Çin'deki protestolar Avrupa basınında: 'Bataklığa saplandılar'

Avrupa basını, Pekin'in 'sıfır Covid' politikasına karşı düzenlenen protestolara yer verdi. Corriere della Sera’da, "Kendi elleriyle yarattıkları sosyal kriz bataklığına saplandılar" denildi.

Google Haberlere Abone ol

Övgü Pınar

ROMA - Çin’de, hükümetin Covid-19 kısıtlamalarına karşı düzenlenen protestolar Avrupa’nın önde gelen iki haftalık dergisinin kapağındaydı. Çin’in 'sıfır Covid' politikası, bunun etkileri ve Şi Cinping yönetiminin karşı karşıya olduğu kriz kıta basınında, 'Tiananmen' benzetmeleri ve demokrasi-otokratik rejim karşılaştırmalarıyla yer buldu.

İngiltere merkezli The Economist dergisinin 3-9 Aralık tarihli sayısı ‘’Çin’in Covid başarısızlığı’’ kapağıyla çıktı. ‘’Şi Cinping'in sıfır Covid politikası bir sağlık krizini siyasi krize dönüştürdü’’ denilen dergide şu ifadelere yer verildi: ‘’Protestolar ve artan vakalar, Şi’nin kitlesel tecritler ile kitlesel enfeksiyon arasında gidip gelmek zorunda kalacağı ve sonuçta muhtemelen her ikisiyle karşılaşacağı anlamına geliyor. Gelecek aylar, 2012'de iktidara gelmesinden bu yana iktidarına yönelik en büyük tehdidi ve 1989'da Tiananmen Meydanı çevresindeki protestolardan bu yana Komünist Parti'nin otoritesine yönelik en büyük tehdidi teşkil edecek.’’

Çin’in karşı karşıya olduğu siyasi ve ekonomik çalkantıları kavramak için öncelikle bu ülkede salgınla ilgili yapılan hataları göz önünde bulundurmak gerektiğini yazan The Economist, bu sorunlar arasında ‘kibir’ unsurunu da saydı: ‘’Sıfır Covid politikası, milyonlarca Çinlinin hayatını kurtararak çarpıcı bir başarı olarak başladı. Başlangıçta, daha az hastalık aynı zamanda daha az ekonomik zarar anlamına geliyordu… Devlet medyası aylarca bunun, toplu ölümlerden sorumlu olan yozlaşmış Batılı politikacıların aksine Bay Şi ve partisinin yetkin ve insancıl olduğunu kanıtladığını ilan ediyordu. Bu sözler şimdi küle dönüştü.’’

BATI KAOSUNA ÜSTÜNLÜK İDDİASI

Batılı 'demokrasi-otoriter rejim' kıyaslaması İtalyan Corriere della Sera’da da vurgu yapılan bir unsur oldu. 28 Kasım tarihli ‘’Hatalar ve protestolar; Covid Çin’i sallıyor’’ başlıklı yazıda şu ifadeler yer aldı: ‘’Çin'de parti devleti çökmüyor. Ancak Şi Cinping ve teknokrat yoldaşları, otoriter ve baskıcı modelin 'Batı kaosuna' üstünlüğünü göstermek için Covid-19'u ülke topraklarından silmek gibi imkansız bir hayalin peşinden koşarak, kendi elleriyle yarattıkları bir ekonomik ve sosyal kriz bataklığına saplandılar."

Gazete, Çin yönetiminin 'uygulaması imkansız Covid politikaları ve baskı aracı haline gelen bir sağlık gözetim sistemi kurmak için muazzam fonlar harcadığını' savundu ve şöyle devam etti: ‘’Pekin, sağlık kısıtlamaları kafesinden çıkmak için bir strateji oluşturmaksızın çok fazla zaman ve çok fazla kaynak harcadı. Şu anda enfeksiyonlar günde yaklaşık 40 bin ile sınırlı. Ancak Çin, Batılı aşılardan daha az etkili ve daha az yaygın aşılarıyla, daha hazırlıksız hastaneleriyle şimdi yeniden açılırsa, önümüzdeki altı ayda 363 milyon enfeksiyon ve 620 bin ölüm olabilir. Tecritler nedeniyle üç yıl acı çektikten sonra Şi bile, parti devletinin Batı demokrasilerinden daha kötü çalıştığını kabul ederek Çinlilere başarısızlığın vahametini açıklayamaz.’’

BOŞ KAĞIT SEMBOLÜ

Çin’deki protestoları bu haftaki kapağına taşıyan bir diğer dergi de Alman Der Spiegel oldu. Der Spiegel’in 3 Aralık sayısının kapağında elinde boş kağıtla protestolara katılan bir Çinlinin fotoğrafı ‘’Özgürlük virüsü’’ başlığıyla yer aldı. Sıfır Covid ideolojisinin başarısızlığa uğradığını yazan dergi, binlerce Çinlinin katıldığı gösterilerin önce sıfır Covid politikasına karşı başladığını ardından özgürlük talebine dönüştüğünü, beyaz kağıtların sembol haline geldiğini vurguladı.

Boş kağıtlı özgürlük talebi İngiliz Financial Times gazetesinin de üzerinde durduğu bir husustu. FT, ‘’Çin Komünist Partisi son yıllarda çok daha büyük gösterilerle, özellikle de 2019'da Hong Kong'da milyonlarca insanı sokaklara döken demokrasi yanlısı kitlesel protestolarla mücadele etmek zorunda kaldı’’ derken, öte yandan ulusal kapsamı ve parti otoritesine doğrudan meydan okuması açısından, sıfır Covid politikasına karşı hareketin ‘1989 Tiananmen Meydanı protestolarından bu yana benzerinin görülmediğini’ belirtti.

Şanghay’da göstericilerin açıkça parti ve Şi'nin 'görevden çekilmesi' için slogan attığını vurgulayan gazetede, "Bazı protestocular sansürü sembolize etmek için boş kağıt parçaları tutuyordu — bu Hong Kong'daki demokrasi yanlısı aktivistler tarafından da kullanılan bir jestti. Bazıları ise Çin kültüründe yasın sembolü olan beyaz çiçekler taşıyordu’’ ifadelerine yer verildi. 

Günler süren gösterilerin ardından hükümetin Covid önlemlerinde gevşemeye gitme sinyalleri vermesi ancak bunu yaparken gösterilere atıfta bulunulmaması da dikkat çekti. İspanyol El Mundo gazetesinin 1 Aralık tarihli makalesinde ‘’Hükümet, protestocuları dinlediğinin işaretlerini vermeye başladı’’ denildi: ‘’Sıfır Covid politikasına karşı ülke geneline yayılan seferberlik meyvelerini vermeye başladı. Hükümet yetkilileri ve devlet medyası, protestolara atıfta bulunmamayı sürdürseler de, bazı blokajların kaldırılmasıyla göstericilerin taleplerine göz kırparak fatalist yaklaşımda hafif bir yön değişikliğine gidiyor.’’

Etiketler Çin Covid protesto