Kürtaj hakkı mücadelesi veren kadınlardan İngiltere'ye teşekkür

Sevgili İngilizler, ülkenizin göçmenlere yaptığı muamele karşısında çaresiz hissederseniz şunu hatırlayın: Hayatlarımızı katlanılır kıldınız.

Google Haberlere Abone ol

Anne Enright *

İngiltere’ye “Teşekkürler” deme zamanı geldi. Bunu hep birlikte söylememiz gerekirdi. İrlanda hükümeti kadınlarla ilgilenmezken, İrlandalı doktorlar hiçbir şey söylemez, yardım sunmaz ve bir telefon numarası bile vermezken, İrlandalı kadınlarla ilgilendiğiniz için teşekkür ederim. Bebekleri ölümcül cenin anormallikleri yaşayan birçok İrlandalı kadına baktığı için, Liverpool’da bulunan hastaneye teşekkür ederim. Onlara kendilerini parya gibi hissettirmediğiniz için teşekkürler; çünkü bebekleri ölmek üzereydi ama sizler doktorluk yasalarının gerektirdiği biçimde merhametli bir tıbbi tedavi sundunuz. Bütün bu üzüntü ve acıyı aldığınız, şikayet etmeden veya ırkçı, milliyetçi ya da hükümet kaynaklı hiddete kapılmaksızın kalbinize kattığınız için teşekkür ederim.

“İngiltere” kelimesi, İrlanda’da “kürtaj” kelimesinin kodu haline geldiğinde hakarete uğramış gibi hissetmediğiniz için teşekkürler.

BREXİT’E RAĞMEN YALNIZ BIRAKMADINIZ

Bizi dışarıda bırakmadığınız için teşekkürler. Bir başka ülkenin on yıllardır yaşadığı soruna sırtınızı dönmediğiniz ve bunu politik bir argümana ya da başa çıkılamayan bir olaya dönüştürmediğiniz için teşekkürler; ama günde yalnızca 10 ya da civarında kadın limana ve havaalanlarına gelerek gergin bir şekilde yüzünüze bakıp “Lütfen bana yardım edin” dediğinde, lütfen ilginizi esirgemeyin. Kuzey İrlanda’da sorunlar yaşandığı, kendi kadınlarının ihtiyaç duyduğu yasaları hazırlayamayan Kuzey İrlanda meclisinin seçimler ve yeniden seçimler gerçekleştirdiği bir esnada bunu sessizce ve tereddütsüz biçimde gerçekleştirdiğiniz için teşekkürler. Bunu öfke ve nefret, şiddet ve değişim yoluyla yaptığınız için teşekkür ederim. İngiltere’nin Avrupa Birliği’ne katılmasından ve zaman içerisinde Brexit’in ülkenizle Avrupa ve dünyanın geri kalanı arasında kimi şeyleri belirsiz hale getirmesinden sonra bunu yaptığınız için teşekkür ederim.

Teşekkürler, belki de bu konu hakkında düşünüyordunuz ve sonra oraya gitmemek yönünde bir karar vermiştiniz; zira çok fazla acı barındırıyordu.

1960’lı yıllarda doğan ve yalnızca kamusal utançtan değil, aynı zamanda ailelerinden, evlerinden ve işlerinden atılmaktan korkan İrlandalı kadınları kabul eden; 70’ler ve 80’lerde, kendilerini hayatlarından mahrum edecek bir hamilelik sürecine yakalandıkları, bir tuzağa düştükleri ve üzüntüye kapıldıkları zaman o kadınları kabul eden kliniklere teşekkürler.

Toplumsal sorunlarımızı azalttığınız, yoksulluktan veya gayri meşruluktan bahsetmediğiniz, bu noktada bir kadının nasıl veya neden “kendine sahip çıktığına” odaklanmadığınız, bunun yerine doğrudan onun iyiliğine ve gelecekteki risklere odaklandığınız için teşekkürler. Pratikte, kadınların kendileri adına karar verme ve bedensel bağımsızlık haklarını hayat geçirme hakkını savunma konusunda kararlı davrandığınız için teşekkür ederim.

Elbette, bazen yorgun ya da umursamaz birkaç hemşire ya da doktor olabilir. Ancak gerçekten de hepinize teşekkürler. İrlandalı kadınları daha fazla utandırmadığınız için teşekkür ederim. İşleri daha da kötü hale getirmediğiniz için teşekkürler. Kadınlar dibe vurmuşken, onları suçlamadığınız ya da onlara öfke duymadığınız, onlara fahişe demediğiniz veya onlara, bunu Kutsal Ruhlara adamalarını söylemediğiniz için teşekkür ederim. Kendilerini bu karmaşaya kendilerinin soktuklarını ve şimdi de bundan kendilerinin kurtulması gerektiğini söylemediğiniz için teşekkürler. Kürtaj isteyenleri sokağa atmadığınız, aksine, “Evet. Yardımcı olabiliriz” dediğiniz için teşekkür ederim.

