DuvarDibi sayı 3: Toprak, ağaç, ev ve şehir
Gazete Duvar yayına başladığı günden bu yana sadece enformatik içeriği değil, o içeriklerin daha iyi anlaşılabilmesi için gerekli düşünsel, uzmanlığa dayalı içeriğin üretim ve sunumuna da önem vermeye gayret etti. İnternetin sağladığı hızlı enformasyon ve bilgi akışının yararlarının yanı sıra, bir müddet sonra baş edilmesi zor bir kargaşaya, en özetle aranan şeyin bulunmasını güçleştiren bir entropiye yol açmak gibi zararlı yönleri de olduğu malum. Bu güçlüğü aşabilmek için Duvar Kitap ile başladığımız derlemelere Duvar Dibi ile devam ediyoruz.Başlangıç itibarı ile Gazete Duvar’ın Forum sayfalarında kullanılan metinlerin bir derlemesinden oluşan dergimizin üçüncü sayısının başlığı ‘Toprak, ağaç, ev ve şehir’ Abbas Karakaya, Menekşe Toprak, Danyal Nacarlı, Cemil Aksu, Hamza Celâleddin, Fatih Sınar, Tezcan Karakuş Candan, Mehmet Ali Çelik, Yalçın Ersözen, Güner Yanlıç, Ömer Aydeniz, Korhan Gümüş, Hatice Özhan, Ebru Yenidoğan Genç ise üçüncü sayımıza katkıda bulunan isimler. Her zaman dediğimiz gibi: Gayret bizden himmet okurdan… İyi okumalar.
DERGİ

Duvar Kitap Dergi sayı 45: Moda kimliği nasıl inşa etti?
[1g 13s 4d] Eda Çakmak’ın “Kural Tanımayan Bir Moda Klavuzu” adlı metni, Zeynep Özatalay’ın çizimleriyle keyif alabileceğimiz, aynı zamanda da moda üzerine farklı açılardan düşünüp, tartışabileceğimiz bir okuma deneyimi sunuyor. Moda ve kimlik, modanın benlik inşasındaki yeri, moda ve feminizm, beden politikaları ve moda ilişkisi, sürdürülebilirlik gibi konuları ele alan metin, alternatif giyinme önerileri üzerine de düşündürüyor. Moda yukarıda da bahsettiğimiz gibi insanların ya çok içli-dışlı olduğu ya da burun kıvırdığı, görmezden gelmeye çalıştığı bir kavramı imliyor. Emek Erez'in kaleminden... Sovyet tarihi konusunda uzman tarihçi Stephen Kotkin’in üç ciltlik Stalin biyografisinin ilk cildi İletişim Yayınları tarafından yayımlandı. Kotkin tarihe ‘Lenin’in Vasiyeti’ olarak geçen, Stalin’in genel sekreterlikten uzaklaştırılması tavsiyesini verdiği ünlü mektubun sahte olabileceğini iddia ediyor. Sadık Güleç devrim günlerini yazdı. Gerekli Kitaplar’ın ilk kitabı Lefter’i, yazarı Murat S. Dural’la konuştuk. Fenerbahçeliliği ve öyküleri kamuoyunca bilinen Dural, çalışma biçimini, Fenerbahçe’yi ve Lefter’i Soner Sert'e anlattı. Sosyolog Aksu Akçaoğlu’nun “Zarif ve Dinen Makbul” adlı çalışması İletişim Yayınları etiketiyle raflarda yerini aldı. Akçaoğlu, Ankara’nın Çukurambar mahallesinde gerçekleştirdiği yaklaşık bir sene süren etnografik çalışmasıyla “burjuva kültürüyle barışık muhafazakâr üst-orta sınıf beğenisi”nin ortaya çıkışının tarihsel ve sosyolojik analizini maharetle gerçekleştiriyor. Kerem Yılmaz inceledi. Gazeteci Tolga Şardan, Nâzım Hikmet’le ilgili bugüne kadar hiç ortaya çıkmayan devlet içerisindeki resmi yazışmaları “Komonist Masası”ndaki Nâzım Hikmet kitabında derledi. Serkan Alan, Tolga Şardan'la konuştu. Ahmet Bülent Erişti ve Emel Aksaç bu sayımıza katkıda bulunan diğer isimler oldu. Marifet iltifata tabidir. İyi okumalar!

