Bingöl’de hayvanlar HES nedeniyle susuz kaldı

Bingöl’ün Karlıova ilçesinde bulunan HES’in yaz aylarında can suyunu kesmesi nedeniyle hayvanlarının susuz kaldığını söyleyen köylüler, hayvancılığın bitme noktasına geldiğini belirtti.

Bingöl
Google Haberlere Abone ol

Fırat Bulut

BİNGÖL - Bingöl’ün Karlıova ilçesine bağlı Halifan ve Kürük köylerinde besicilik yapan köylüler, HES nedeniyle tepkili. Köylüler, HES’in yaz aylarında can suyunu kestiğini ve bu nedenle hayvanlarının susuz kaldığını ileri sürdü. Karlıova ilçesinde bir HES, bir baraj ve birden fazla sulama göleti olmasına rağmen yaz aylarında hayvanları için su bulamadıklarını belirten köylüler, yetkililerden çözüm istedi. 

Ekrem Karaca, hayvancılık işine girdiği için pişman olduğunu söyledi. 

‘BÖLGEDE HAYVANCILIK BİTME NOKTASINA GELDİ’

Halifan köyünde hayvan çiftliği olan Ekrem Karaca, su sorununun hayvancılığı olumsuz etkilediğini söyledi. 2014 yılında kurulan HES’ten önce Halifan köyünde yaklaşık 15 bin büyükbaş ve küçükbaş hayvan olduğunu belirten Karaca, yıllar içinde hayvan sayısının 1500’lere düştüğüne dikkat çekti.

Karaca’ya göre HES, hayvancılığı bitirecek: “Köyümüze yapılan HES ile hem bölgenin doğal yapısı bozuldu hem de su kaynakları kurudu. Halifan ve Kürük köylerinden birkaç kişiyi istihdam ediyorlar diye kimse sesini çıkaramıyor ama bölgede hayvancılık bitme noktasında geldi. Su bulamıyoruz. Yaz aylarında su azaldığı için derenin bütün suyunu santral kesiyor. HES yapıldığından beri aynı sorunu yaşıyoruz. Bu da yetmiyormuş gibi her yaz can suyunu kesiyorlar. Bu nedenle hem derede balık ölümleri yaşanıyor hem de hayvanlarımız için içme suyu bulamıyoruz.”

Halifan’da HES’in hayvanların dereye indiği noktaya kurulduğunu anlatan Karaca, köylülerin şebeke suyu ile hayvanlarının su ihtiyacını karşılamaya çalıştığını ama 10 gündür de arıza nedeniyle şebeke suyu verilemediğini dile getirdi. Karaca, konuyla ilgili çok sayıda şikayette bulunmasına rağmen yetkililerin ilgisiz kaldığını belirtti.

MUHTAR VE KÖYLÜLER SU SORUNU NEDENİYLE KARAKOLLUK OLDU

Kürük köyünde hayvancılık yapan Yunus Emeç, son iki haftada dört küçükbaş hayvanının öldüğü bilgisini paylaştı: “Biz son birkaç yıldır şebeke suyu ile hayvanlarımızın su ihtiyacını karşılıyoruz. Susuzluk nedeniyle son bir haftada benim dört, kuzenimin üç küçükbaş hayvanı öldü.”

Muhtardan su sorununu çözmesini istediklerini söyleyen Emeç, 'karakolluk olduklarını' anlattı. Emeç, şu ifadeleri kullandı: “Köy muhtarı bizden habersiz meramızı köy dışından birilerine kiralamış. Kiraladığı kişiler de alanı soğuk hava deposuna çevirmiş. Muhtara su sorununu çözmesini söyledik, yardım istedik. Ancak muhtar bize rest çekti, konu basında yer alınca inkâr ederek işin içinden çıkmaya çalışıyor. Köylüler karakola da bildirdi, ifadeye çağırdılar.”

Kürük köyü muhtarı Mehmet Ayan, köy merasını kiraladığı iddialarını reddetti. Karakola çağrıldığını doğrulayan muhtar, şöyle cevap verdi: “Merayı kiralamadım, su sorununu çözmek için geçtiğimiz günlerde makine getirdik ama köylülerden kimse gelmedi.”

‘2 KİLOMETRE BOYUNCA BÜTÜN CANLILAR ÖLDÜ’

Saadet Partisi Bingöl İl Başkanı ve veteriner hekim Fatih Tiryaki, bölgede HES ve barajlar yapılırken doğanın dengesinin hiçe sayıldığını söyledi. Karlıova’da yaşayan Tiryaki, HES kapaklarının kapatılmasıyla 2 kilometre boyunca bütün canlıların öldüğüne dikkat çekti.

Tiryaki şöyle konuştu: “Bu suda balıklar, yengeçler, kurbağalar var yani canlı var. Arkadaşlar bu kapakları kapatırken ‘Az da olsa su bırakalım, en azından bu canlılara bir şey olmasın’ düşüncesinden uzak çalışıyorlar. En nihayetinde muhtar idareyle görüşmüş ve 40 güne suyu bırakacaklarını söylemişler.”

Ancak Tiryaki, sorunun yeni olmadığını vurgulayarak son iki yıldır aynı sorunun yaşandığını dile getirdi.

Cuma Karaaslan

‘DAHA ÇOK ENERJİ ÜRETMEK İÇİN SUYUN TAMAMINI GASP EDİYORLAR’

BİNÇEVDER Başkanı Cuma Karaaslan, Bingöl’ün su kaynakları bakımından zengin bir bölge olduğunu belirterek aslında su sorunu yaşanmaması gerektiğini ifade etti. 26 yıl Devlet Su İşleri’nde (DSİ) çeşitli görevlerde çalışan Karaaslan şunları söyledi: “HES'ler zaten başlı başına bu ülkenin sorunu. Planlanan HES'ler dahil edilse de Türkiye'nin enerji ihtiyacının yüzde 4'ünü karşılamıyor. Bunun için lambaları kapatsanız daha kârlı. Hadi bunları geçtik, madem yapıldı ama yapılış kurallarına dahi uyulmuyor. Tahminimce yaz aylarında daha çok enerji üretmek için suyun tamamını gasp ediyorlar.”

Derenin kurutulmasının çok tehlikeli olduğunu söyleyen Karaaslan, “Derenin kurutulması ve tekrar su bırakılması, o bölgede erozyona yol açar. Balık ölümleri en baştaki halkadır. Flora, fauna kaybına yol açar, çeşitler yok olursa felaketin önünü tutamayız. Zincirleme bir etkisi olur” diye konuştu.

Halifan köyünde bir adet HES bulunuyor, iki ayrı HES projesi için ise ÇED süreci devam ediyor.