Çok yakında bunu yapmanıza gerek kalmayacak. Geçen cuma, İrlanda halkı, İrlanda anayasasına ilişkin sekizinci düzenlemeyi yürürlükten kaldırmak için bir referandumda oy kullandı. Bu devletin tarihinde ilk defa, kutsal İrlanda topraklarında kürtajın yasallaşma ihtimali doğdu. Zira, ülke içinde kürtaj yasaklanmış olsa da 1992 yılında yapılan bir referandum sonucu yurt dışında kürtaj yaptırılması için gidilebilmesi konusunda anayasal bir hak tanınmıştı. Bu durum, ön yargıları da tamamen açığa çıkarmıştı. Böyle şeyler olabilir ama yurdumuzda değil! Sorunlu ve (kötü yola) düşmüş kadınlarımızı gemilerle yollamak, kendi alanımızı tutma amaçlı bir teşebbüsün bir parçasıydı.

Ve bu sizi ne yaptı? Bir kalleş İngiliz! Belki de bu durum, hükümetin hiçbir zaman bu işe el atmamasının nedenlerinden biridir: Meselenin tamamı paradokslar, arada kalmışlık ve yap-bozlar yüzünden yanlışlarla doluydu. Kimi zaman böyle şeylerin kaçınılmaz olduğunu biliyoruz ama Tanrı aşkına, yurt dışına çıkmalarına izin verin. “Yakalanan” birkaç kişiyi kafana takma; zira, bir nedenden dolayı havalimanına gidemez, çünkü ya çok gençtir ya da pasaportu yoktur veya (kendi başına) yolculuk yapmayacak derecede hasta ya da ölmek üzeredirler. Bu ağır vakalar gerçekten berbattır; toplum olarak bizler berbat olduğumuzdan değil ama biniş kartı olmadığı için berbattır. Zalimliğimizi, naifliğimizi, ıstırap dolu kıvranışlarımızı ortaya koyduğunuz için de teşekkürler.

AŞAĞILAMADAN, YALNIZ BIRAKMADAN VE SABIRLA

En yakın komşunuz olan bize bağırmadığınız için; kendi yaptığımız düzenlemelerin tuzağına düştüğümüzü, artık büyümemiz gerektiğini, kendi sorunlarımıza çare bulmamız gerektiğini söylemediğiniz için teşekkürler. İrlandalı, yani Katolik olmanın ne anlama geldiğini bilmediğimizi fark ettiğiniz ve bunu anladığınız için de teşekkürler. Sabrınız için teşekkürler.

Son birkaç on yıllık dönemde bir süre için bu kapan gevşemeye başladı ve gitmemize izin verdi. İrlanda topraklarının kutsal olmadığını, sıradan bir toprağa benzediğini fark ettik. Hayatlarımız aleladeydi ve kusursuz değildi. Kadınlarımız diğer kadınlardan daha güzel değildi ve İngiltere bir çöp depolama alanı, bir düşman veya yabancı ve tehlikeli bir yer değildi. Neredeyse kendi ülkemizle meşgul olduğumuz oranda kendisiyle meşgul bir ülkeydi. Artık saflık fantezilerini bir kenara bırakmanın ve gerçekliğe dönmenin zamanıydı.

Fakat adanın bir şekilde dokunulmaz kalan bir köşesi var. Ya da çocuksu kalan. Ya da inkarcı olan. Kuzey İrlanda, Birleşik Krallık’ın bir parçası olmasına karşın, kürtaj orada da yasal değil. Bu tuhaflık, şimdi bir reform için çağrı yapıyor. Şayet kanıt gerekiyorsa, bir kültürün bir ülke ile aynı şey olmaması ve ulusal sınırların yalnızca bir çeşit ayrım çizgisi olması, bunun kanıtıdır. Üremenin denetlenmesi bir kabile işidir. Genellikle bir inanç ya da din meselesi biçiminde dile getirilir ama aynı zamanda “bizim kendi” kadınlarımızın ve kızlarımızın yaşamlarını ve doğurganlıklarını denetleme çabasıdır.

SINIRLARA RAĞMEN BİRLİKTEYİZ

Hâl böyleyken bu saçmalıklara dahil olmadığınız, aramıza çizgi çekmediğiniz ya da bize başka bir kabile veya bir ırk açısından damızlık muamelesi yapmadığınız için teşekkür ederim. İrlandalı kadınlara gösterdiğiniz yakınlık, kültürlerimizin çoğu gizli, karmaşık ve iyi niyetli olmak üzere, her türden konuşma, değişim ve etkileşime açık olduğuna ilişkin bir işaret.

Bu sebeple, İngiltere sınırları içinde yaşayan insanların gördüğü muamele karşısında umutsuzluğa kapıldığınızda, topraklarınıza ulaşan göçmenlerin nasıl bir muameleye tabi tutulduğuna dair çaresiz hissettiğinizde, sessizce ve uzun bir zamanda, hak ettiği övgüye kavuşamayan bir şey yaptığınızı hatırlayın. Ve bu zor şey, İrlandalı kadınların hayatlarını katlanılır kıldı. Bildiğimiz tek gerçekse, sizin orada olduğunuz.


* Yazının aslı The Guardian'da yayınlanmıştır. (Çeviren: Tarkan Tufan)