Duvar Kitap Dergi sayı 44: Yazarların gözünden: Seksen yıl sonra İstanbul!
Doğan Kitap etiketiyle raflarda yerini alan “İstanbul 2099”, Kutlukhan Kutlu ve Aslı Tohumcu’nun öykü derlemelerinden oluşuyor. Kitapta öyküleri olan yazarlara tek bir soru sorduk: İstanbul’u bu denli ilgi çekici yapan meselenin sebebi sizce nedir? Soner Sert imzasıyla... Yusuf Mamay… Doksan altı yıllık ömrü boyunca, 236 bin 500 mısrayı kafasında gezdirdi durdu. Manas Destanı’nın şu an okuduğumuz Kırgız varyantı da onun dudaklarından dökülen kelimelerle oluşturuldu. Tabii Yusuf’un kayda geçmesine sebep olduğu tek şey Manas Destanı da değildi... Okan Çil, Mamay'ın hayatına yakından baktı. Rohat Alakom, Türk milliyetçiliğinin mimarı Ziya Gökalp’in Kürtler üzerine hiç bilinmeyen çalışmalarını ve onun kendi içinde yaşadığı iki kimlikli mücadelenin bilinmeyen evrelerini “Ziya Gökalp’in Büyük Çilesi Kürtler” kitabında aktarıyor. ‘Kürt Ziya’ ile ‘Türkçü Ziya’nın kendi içinde yaşadığı savaşı aktarması açısından “Ziya Gökalp’ın büyük Çilesi Kürtler” kitabı ender bir çalışma olarak sanırım en azından iki tarafın milliyetçilerinin ilgisini çekecektir. Sadık Güleç'in kaleminden... Tarihçi Emre Sencer’in kaleme aldığı “Ordu ve Millet- 1930’larda Almanya ve Türkiye’de Askerî Kültür” İletişim Yayınları etiketiyle raflarda yerini aldı. Almanya ve Türkiye üzerinden askerî kültürün ulusötesi karakteristiklerinin çözümlenmesini amaçlayan yazar, dönemin arşiv malzemelerini, askerî dergilerini birincil kaynak olarak kullanarak, Birinci Dünya Savaşı’nın asker cephesinden yansımalarını ve bunun sivil-asker ilişkileri üzerindeki dönüştürücü etkisini detaylı bir şekilde anlatıyor. Ceren Coşkun, ele aldı. Serkan Küçük bu sayımıza katkıda bulunan bir diğer isim oldu. Marifet iltifata tabidir. İyi okumalar!

DuvarDibi sayı 15: Gerilim
Gazete Duvar yayına başladığı günden bu yana sadece enformatik içeriği değil, o içeriklerin daha iyi anlaşılabilmesi için gerekli düşünsel, uzmanlığa dayalı içeriğin üretim ve sunumuna da önem vermeye gayret etti. İnternetin sağladığı hızlı enformasyon ve bilgi akışının yararlarının yanı sıra, bir müddet sonra baş edilmesi zor bir kargaşaya, en özetle aranan şeyin bulunmasını güçleştiren bir entropiye yol açmak gibi zararlı yönleri de olduğu malum. Bu güçlüğü aşabilmek için Duvar Kitap ile başladığımız derlemelere Duvar Dibi ile devam ediyoruz. Başlangıç itibarı ile Gazete Duvar’ın Forum sayfalarında kullanılan metinlerin bir derlemesinden oluşan dergimizin on beşinci sayısının başlığı ‘Gerilim' Kutlu Tuncel, Yektan Türkyılmaz, Faruk Loğoğlu, Cüneyt Akman, Bülent Küçük, Perihan Koca, Hasan Durkal, Ahmet Saymadi, Mustafa Kemal Coşkun, Mahmut Üstün, Dilaver Demirağ ise ‘Gerilim’ dosyamıza katkıda bulunan isimler. Her zaman dediğimiz gibi: Gayret bizden himmet okurdan… İyi okumalar.

