BM'den Suriye'ye bağımsız ve tarafsız soruşturma çağrısı: 'Bazı ailelerin tüm üyeleri öldürüldü'

DUVAR - Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Thameen Al-Kheetan, bugün İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlenen basın brifinginde, Suriye'de Alevilerin çoğunlukta olduğu Lazkiye, Tartus ve Hama'da yaşanan çatışma ve saldırıları değerlendirdi. 

Kurumun internet sitesinde yayınlanan açıklamaya göre, Al-Kheetan, bölgedeki çatışma ve saldırılarda, bazı ailelerin kadınlar ve çocuklar da dahil tamamının öldürüldüğünü söyledi. BM İnsan Hakları Ofisi'nin şu ana kadar 111 sivil ölümü belgelendirdiğini ve doğrulama sürecinin devam ettiğini anlatan Sözcü, gerçek ölü sayısının bundan çok daha yüksek olduğuna inanıldığını sözlerine ekledi. Al-Kheetan, "Belgelendirilmiş çoğu vaka, yargısız infazdı. Bunlar mezhep temelinde işlenmiş gibi görünüyor" dedi. Açıklamada, bölgeden yansıyan haber ve açıklamalara işaret edilerek, bu infazların 'kimliği belirsiz silahlı kişiler, geçici yönetimin güvenlik güçlerini destekleyen silahlı grupların üyeleri ve bir önceki hükümet ile bağlantılı unsurlar tarafından' işlenmiş olduğuna işaret edildi. 

'EVLERİ BASIP "ALEVİ MİSİNİZ?" DİYE SORMUŞLAR'

Saldırılarda özellikle Alevi kent ve köylerinin hedef alındığına dikkat çeken Sözcü Thameen Al-Kheetan, 'son derece rahatsız edici bir dizi vakada kadın ve çocuklar da dahil ailelerin tamamıyla öldürüldüğünü' ifade etti. BM İnsan Hakları Ofisi'ne ulaşan anlatımlara da atıfta bulunan Sözcü, faillerin evleri bastığını, daha sonra bu kişileri öldürüp öldürmeyecek şekilde buralarda yaşayan kişilere Alevi mi Sünni mi olduklarının sorulduğunu anlattı. Açıklamada, "Hayatta kalan bazı kişiler, pek çok erkeğin ailelerinin önünde vurularak öldürüldüğünü söyledi" ifadelerine yer verildi. Açıklamada, eski hükümetin güvenlik güçleriyle bağlantılı silahlı kişilerin 6-7 Mart'ta Lazkiye, Tartus ve Baniyas'ta pek çok hastaneyi bastığı, geçici yönetim ve onunla bağlantılı silahlı grupların güvenlik güçleriyle çatıştığı haberleri de aktarıldı. Açıklamada, bunun onlarca sivilin ölümüne sebep olduğu, bu kişilerin arasında hastalar, doktorlar ve tıp öğrencilerinin de olduğu ifade edildi. 

'Sahadaki kaotik durumdan istifade etmiş gibi görünen kimliği belirsiz kişilerin son günlerde ev ve iş yerlerini yağmaladığı' da aktarılan açıklamada, çok sayıda sivilin evlerinden kırsal bölgelere kaçtığı, bazılarının ise bölgedeki Rus askeri üssüne sığındığı belirtildi. Açıklamada, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) yönetiminin 10 Mart'ta 'güvenlik operasyonlarının bittiğini açıkladığı ama bölgeden çatışma haberlerinin gelmeyi sürdürdüğü' kaydedildi. 

'İHLALLERİN TÜM FAİLLERİ SORUMLU TUTULMALI'

Bölgede yaşanan gerilimin çevrimiçi ve çevrimdışı nefret söylemleri ve yayılan yanlış bilgilerle de birlikte tırmandığına dikkat çekilen açıklamada, nefret söylemi ve yanlış bilgilerde yaşanan bu artışın Suriye toplumunda başka gerilimleri tetiklemesinden ve toplumsal uyuma zarar vermesinden duyulan endişe dile getirildi. Açıklamaya göre, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk de tüm suçların faillerinin işledikleri suçlardan sorumlu tutulması çağrısında bulundu. Geçici yönetimin bağımsız soruşturma komitesi kurma kararını memnuniyetle karşılayan Türk, soruşturmaların hızlı, etraflı, bağımsız ve tarafsız olması çağrısını yaptı. Açıklamada, "İhlallerden sorumlu herkes, bağlantılarından bağımsız bir şekilde, uluslararası hukuk norm ve standartlarına uygun bir şekilde sorumlu tutulmalı. Mağdurlar ve ailelerinin hakikat, adalet ve tazminat hakkı var" denildi. 

Açıklamada, bu tür ihlallerin tekrar yaşanmasının engellenmesi için silahlı grupların Suriye’nin askeri yapılarının içine, ülkenin uluslararası insan hakları ve insancıl hukuk yükümlülüklerine de uygun bir şekilde entegre edilmesinin ve geçmişte ve günümüzde insan hakları ihlalleri işleyenlerin sorumluluğunun ele alınmasının önemli olduğu belirtildi. 

Öte yandan, İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) paylaştığı bilgilere göre, geçen hafta perşembe günü Suriye'de başlayan çatışma ve saldırılarda, 10 Mart Pazartesi günü itibarıyla 830’u sivil olmak üzere 1130 kişi öldürüldü. 

Sarkis Kassargian: Suriye'deki grupları silah bırakmaya ikna etmek artık daha zorDÜNYA

Suriye'deki saldırıları anlattı: 'Sorgusuz sualsiz evlere girerek tarıyorlar'DÜNYA

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)