Libya barış konferansından ne çıktı?

Almanya'nın başkenti Berlin'de toplanan Libya konferansında kalıcı ateşkes için somut bir adım atılmasa da, barış için bir yol haritası belirlendi. Sonuç bildirisi, mevcut ateşkesi ihlal edenlere ve Libya'ya silah gönderenlere BM Güvenlik Konseyi'nden yaptırım öngörüyor. İşte, bildirinin öne çıkan maddeleri...

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Almanya'nın başkenti Berlin'de, 12 ülke lideri ve beş uluslararası kuruluş başkanını bir araya getiren Libya zirvesi sonuçlandı. Libya'ya silah ambargosunun güçlendirilmesini öngören, ülkede birleşik bir güvenlik sistemi ve hükümet kurulmasını hedefleyen 55 maddelik barış planının öne çıkan ayrıntıları şöyle:

ATEŞKES: İHLAL EDENE BM YAPTIRIMI

Sonuç bildirisini imzalayan ülke ve uluslararası kuruluşlar, Libya'daki gerilimin azaltılması, tansiyonun düşürülmesi ve kalıcı ateşkes için çabalarını yoğunlaştırma sözü verdi. Çatışmalarda kullanılan top bataryaları ya da hava araçlarının da geri çekilmesi çağrısı yapılıyor ve "Çatışma içerisindeki tarafların ya da onlara destek verenlerin Libya topraklarında ve hava sahasındaki tüm askeri hareketliliklerini sonlandırması" çağrısı metinde yer alıyor. Ateşkesin gözetimi için ise Birleşmiş Milletler'in teknik komisyonlar oluşturacağı ifade ediliyor. Ateşkes şartlarını ihlâl edenlere de, BM Güvenlik Konseyi tarafından yaptırımlar uygulanması çağrısı yapılıyor.

SİLAH AMBARGOSUNU DELENLER ARAŞTIRILACAK

Birleşmiş Milletler 2011'den bu yana Libya'ya silah ambargosu uyguluyor. Ancak Berlin zirvesinin ardından yayımlanan karar metninde de bu ambargonun yıllardır sık sık birçok ülke tarafından delindiği vurgulanıyor. İmzalanan metinde, silah ambargosu kararının fiiliyata geçirilmesi çağrısı yapılıyor ve "Tüm aktörleri çatışmayı körükleyici eylemlerden kaçınmaya çağırıyoruz… Buna askeri kapasitenin güçlendirilmesi için sağlanan finansman ve paralı asker desteği de dahildir" deniyor. Metinde BM'nin silah ambargosunun delindiğine dair iddiaları araştırması çağrısı da yapılıyor. BM ambargosunun delindiğinin tespit edilmesi durumunda ise gerekli yaptırımların ilgili ülkeler için devreye sokulması gerektiği vurgusu yapılıyor.

'DIŞ MÜDAHALE SON BULACAK' TAAHHÜDÜ

Berlin'de imzalanan barış planında, "Tüm katılımcılar Libya'daki silahlı çatışmalara müdahale etmeme ve Libya'nın içişlerine karışmama taahhüdünde bulunmuştur" deniyor.

MİLİTANLAR DAĞITILACAK

Libya'da kalıcı ateşkesin sağlanabilmesi için iç savaşta etkin rol oynayan silahlı militan grupların dağıtılması gerektiği ifade ediliyor. Bu gruplara üye kişilerin, Libya'da başlatılacak olan siyasi süreç kapsamında oluşturulacak olan güvenlik güçlerine entegre edilmeleri çağrısı yapılıyor. Birleşmiş Milletler'den de bu sürecin takipçisi olması isteniyor. Berlin zirvesine katılan ülke ve uluslararası kuruluşlar, Libya'da savaşan tarafları siyasi çözüm için masaya davet ediyor ve "Tüm taraflar, BM'nin Libya Özel Temsilciliği gözetiminde, Libyalılar tarafından başlatılmış bir siyasi süreci yürütmelidir" deniyor. Amacın, bir geçiş döneminin ardından Libya'da demokratik parlamento ve devlet başkanlığı seçimlerin düzenlenmesi olduğu ifade ediliyor.

'PETROL ALTYAPISI KORUNMALI'

Berlin zirvesinin ardından açıklanan karar metninde tüm tarafların Libya Merkez Bankası ve Libya Ulusal Petrol Şirketi gibi kurumların bütünlüğünün korunmasına verdiği önem dile getiriliyor. Tüm taraflara ülkenin petrol tesisleri altyapısını korumaları çağrısı yapılıyor ve "Enerji kaynaklarının gayrimeşru yöntemlerle sömürülmesinden kaçınılmalı" deniyor.

HAFTER VE SERRAC GÖRÜŞECEK Mİ?

Berlin zirvesi kararlarında, siyasi sürecin ne zaman nasıl başlayacağına dair somut bir madde bulunmuyor. Ancak BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, zirvenin ardından düzenlediği basın toplantısında UMH Başbakanı Sarraj ve General Hafter'in belirleyeceği beşer kişilik delegasyonların gelecek birkaç gün içerisinde İsviçre'nin Cenevre kentinde görüşeceğini ifade etti. Bu görüşmelerin daha çok mevcut ateşkesin sürekliliğini sağlamak adına krizin askeri boyutuna odaklanacağı belirtildi. (BBC Türkçe)