Duvar Kitap Dergi sayı 43: Bir yetimin güncesi
Hatice Meryem'in kendine has 'bıçkın' bir dünyası var. Meryem, altı yılda tamamladığı Yetim ile bu kez yetimlik kavramının peşine düşüyor ve okurlarına, muazzam bir öykü sunuyor. Adalet Çavdar, 'çocukluk' dediğimiz o uzun yolculuğu ve Yetim'i kaleme aldı. Burcu Aktaş’ın son romanı ‘Vahşi Şeyler’ Doğan Egmont Yayıncılık etiketiyle raflarda yerini aldı. Vahşi Şeyler, bir haiku tadında. İlk cümlesini bir nefeste içinize çekersiniz, ikinci cümlesini içinizde tutarsınız ve üçüncü cümlesinde tüm nefesi dışarı bırakırsınız, hatta belki can verirsiniz ve bu sizi mutlu eder... Bedia Ceylan Güzelce imzasıyla... Tekinsiz gece kulüpleri, gecekondular, sado-mazoşist randevuevleri... Diane Arbus, fotoğraf üzerine yoğunlaşırken çalışmaları benzersiz, rahatsız edici bir tarzda gelişmeye başlar; korkuyu ve bilinmezi, maceracı yaratıcılığı için bir sıçrama tahtası olarak kullanır ve çektiği fotoğraflar ikonlaşır... Sinem Erenler'den Diane Arbus portresi! Honore De Balzac “Çalışanın Fizyolojisi”nde çalışanlar kadar, bürokrasiyi, kurumları, devleti de sorguluyor. Ortaya koyduğu sorunları biraz alaylı bir üslup ile irdeliyor ancak anlatılan yaşamsal bir yerde duruyor. Emek Erez'in kaleminden... Soner Sert ve Ayşen Güven bu sayımıza katkıda bulunan diğer isimler oldu. Marifet iltifata tabidir. İyi okumalar!

Duvar Kitap Dergi sayı 42: Sinemadan edebiyata: Bir Taşra Köpeği
Gazeteci-yazar Aydın Engin, bazı yazılarında kendisiyle, düşünceleriyle, önyargılarıyla hesaplaşıyor. Yoksul yolcular, zor hayatlar geçirip büyük badireler atlatmış yolcular, Turgut Özal hayranı küstah iş insanı ile uzun süren tartışma, arsızlık yapan Arap şeyhlerine karşı taksici dayanışması... Hele ki gariban bir Hintli ile yolculuk macerası var ki! Murat Sevinç anlatıyor... Senarist ve oyuncu Akın Aksu’nun ilk kitabı ‘Bir Taşra Köpeği’ okurlarla buluştu. Kitabın, Ahlat Ağacı filminin bazı kısımlarına ilham verdiğini söyleyen Aksu, şehrin içerisindeki taşrayı büyük bir titizlikle yansıttığı romanını Serkan Alan'a anlattı. Tarih akademisyeni Behrooz Moazami’nin kaleme aldığı İran’da Devlet, Din ve Devrim, Batılı ekolün kullandığı anlamıyla modernleşme ve klasik Weberci devlet tanımlarının yarattığı anlayışından farklı olarak, İran’ın kendine has dinamikleri olduğunu gözler önüne seriyor. Zeynep Gökçek Satık imzasıyla... Arzu Eylem’in iki öykü kitabının ardından ilk romanı “Çok Çağı” Nota Bene Yayınları etiketiyle okurlarla buluştu. Senem Dere, Eylem ile öykülerini ve bilim kurgu romanını konuştu. Soner Sert, 2007’den beri var olan “İzdiham Dergi”nin Genel Yayın Yönetmeni Bülent Parlak ile sohbet etti. Parlak, popüler kültür dergilerinden bahsederken, “...Gençlerin istediği yaşama en yakın mecralar haline geldi bu dergiler. Çünkü daha az siyaset, daha fazla hayal, daha fazla uzak durmak yer alıyor bu dergilerde” dedi. Marifet iltifata tabidir. İyi okumalar!

DuvarDibi sayı 14: Yol
Gazete Duvar yayına başladığı günden bu yana sadece enformatik içeriği değil, o içeriklerin daha iyi anlaşılabilmesi için gerekli düşünsel, uzmanlığa dayalı içeriğin üretim ve sunumuna da önem vermeye gayret etti. İnternetin sağladığı hızlı enformasyon ve bilgi akışının yararlarının yanı sıra, bir müddet sonra baş edilmesi zor bir kargaşaya, en özetle aranan şeyin bulunmasını güçleştiren bir entropiye yol açmak gibi zararlı yönleri de olduğu malum. Bu güçlüğü aşabilmek için Duvar Kitap ile başladığımız derlemelere Duvar Dibi ile devam ediyoruz. Başlangıç itibarı ile Gazete Duvar’ın Forum sayfalarında kullanılan metinlerin bir derlemesinden oluşan dergimizin on dördüncü sayısının başlığı ‘Yol’ Faruk Loğoğlu, Ahmet Yıldırım, Orhan Gazi Ertekin, Ali Rıza Arıcan, Özgür Elibol, Kutlu Tuncel, Tamer İlbuğa, Efe Beşler, Aziz Kocaimamoğlu, Hasan Kaya, Belgin Cengiz ise ‘Yol’ dosyamıza katkıda bulunan isimler. Her zaman dediğimiz gibi: Gayret bizden himmet okurdan… İyi okumalar.

