CHP, Turizmi Teşvik Kanunu'nun bazı maddelerinin iptali için AYM'ye başvurdu

Dilekçeyi AYM'ye sunan CHP'li Altay, "Genel Başkanımızın sözlerini iletmek istiyorum: Öncelikle şunu herkes bilsin, yanan ormanlara eğer bir kazma dahi vurursanız gök kubbeyi başınıza yıkacağız" dedi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), muhalefetin tepkilerine neden olan 7334 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. Turizmi Teşvik Kanunu’nun 15 maddesinin iptali istemiyle AYM’ye başvuru yapan CHP, başvuru dilekçesinin tesliminin ardından yüksek mahkeme önünde basın açıklaması yaptı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, başvuru dilekçesinde yer alan iptal istemine ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

YANAN ORMANLARA BİR KAZMA DAHİ VURURSANIZ GÖK KUBBEYİ BAŞINIZA YIKACAĞIZ: "Çok uyardık ama ısrarla Anayasa’ya aykırı iş yapmaya devam etmekte kararlı görünüyorlar. Türkiye, temmuz, ağustos ayında yangınlarla, sellerle bir felaket yaşadı; AK Parti de ikinci felaketi halkın ve turizmcilerin sorunlarını bir kenara bırakarak talan ve rant uygulamasına karanlıkla devam ermekte gösterdi. Öncelikle Türkiye, hükümet, Kültür Bakanlığı bilsin ki; Muğla ve Antalya’da yanan ormanlara bir kazma dahi vurursanız gök kubbeyi başınıza yıkacağız. Size o alanı dar edeceğiz. Temmuz ayının 18’inde ormanların, meraların ve kıyıların yağmalanmasına yasal zemin hazırlayan bir kanun teklifi TBMM’de yasalaştı. Bu teklifin adı; Turizm Teşvik Kanunu olmasına rağmen ormanlar, meralar ve kıyılar, tek adamın inisiyatifine terk edildi. AYM’ye sık sık gelmemizin sebebi AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın hukuka küçümseyen ve aşağılayan tavrıdır.

15 MADDESİNE İTİRAZ ETTİK: Turizmi Teşvik Kanunu, 26 maddeden oluşuyor. Biz bu kanunun 15 maddesini Yüksek Mahkeme’ye bugün taşıdık ve teslim ettik. Bu kanunda turizmi teşvik yok; ormanları, kıyıları ve meraları tek adama devir var. Özellikle kıyılarda ve turizm bölgelerinde yerel yönetimlerin yetkilerini saraya devretme var. Mesela, “Kültür Turizm Koruma, Geliştirme bölgelerinin yer ve sınırları Cumhurbaşkanlığı tarafından belirlenecek” diyor. Turizm merkezleri tanımına orman vasfına sahip araziler eklendi. Yani bütün ormanlarımızı rant kapısı gören bir yaklaşım var. Merkezi idare işi gücü bıraktı; kıyılardaki şezlong ve çadırla uğraşacak. Kıyılarda belediyelerimizin turizmle ilgili bütün denetim ve uygulama yetkileri Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devrediliyor. Meraları hayvancılığa kapatıp turizme açacak ve ormanları doğal hayattan koparacak.

KABOTAJ KANUNU’NU RAFA KALDIRIYORUZ: Kültür turizm, koruma ve geliştirme bölgelerinin planlarını yapma, tadil etme yetkisi de Kültür ve Turizm Bakanlığı’na veriliyor. Yani kıyı bandındaki bütün belediyelerimizin bu bölgelerde plan yapma, tadil etme yetkisi de Cumhurbaşkanının şahsına devrediliyor. Cumhurbaşkanı da beşli çeteye veya başka müteahhitlere kıyıları peşkeş çekecek. “Kültür turizm, koruma ve geliştirme bölgesinin tamamını veya bir alt bölgesini tek bir yatırımcıya tahsis etme” yetkisi veriyor bu kanun. Cumhurbaşkanı dilerse Saroz Körfezi'nin tamamını ya da bir alt bölümünü bir tüzel kişiliğe kullanım amaçlı devredilebilecek. Yine, “Yabancı bayraklı ticari büyük yatlara Türk karasularında ticaret imtiyazı” verilecek. Yani Kabotaj Kanunu’nu rafa kaldırıyoruz. Bu tam anlamıyla kuruluşa ve kurtuluşa bir ihanettir. Yaptırımlar bölümünde para cezasını kim belirleyecek, kim uygulayacak Kültür ve Turizm Bakanı tayin edecek.

HIZLI KARAR ALINMASINI TALEP EDİYORUZ: Özetle “Cumhuriyetin Nitelikleri” başlıklı 2’inci maddeye, “Devletin Temel Amaç ve Görevleri” başlıklı 5’inci maddeye, “Egemenlik” başlıklı 6’ıncı maddeye, “Yasama Yetkisi” başlıklı 7’inci maddeye, “Temel Hak ve Hürriyetlerin Sınırlandırılması” başlıklı 13’üncü maddeye, “Mülkiyet Hakkı” başlıklı 35’inci maddeye, “Hak Arama Hürriyetleri” başlıklı 36’ncı maddeye, “Suç ve Cezalara İlişkin Esaslar” başlıklı 38’inci maddeye, “Kıyılardan Yararlanma” başlıklı 43’üncü maddeye, “Toprak Mülkiyeti” başlıklı 44’üncü maddeye, “Çalışma ve Sözleşme Hürriyeti” başlıklı 48’inci maddeye, “Sağlık Hizmetleri ve Çevrenin Korunması” başlıklı 56’ıncı maddeye, “Tarih, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Korunması” başlıklı 63’üncü maddeye, “Kamu Hizmetlerine Girme Hakkı” başlıklı 70’inci maddeye, “Vergi Ödevi” başlıklı 73’üncü maddeye, “Anayasa Mahkemesi Kararları” başlıklı 153’üncü maddeye, “Ormanların Korunması ve Geliştirilmesi” başlıklı 169’uncu maddeye, “Orman Köylüsünün Korunması” başlıklı 170’inci maddelere ve Anayasaya aykırılığı sebebiyle başvurumuzu yaptık. Bu çok hassas konuda hızlı bir karar alınmasını talep ediyorum." (DUVAR)