Depremzedeler tepkili: Duvarı çatlak evime ‘hasarsız’ dediler

Binalarda hasar tespit çalışmaları, depremzedelerle uzmanları karşı karşıya getiriyor. Hasarlı binasına ‘hasarsız’ raporu verildiğini söyleyenler, evlere girmekten korktuğunu belirtiyor.

Google Haberlere Abone ol

Fatma Keber

URFA - Maraş merkezli depremler sonrası insani yardım faaliyetleri devam ederken, binalarda hasar tespit çalışmaları da başladı.

Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı koordinesinde uzmanlar tarafından yürütülen tespit çalışmaları pek çok tartışmayı da beraberinde getirdi. Bazı depremzedeler, binasının ağır hasarlı olmasına rağmen ‘az hasarlı’ diye kaydedildiğini iddia ediyor.

Konuyla ilgili İMO Ankara Şube Sekreteri Mahir Kaygusuz asıl problemin, e-Devlet sisteminde yer alan kategorilerle sahada çalışan uzmanların aldığı eğitimlerin uyuşmaması olduğunu ifade ediyor.

‘BİNANIN DURUMU KORKUTUCU’

Depremden etkilenen 11 ilde başlayan hasar tespit çalışmaları, depremzedeler ile sahada tespit çalışması yapan uzmanları karşı karşıya getiriyor. Tartışmaların odağında ise evleri depremde zarar görenlerin, hasar tespit raporuna itiraz etmesi yer alıyor.

Urfa’nın depremden en fazla hasar alan ilçelerinden olan Haliliye ilçesinin Devteşti Mahallesi’nde de benzer sorunlar yaşanıyor. Çoğu depremzede, ‘az hasarlı’ raporu verilen binalarının ciddi hasarlı olduğunu öne sürerek yeniden kontrol talep ediyor.

Devteşti Mahallesi’nde ikamet eden Zeliha Çakmak, binadaki hasar durumunun kendilerini korkuttuğunu söyledi. Çakmak, binanın dış kolonunda çatlak olduğunu, duvarlarının arka tarafa doğru yattığını, zemin katlardan ses geldiğini, binanın sallandığını belirterek, kendisinin ve üç çocuğunun can güvenliğinden endişe ettiğini belirtti. Gidecek bir yeri olmadığını sözlerine ekleyen Çakmak, “En azından binanın sağlam olduğu yönünde tekrar ve detaylı inceleme yapılırsa evimizde daha rahat otururuz. Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü ekiplerinin yeniden binada kontrol yapmasını istiyoruz” dedi.

‘YETKİLİLER GELİP TEKRAR KONTROL ETSİN’

Fırıncı olan Ali E. ise yapılan kontrolden memnun olmadığını anlatıyor: “Aramamıza rağmen gelip bakmıyorlar. Sesler geliyor gibi hissediyoruz. İlk başka evimde pek çatlak yoktu ama birkaç gün içinde çatlaklar oluştu. Kolon mu, değil mi bilmiyoruz. Sabahtan akşama kadar fırında ekmek yapıyorum.  Akşam da gidip sabaha kadar çocuklarımı bekliyor uyuyorlar diye. Apartmanın önünde nöbetleşe uyuyoruz, yetkililer lütfen gelip tekrar kontrol etsinler.”

‘HER NE KADAR ‘HASARSIZ’ YAZSALAR DA BİZ TEDİRGİNİZ’

Dilan A. da oturdukları binanın çatlak olmasına rağmen ‘hasarsız’ olarak raporlandığını söyledi. Dilan A., “Benim odamdaki duvar öne doğru gelmiş durumda. Evin her yerinde çatlaklar var. ‘Hasarsız’ diye yazılması bizi tedirgin ediyor. Şu an sokaktayız. Her ne kadar ‘hasarsız’ yazsalar da biz tedirginiz. Nereye başvurup çağıracağımız yetkilileri, onu da bilmiyoruz. Gerçekten zor durumdayız. Hava soğuk, çadırımız da yok. Allah sonumuzu hayır etsin” diye konuştu.

EVLERİN BİR KISIMLARINDA BAYAĞI ÇATLAKLIKLAR VAR

Güler K. de evinin e-Devlet’te hasarsız olarak göründüğünü ama ciddi çatlakları olduğunu dile getirdi. Güler K., şunları söyledi: “Evimizde bir sürü çatlak var. Buraya tekrar bakılmasını istiyoruz. Çok endişeliyiz ve tedirginiz. Bakmaya gelen kişileri görmedik. Görsek, sorardık ve bu haldeki binanın nasıl ‘hasarsız’ olarak kayda geçtiğini öğrenirdik.”

5 KATEGORİDE DEĞERLENDİRME YAPILIYOR

 İMO Ankara Şube Sekreteri Mahir Kaygusuz, hasar tespit çalışmalarının yöntemiyle ilgili bilgi verdi. Bu incelemenin gözle yapıldığını ve bunun sıkıntılı bir durum olmadığını ifade eden Kaygusuz, kafa karışıklığının e-Devlet’te yapılan tarifler nedeniyle oluştuğunu dile getirdi.

hasartespit.csb.gov.tr adresinden adres bilgileri girildiğinde binanın hangi kategoride olduğu görülebiliyor. Kaygusuz’un bahsettiği kategoriler, sayfanın en altında bilgi olarak yer alıyor. Buna göre, hasarsız binalar, az hasarlı binalar, orta hasarlı binalar, ağır hasarlı binalar ve acil yıkılacak binalar kategorileri bulunuyor.