Duvar Kitap Dergi özel sayı: Ayizi kadınları!
Ayizi Kitap, 2010 yılında İlknur Üstün, Aksu Bora ve Selma Acuner tarafından kuruldu. Bugün 63. kitabını yayımlayarak yayın hayatına son verdi. Ayizi Kitap, feminist hareketin, emeğin ve insan haklarının sanat dünyasındaki önemli mevzilerinden biri olarak Türkiye tarihine geçti. Duvar Kitap olarak, geride bıraktığımız 9 yılda yayımlanan onlarca kitap ve inatları için Ayizi Kitap’a teşekkür ediyor bu özel sayımızla selamlıyoruz. Marifet iltifata tabidir. İltifatlar Ayizi kadınlarına…

Duvar Kitap Dergi sayı 41: Baba-oğulun uzun yolu: Âşıklar Bayramı
Kendine has üslubuyla ciddi bir okur kitlesine sahip olan Kemal Varol, üç yıllık aranın ardından kaleme aldığı yeni romanı Âşıklar Bayramı'nda bir baba-oğul hikâyesini anlatıyor. Nida Dinçtürk, türkülerin, Abdalların ve kederin yoldaş olduğu metinde 'baba' figürünü inceledi. Paris Grand Kafe’den Yılmaz Güney’e: Üçüncü Sinema... Tüm dünyada yeni bir akım olan ve sinema tarihinde sıçrama yaratan bu dönemi Soner Sert kaleme aldı. Emeğin güvencesizleştirilmesi ve vasıfsızlaştırılması konuşulurken akademik dünya bundan azadeymiş gibi davranılır. Neden bu camia arasında kol kırılır da yen içinde kalır? Aslı Vatansever ve Meral Gezici Yalçın’ın hazırladığı, İletişim Yayınları’ndan çıkan “Ne Ders Olsa Veririz -Akademisyenin Vasıfsız İşçiye Dönüşümü” tam olarak bu soru ekseninde şekilleniyor. Filiz Gazi imzasıyla... Rober Haddeciyan’ın kaleme aldığı Tavan düşünceli, orta sınıftan iyi, makul ve sıradan bir adamın hikâyesini sunuyor. Onun ince tartısında ortalama mutlu ve fırtınasız bir hayatın incelikleri arasında bizi dolaştırıyor. Mehmet Fatih Uslu, inceledi. Dag Solstad’ın Yapı Kredi Yayınları tarafından, Banu Gürsaler Syvertsen çevirisi ile basılan, “Mahcubiyet ve Haysiyet” adlı kitabı birey ve toplum arasındaki derin çelişkiyi gözler önüne seriyor. Emek Erez, son zamanların en çok tartışılan yazarlarından Solstad'ı inceledi. Serkan Alan ve Emel Aksaç bu sayımıza katkıda bulunan diğer isim oldu. Marifet iltifata tabidir. İyi okumalar!

DuvarDibi: Hrant Dink
DuvarDibi Dergi Hrant Dink özel sayısıyla yayında...

Duvar Kitap Dergi sayı 40: 70'ler... Umudun ve özgürlüğün yılları
Peter Wollen’ın Metis Yayınları’ndan çıkan, 1968’te kaleme aldığı “Sinemada Göstergeler ve Anlam” kitabı hala güncelliğini koruyor. Bugün sinema estetiği ve göstergeler farklı anlamlar taşısa ve barındırsa da, sinema ve hayat üzerine tartışma yaratmaya çalışan bu kitabın değeri aynı kaldı. Soner Sert imzasıyla... Martin Cohen’in, Ayrıntı Yayınları tarafından, Selin Akkuytun ve Mustafa Yalçınkaya çevirisi ile basılan, “Felsefi Masallar” adlı kitap, pek çok felsefeciden biraz “alaycı” bir üslupla bahsederken, kafamızda epey soru oluşturuyor. Tüm bu soruların yanıtları Emek Erez’in yazısında... Hêvî LGBTİ Derneği’nin kolektif çalışması olan “Türkiye’den HIV Hikâyeleri (Ji Tirkiyê Çîrokên HIVê- HIV Stories From Turkey)”, önyargıların aksine HIV virüsünün tokalaşmakla, aynı masada yemek yemekle, aynı odada bulunmakla, aynı sandalyeyi kullanmakla (…) geçmediğini anlatıyor. HIV ile yaşayanların ve yakınlarının deneyimlerinin yer aldığı kitapta sosyal izolasyon gözler önüne seriliyor. Filiz Gazi, tüm bu yanlış bilinenler etrafında HIV hikâyelerine odaklanıyor. Derya Bengi’nin kaleme aldığı 70’li Yıllarda Türkiye: Sazlı Cazlı Sözlük – “Görecek günler var daha” Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı. Cem Erciyes, yazısında tarihe müzikle yolculuk yapıyor. Talât Sait Halman Çeviri Ödülü açıklandı. Ülker İnce, Gökhan Sarı, Sinan Ceylan ve Sevcan Şahin çeşitli kategorilerdeki ödüllere layık görüldüler. Enver Topaloğlu bu sayımıza katkıda bulunan diğer isim oldu. Marifet iltifata tabidir. İyi okumalar!

