'İsveç ne hale gelmiş'... Sol ağır yaralı!

İsveç'te sürekli oy kaybeden Sosyal Demokratlar son seçimlerde yüzde 30'un altına düştü. Aşırı sağdaki İsveç İçin Alternatif Partisi ise parlamentoya 62 milletvekili soktu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İsveç'te Sosyal Demokrat Parti son otuz yılda sürekli gerileyerek önceki günkü seçimde yüzde 30’un altına düşerek tarihlerinin en kötü sonucunu aldı.

Sosyal Demokrat Parti, Sol Parti ve Çevre Partisi toplam yüzde 40.6 oy oranıyla 144, sağ bloktaki dört parti de yüzde 40.3’le 143 milletvekili çıkardı. Aşırı sağcı İsveç İçin Alternatif Partisi ise sekiz yılda oylarını yaklaşık yüzde 300 artırarak yüzde 17.6 oranıyla parlamentoya 62 milletvekili soktu. Diğer siyasi partiler, aşırı sağcılarla pazarlığa yanaşmayacağını söylese de, anahtar parti rolündeki bu partiyi yok saymak mümkün değil.

AZINLIK HÜKÜMETİ İKTİDAR OLAMAZ

Halen başbakanlık görevini sürdürmekte olan Sosyal Demokrat Parti lideri Stefan Löfven seçim sonuçlarıyla blok politikasının 'mezara gömüldüğünü' söyledi. Sosyal demokratların merkez sağ ile koalisyon yapması talebi öteden beri dillendiriliyordu. Bu yüzden Löfven'in “başka çare kalmadı” diyerek işbirliğini kabul etmesi bekleniyor. Sosyal demokratların azınlık hükümeti kurmak istediğinde, iktidar olma şansının çok az olduğu söyleniyor.

YIKIMA GİDEN SÜREÇ

Cumhuriyet'ten Osman İkiz'in haber analizinde, 'sosyal demokratların sosyal refah devletinin olanaklarını törpüleyerek ülkeyi şirketlerin insafına terk ettiği' 2006 yılında da merkez sağın şirketlerin yarattığı kaos ortamında iktidarı devraldığı vurgusunu yapıyor. İkiz, sağlık hizmetlerinin özelleştirmesiyle ameliyat, röntgen ve bakım için aylardır bekleyenlerin sayısının 111 bin'i bulduğunu, acile gitmek zorunda olanların şansı varsa dört saatte doktorla karşılaşabildiğini, şansı olmayanların ise 10-12 saat bekleyebildiğini belirtiyor. İkiz, Merkez sağ partinin iktidarıyla sosyal refah sisteminden özel sigorta sistemiyle zenginlere öncelik tanınan bir düzene geçildiğini, sosyal demokratların ise son dört yıllık dönemde düzeltici hiçbir şey yapmadığını belirtiyor.

GELİR DAĞILIMI UÇURUMU

40 yıl Cambridge’de ders verdikten sonra emekli olup geçen yıl İsveç’e dönen sosyolog Prof. Göran Therborn, gördüğü manzara karşısında “İsveç ne hale gelmiş” diyerek şaşkınlığa uğradığını söylüyor. İsveç'in durumunu analiz eden bir kitap yazan  Therborn’a göre, ülke zengin olduğundan dışarıdan göze çarpmasa da gelir dağılımındaki uçurum 1600’lerin İngiltere’sini anımsatıyor. Therborn'un verdiği takamlara göre ülkede son sekiz yılda antidepresan ilaç kullananların sayısı yüzde 114 arttı. İşsizlik yüzde 6 oranında seyrediyor. Therborn 1980’lerin başında İsveç’te üç, 2000’lerin başında 35, bugün ise 187 milyarder olduğunu söylüyor. Sayıları büyük bir hızla artan milyarderlerin serveti, İsveç’in gayri safi milli hasılasının yarısına eşit. Ekonomik olarak en zayıf grup ise emekliler.

Sağcı partilerin şirketlerin yararına vergi indirimleriyle devletin yıllık vergi gelirini 250 milyar kron azalttığı ve iktidarı ele geçirirlerse 100 milyarlık vergi indirimi daha düşündükleri söyleniyor

Therborn’a göre, toplumda yükselen ırkçılık gelir dağılımındaki adaletsizliğin sonucu. Therborn, partilerin kaynakların adaletli paylaşımını tartışacaklarına, cambaza bak misali ırkçılığı öne çıkararak seçmenin dikkatini dağıttığını ve aslında aynı sorun bütün Avrupa için geçerli olduğu vurgusunu yapıyor.

Amerikalı siyaset bilimci Prof. Sheri Berman, “Avrupa sosyal demokrat partileri ölüm yolunda” diyor. ABD’de Donald Trump'ın eski kampanya sorumlusu olan aşırı sağcı gazeteci Steve Bannon’un bir çatı altında toplamaya çalıştığı aşırı sağcı partilerin önümüzdeki yıllarda Avrupa’nın kâbusu olacağı öngörülüyor.