Sitede konuyla ilgili yer alan bilgiler şöyle:

Hasarsız binalar: Deprem nedeniyle herhangi bir hasar meydana gelmeyen binadır. (Depremden önce oluşan binadaki hasarlar ve kusurlar değerlendirilmez.) Binanın kullanılmasında bir sakınca yoktur.

Az Hasarlı Binalar: Deprem nedeniyle binanın boyasında, sıvalarında ve duvarlarında oluşan ince çatlaklar ile duvarlardan düşen sıvaların olduğu binalardır. (Depremden önce oluşan binadaki hasarlar ve kusurlar değerlendirilmez.) Binanın kullanılmasında bir sakınca yoktur.

Orta Hasarlı Binalar: Deprem nedeniyle binanın duvarlarındaki yarıklar ile taşıyıcı elemanlardaki ince çatlakların olduğu binalardır. Depremden önce oluşan binadaki hasarlar ve kusurlar değerlendirilmez. ‘Orta’ hasarlı yapıda taşıma gücündeki azalma giderilmeden (yapı onarılmadan) ya da güçlendirilmeden yapı kullanılmamalıdır. Eşyaların tahliyesi gerçekleştirilebilir.

Ağır Hasarlı Binalar: Deprem nedeniyle binanın taşıyıcı elemanlarındaki geniş ve yaygın kesme kırılmalarının/ayrılmaların olduğu binalardır. ‘Ağır’ hasarlı yapıların onarılmaz taşıma gücü kaybı ve geri (dayanım ve ekonomik açısından) alınamaz hasarları olan binalar olarak tanımlanır.

Acil Yıkılacak Binalar: Deprem nedeniyle binanın taşıyıcı elamanlarının büyük oranda kalıcı yer değiştirerek kısmen veya tamamen yıkıldığı binalardır. Hiçbir şekilde kullanılması mümkün olmayan bu binaların içine girilemez ve eşyaların tahliyesi gerçekleştirilemez.

‘UZMANLARIN EĞİTİMİ İLE E-DEVLET KATEGORİLERİ UYUŞMUYOR’

Kaygusuz, bu tanımlar yapılırken binadaki taşıyıcı unsurlara bakılmadığını belirtti. Kaygusuz, sahada çalışan uzmanların çalışmasının ise e-Devlet ile aynı olmadığını anlattı: “Çünkü sahaya çıkan her arkadaş AFAD tarafından belirlenen ve bizim de uyguladığımız bir eğitime tabi tutuluyor. Bu eğitimde de taşıyıcı olmayan unsurlarla ilgili herhangi bir değerlendirme yok. Biz de sahaya gitti gördük. Örneğin; duvarları yıkılmış bir ev var ama taşıyıcı sisteminde hiçbir şey yok. Dolayısıyla uzmanlar bu binaya tabi oldukları eğitimden baktıklarında ‘hasarsız’ diyebilirler. ‘Az hasarlı’ demesi için betonarme bir yapı ise taşıyıcı sistemde bir çatlak gözlemlemesi gerekiyor. Kendi aldıkları eğitim açısından doğru yapıyorlar fakat e-Devlet ile olan uyumsuzluk nedeniyle vatandaşla karşı karşıya gelebiliyorlar.”

E-Devlet’teki kategorilerin neye göre hazırlandığını bilmediğini ifade eden Kaygusuz, sahada hızlı olabilmesi için gözle bir ön değerlendirme yapılması gerektiğini kaydetti. Kaygusuz’un işaret ettiği bir diğer nokta da bunun bir ön değerlendirme olduğu…

‘ŞU AN YAPILAN SADECE HIZLI BİR ÖN DEĞERLENDİRME’

Ön değerlendirme sonrası orta ve ağır hasarlı olarak raporlanan yapıların yeniden kontrolünün sağlanması gerektiğini söyleyen Kaygusuz, süreçle ilgili şu bilgileri verdi: “Bu çalışmalar sonrası bizim şuna karar vermemiz gerekecek; ağır ve orta hasarlı binalar güçlendirmeye uygun mu değil mi? Güçlendirmenin mümkün olduğu yerlerde bu yöntemin uygulandığı, olmadığı yerlerde de yıkım kararının verildiği bir çalışma bu. Şu an yapılan sadece hızlı bir ön değerlendirme.”

Sosyal medyada bina hasar tespiti yapan bazı uzmanların videoları yer alıyor. Söz konusu videolarda, uzmanların elinde çekiç ile binanın dışına vurarak ve iç yapısına bakarak değerlendirme yaptığı görülüyor. Kaygusuz bu yönteme hangi aşamada ihtiyaç olduğunu şöyle açıkladı: “Bu şunun için yapılıyor; binada bir çatlak görüyorsunuz ve genelde çekme çatlaklar çapraz olarak ilerliyor. Bizim taşıyıcı sistemimizin üstünde bir sıva tabakası var. Biz bu çatlağın sıva tabakasında mı, duvarda mı, yoksa taşıyıcıda mı olduğunu tespit etmeliyiz. Bunu anlamak için de çekiçle taşıyıcı sistemin yüzeyini açmak zorundayız.”