Ceza içinde ceza: Taylan Turunç'un tahliyesine 5. kez engel olundu

Son yıllarda pek çok hükümlünün çeşitli gerekçelerle tahliye edilmemesi gündem oluyor. Bunlardan biri olan Taylan Turunç'un infazı, Aralık 2023'te tamamlanmasına rağmen 5. kez ertelendi.

Fotoğraf: Arşiv
Google Haberlere Abone ol

DERSİM - 2021 yılından bu yana İdare ve Gözlem Kurulları’nın kararları ile binlerce hükümlünün tahliyesi çeşitli gerekçelerle erteleniyor. İnsan hakları örgütleri tahliye ertelemeye yol açan düzenlemenin iptali için yetkililere seslenirken kurul, yeni kararlar vermeye devam ediyor.

Taylan Turunç söz konusu kararlar ile tahliyesi beşinci kere engellenen politik hükümlülerden biri.

Taylan Turunç, babası Cemil Turunç ile birlikte.

'YAŞADIĞIMIZ ŞEY BİR ADALETSİZLİK POLİTİKASI'

Dokuz yıldır Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Hapishanesi’nde bulunan Turunç’un infaz süresi, Aralık 2023 tarihinde tamamlandı. Ancak Turunç bugüne kadar bir dizi tahliye erteleme kararı ile cezaevinde tutulmaya devam ediliyor. ‘Kurula çıkmadı’, ‘dışarı çıktığında örgüt faaliyetlerine devam edebilir’ gerekçelerinin ardından son olarak 2024 Aralık ayında yine aynı gerekçelerle Turunç’un cezası altı ay daha uzatıldı.

Taylan Turunç’un babası Cemil Turunç, yaşadıklarının bir adaletsizlik politikası olduğunu söyledi. Turunç hapishanelerdeki keyfi uygulamaların sona ermesi talebinde bulunarak şunları dile getirdi: “İçeride Taylanlar var, sadece oğlumuz Taylan yok. Yaşadığımız hak gaspı birçok insanın da hak gaspı. Adaletsizlik bu ülkenin kanayan yarası ve adalet olmadığı zaman her insanın canı yanıyor. Bizim de canımız yanıyor. Sadece politik insanların tahliyesi haksız şekilde sürekli erteleniyor. Çünkü Sivas'ta insanları yakanların bir kısmı yaşlı diye özel affa tabi tutuldu. Ama içeride o görüşün tam karşısında olan insanlar, yaşlı ve çok ağır hasta olmasına rağmen bırakılmıyor. Taylan'ı ve bizi mutlu eden şey, kendisinin neşesi ve kırılganlık yaşamaması. Buradan tekrar dile getirmek istiyoruz, hukuksuz uygulamalar sona ermelidir.”

İnsan Hakları Derneği (İHD) MYK üyesi Nuray Çevirmen

‘HÜKÜMLÜLER YENİDEN YARGILANIP CEZALANDIRILIYOR’

İnsan Hakları Derneği (İHD) MYK üyesi Nuray Çevirmen, kurulun hukuken tanımlanamayan bir hakkı kendinde gördüğüne dikkat çekti. “Belirtilen bu gerekçelerin hukuk devleti iddiasında bulunan herhangi bir ülkede bir kişiye dışarıda ceza verilmesi imkansızken Türkiye’de mahpuslar açısından cezalandırma gerekçesi yapılabiliyor” diyen Çevirmen şöyle devam etti: 

“29/12/2020 tarihinde 31349 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 'Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirmesine Dair Yönetmelik' oluşturulan kurullarla 3, 6, 9 ve 1 yıllık aylık periyotlarda mahpusun iyi halli olup olmadığını değerlendiriyor. Mahpusların koşullu salıverilme hakları gasp ediliyor. İnfazlarının tamamını yatıp çıkan mahpuslar var. Mahpuslara düşüncelerini açıklama zorunluluğu getiriliyor, mahpusların iyi halli olup olmadığına karar verirken soyut ve sübjektif yorumlarda bulunuyor, siyasi mahpuslardan da pişman olduklarına dair beyan isteniyor. Bu şekilde binlerce mahpusun tahliyesi engellendiğinden hem mahpusun umut etme hakkı ortadan kalkıyor hem de kendisini bekleyen aileler de cezalandırılıyor.”

‘TAMAMEN KEYFİYETÇİ BİR YAKLAŞIM HAKİM KILINMIŞ DURUMDA’

Tahliye ertelemelerinde ilginç gerekçelere rastlamak mümkün. Çevirmen’in verdiği bilgiye göre, bir hükümlünün tahliyesi “Genel ve kısmi aramalarda sayımlarda idare ve kurum personelinin çalışmalarına zorluk çıkarmamış olsa da kolaylaştırmaya yönelik gayreti de olmamıştır” denilerek ertelenmiş.

Çevirmen bazı tahliye erteleme gerekçelerini şu şekilde örneklendirdi: “Hapishane imamına çıkmadığı için tahliyesi ertelenenler oldu. Bir mahpus Sünni din adamı ile görüşmek istememiş, görüşülecekse de kendi inancına uygun Alevi Dedesi ile görüşmek istediğini ifade etmiş ancak hem bu talebi karşılanmadı hem de bu gerekçe ile tahliyesi ertelendi. Elektik ve suyu tasarruflu kullanıp kullanmamak, kütüphaneden kitap almamak, psikoloğa çıkmamak gibi hukuken geçersiz ve soyut gerekçeler öne sürülerek mahpusların tahliyelerine engel olunmaktadır. Kütüphaneden alınan kitaplar ceza konusu yapılmakta. Mahpusların geçmişte kalan disiplin cezaları da gerekçe gösterilerek mahpusların iyi hal puanları düşülüyor. Tahliye tarihleri gelen mahpusların da o zaman kadar iyi hal puanları yüksek iken herhangi bir sorun yaşamamalarına rağmen düşürülüyor.”