreye giriyor. MossFon isim önerisinde bulunuyor. Şirket ismi üzerine anlaşıldığında yine MossFon’a bağlı çalışan yönetici şirketler üzerinden direktörler atanıyor. Belgelerde yer alan imzalar kâğıt üzerinde çoğunlukla yerli vatandaş olan bu direktörlerde görünüyor.

- Hazırlanan şirket sertifikasında şirket adresi, açılan banka hesabı, imza yetkilileri, yönetici firma ve direktörlerin adları geçiyor. Yani şirketin asıl sahipleri kendi ismini vermek zorunda bile değil.

- Şirket kurulması sırasında gelir kaynakları ya da hangi iş üzerine çalışacağı konusunda bilgi istenmiyor.

- MossFon her işlem için ayrı ücreti alıyor. Direktörlere de 125 dolar gibi düşük bir ücret ödeniyor. Ancak aynı direktörlerin isimleri binlerce belgede geçiyor. Şirkete yıllık fatura kesiliyor. Eğer yıllık ücret ödenmezse şirket kapatılıyor. Gecikme durumunda yüzde 10 faiz işliyor.

- Off-shore şirketlerin bazen yılda iki üç kez olmak üzere sık sık isim değiştirdiği görülüyor. Böylece para akışının izi kaybettiriliyor.

- 17 Şubat 2009’da MossFon’un hükümetler tarafından sıkıştırıldığı (özellikle BVI’deki şirketler için), müşterilerinin de konuyla ilgili kaygı yaşadığı bir dönemde, şirket sahiplerinden Roman Fonseca, ortağı Jurgen Mossack ve şirket avukatları/çalışanlarına attığı elektronik postada: “Müşterilerimiz bunu bilmeliler ki biz sadece onlar için çalışıyoruz, mahkemeler ya da hükümetler için değil.”

MossFon: Erbek'i ifşa etmeyin

m1

Erbek hakkında açılan soruşturma Mossack Fonseca’da (MossFon) da gündem oluyor. Moss- Fon çalışanları 27-28 Ekim 2015’te karşılıklı yaptığı yazışmalarda, “Sözleşme koşullarımıza uygun olarak yasal veya mevzuata ilişkin bir yükümlülük altına girmediğiniz sürece bu kimliği ifşa etmeyin” deniyor. MossFon bu tarihten sonra da EST SA ile çalışmaya devam ediyor.