DuvarDibi sayı 13: Hafıza
Gazete Duvar yayına başladığı günden bu yana sadece enformatik içeriği değil, o içeriklerin daha iyi anlaşılabilmesi için gerekli düşünsel, uzmanlığa dayalı içeriğin üretim ve sunumuna da önem vermeye gayret etti. İnternetin sağladığı hızlı enformasyon ve bilgi akışının yararlarının yanı sıra, bir müddet sonra baş edilmesi zor bir kargaşaya, en özetle aranan şeyin bulunmasını güçleştiren bir entropiye yol açmak gibi zararlı yönleri de olduğu malum. Bu güçlüğü aşabilmek için başladığımız, Forum sayfalarında kullanılan metinlerin bir derlemesinden oluşan dergimizin on üçüncü sayısının başlığı ‘Hafıza’. Tezcan Karakuş Candan, Zerrin Kurtoğlu, Gözde Yılmaz, Hayri Demir, Sharo I. Garip, Oktay Candemir, Aras Aladağ, Muazzez Uslu Avcı, Korhan Gümüş, Özgün E. Bulut, İlayda Karabulut, Mahmut Üstün, Buket Türkmen, Elçin Aktoprak ise bu sayımıza katkıda bulunanlar. Her zaman dediğimiz gibi: Gayret bizden himmet okurdan… İyi okumalar.

Duvar Kitap Dergi sayı 39: Vedat Türkali'nin gözünden sinema
Türkiye'nin en önemli yazarlarından Sabahattin Ali'nin kitaplarının telifleri Ocak ayı itibariyle düştü. Yıllardır çeşitli edisyon ve baskılarla Yapı Kredi Yayınları tarafından okura sunulan kitaplar artık talep eden tüm yayınevleri tarafından telif ödemesi yapılmasızın basılabilecek. Hal böyle olunca yayınevlerinin tavrı da tartışmaların odağı oldu. Toplumcu gerçekçi bir yazar olan ve şaibeli bir şekilde hayatını kaybeden Sabahattin Ali'nin edebi mirasının nasıl korunması gerektiğine dair Kor Yayınları'yla konuştuk. Derya Kavak'ın sorularını yanıtlayan Onur Öztürk, "Toplumcu yazar evine döndü!" dedi. Türkiye tarihinin bir başka kıymetli ismi olan Vedat Türkali bu sayımızın baş konuğu oldu. Soner Sert, Türkali'nin sinema yazılarını ve dönemin tartışmalarını inceledi. Yazarın 'evi' yıllardır süregelen bir tartışmadır. Peki dünyada bu tartışmanın karşılığı nedir? Evin aile kurumuyla, bireyle ve toplumla olan ilişkisi edebiyatta kendisine nasıl bir karşılık buluyor? Emek Erez, Domenico Starnone'nin, Yüz Kitap tarafından yayımlanan Bağlar romanı üzerinden tüm bu soruların cevaplarına uzanan bir yol arıyor. Son on yılımıza baktığımızda Türkiye'de esen rüzgarın kalıcı bir hale büründüğünü söylemekte beis yok. Gün geçtikçe muhafazakârlaşan toplum, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'kaymak tabaka' söylemiyle artık sınırlarını da çizmeye başladı. Peki toplumu bu sınırları çizmeye iten sebepler neler? Filiz Gazi, Aksu Akçuoğlu'nun kaleme aldığı Zarif ve Dinen Makbul / Muhafakazâr Üst-Orta Sınıf Habitusu kitabı üzerinden üzerinden toplumsal değişimin dehlizlerine giriyor. Sefa Kaplan, Adalet Çavdar, Sena Özçırpıcı, Funda Cantek ve Hüseyin Bul bu sayımıza katkıda bulunan diğer isimler oldu. Marifet iltifata tabidir. İyi okumalar!