Canlarını kurtaranlar, riske rağmen yeniden enkaza giriyor

Felaketten kurtulup çevre köylerdeki yakınlarının yanlarına sığınanlar, depremin 14. gününde enkaza dönmüş evlerinin başına dönerek risklere rağmen değerli eşyalarını bulmaya çalışıyor.

Google Haberlere Abone ol

Sadık Güleç - Ferhat Yaşar

HATAY - Depremin vurduğu Hatay’da arama kurtarma çalışmaları tamamen durdu. Çevre köy ve illerdeki yakınlarının yanına giden çok sayıda depremzede enkaz altındaki eşyalarını çıkartabilmek ümidiyle kent merkezine döndü. 

Depremin 14’üncü gününde büyük yıkımın olduğu Hatay kent merkezindeki sokakları dolaştık. Armutlu Mahallesi’nde yüzlerce bina yıkık veya ağır hasarlı. Bazı binaların birinci ve ikinci katları çökmüş, üst katları olduğu gibi duruyor. Böylece altı katlı olan bina, dört kata düşmüş. Bu nedenle çok sayıda kişi enkazın altında kaldı. Merdivenler çöktüğü için üst katlarda oturanlar camlardan sarktıkları çarşaflara tutunarak çıktı. Bazıları da komşuların getirip duvara yasladıkları merdivenler sayesinde dışarı çıkabildi. 

Semir Yiğit.

Gezdiğimiz sokaklarda çok sayıda depremzedenin enkaz başlarında beklediğini gördük. Bazıları hasar tespit komisyonunun gelip binaları kontrol etmesini bekliyor. Tüm uyarılara rağmen hasarlı olan evlerinden eşyalarını çıkaranlar da var. Semir Yiğit, depremin olduğu gün ailesini alıp Samandağ’daki köylerde yaşayan akrabalarının yanına gitti. Semir 14 gün sonra, kolonları ve duvarları çatlayan evinden çıkarabildiği eşyalarını köye götürmeye çalışıyor. Semir’e göre büyük bir yığılmanın olduğu köylere yardım hiç gitmiyor. Semir, köylere tahıl ve un gönderilmesini istiyor. 

Hasan Altın.

ENKAZDA İLAÇLARINI ÇIKARMAK İÇİN SAATLERCE UĞRAŞTI

Tamamen yıkılmış, çatlamış, yamulmuş, birbirine yaslanmış haldeki binaların arasında sokakları dolaşmaya devam ediyoruz. Söğütlü Sokak'ta enkaz halindeki toz duman içindeki bir binadan çıplak elleriyle ilaçlarını çıkarmaya çalışan Hasan Altın’a rastladık. Elleri titreyen Altın, kan ter içinde enkazda küçük bir delik açmış. Buradan çıkardığı iki poşeti bize gösterirken, “Psikiyatri ilaçlarım. Benim için çok önemli. Şimdi gidiyoruz, üç tane veriyorlar. Sürekli dört kilometre git gel yapamıyoruz. En azından kafam rahat oluyor. Biraz yoruldum ama sorun değil” diyor.

Süleyman Vahap.

ÖLÜ KOKAN SOKAKLAR, KIRILMAYAN AYNA

Timur Caddesi’nde ilerlerken, evinin içinde depreme rağmen kırılmayan büyük bir aynayı arabasına yükleyen Süleyman Vahap’la karşılaştık. Vahap, deprem gecesi Erzin’de çalışıyordu. Depremin olduğu sırada ailesini arayan Vahap, aynı gün arabaya atlayıp mahalleye gelmiş. Vahap ailesinin kaldığı binanın yıkılmadığını ancak komşu binaların yıkıldığını göstererek kendi imkanlarıyla dört kişiyi enkazdan çıkardığını anlatıyor. Vahap, şimdi her an yıkılacakmış gibi duran binasının içinden eşyalarını çıkarıp akrabalarının yanına, Yeşil Pınar köyüne götürüyor. Bu sırada burnumuza ağır bir koku geliyor. Vahap’ın babası, cebinden üç tane maske çıkarıp bize uzatırken, “Az önce bir komşumuz ölü olarak çıkarıldı. Onun kokusu. Çok ağır. Burası hep ölüler kokuyor” ifadelerini kullanıyor.

Üçüncü kattaki daire, depremden sonra birinci kat seviyesine inmiş.

Vahap’ın evinin hemen çaprazında bir kadın ile oğlunun, birinci ve ikinci katı çöken, üçüncü katı ise birinci kat gibi duran bir binaya merdiven dayadıklarını ve eşyalarını çıkardıklarını fark ettik. Baba Ahmet, merdivenden düştüğü için ayağından sakatlanmış. Bu nedenle dışardan duvara dayadığı merdiveni tutuyor. Oğlu ve eşi ise evin içinden çıkarabildikleri eşyalarını arabaya yüklüyor. Onlar da köye akrabalarının yanına taşınmış, günlerdir orada yaşıyor.

Hikmet Beyazgül.

14 GÜN SONRA KİMLİK VE KREDİ KARTLARINI BULMAK İÇİN GERİ DÖNDÜ

Yıkıntıların arasında dar sokaklarda yürümeye devam ederken, büyük bir enkazın üzerindeki Hikmet Beyazgül’ü gördük. Deprem gecesi Hikmet, eşi ve bir çocuğu evdeydi. Beyazgül ailesi, binanın üçüncü katında kuzeye bakan cephede kalıyordu. Ancak depremde bina tam tersi yöne güneye doğru yattı. Bu nedenle Beyazgül ailesi enkazın üzerine denk geldi. Hikmet, ayağıyla duvarı itince çıkabildiğini fark etti. Kendini dışarı atan Hikmet, hemen yanında yatan ve yatak ile duvarın arasına sıkışan karısını çıkardı. Hikmet daha sonra sesini duyduğu kızını, çöken odasının molozları arasından kurtardı.  Daha sonra komşularına da yardım eden Hikmet, çok sayıda kişinin enkazdan çıkarılmasına yardım etti. Ancak binanın güney cephesine bakan dairelerinden sağ çıkan olmadı. Hikmet, şimdi de enkazın başında, bir zamanlar odasının bulunduğu yıkıntıların arasında kimlik kartlarını ve kredi kartlarını çıkardı. Hikmet, bir kolu alçıda olan ve şu anda kızıyla birlikte Mersin’de onu bekleyen eşinin yanına gitmek için yola çıktı.

Etiketler deprem hatay