Bahçeli: Erken seçim dayatması Türkiye’nin kaosa sürüklenme amacının gizemli ve şifreli kılıfıdır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, erken seçim ve 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' tartışmalarına yazılı açıklamayla yanıt verdi. Bu tartışmaları yapanları 'Zillet ittifakı' tanımlamasıyla hedef alan Bahçeli, “Meselenin püf noktası ise bu hedefleriyle siyasi kaosa hizmet ettiklerini göremeyecek kadar basiretlerinin bağlanmış olmasıdır. Erken seçim dayatması Türkiye’nin kaosa sürüklenme amacının gizemli ve şifreli kılıfıdır” dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son günlerde siyaset gündeminin ana maddesi olan 'erken seçim' ve 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' tartışmalarına tepki gösterdi. Yazılı açıklamasında "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin teçhiz ve temin ettiği siyasi istikrar ve toplumsal huzurdan rahatsız olan, ülkemizin müstesna gelişme rotasından memnuniyetsizlikleri açığa çıkan malum siyasi partilerin eylem ortaklıklarıyla söylem birliktelikleri aleni boyutlara ulaşmıştır" diyen Bahçeli "Cumhur İttifakı’yla ilgili yapılan kof ve kifayetsiz değerlendirmelerin esasen Türkiye’nin güçlü iradesine duyulan tahammülsüzlükten beslendiği ortadadır" ifadelerini kullandı. 

'KRONİK SORUNLARA NEŞTER VURULUYOR'

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin dengeli, dinamik ve dirayetli özellikleri sayesinde kronikleşmiş sorunlara neşter vurduğunu ve bu durumun siyasi krize umut bağlayanları zora soktuğunu savunan MHP lideri, özetle şunları söyledi: "Zillet ittifakının şemsiyesi altında toplanan partiler bir yanda erken seçim taleplerini, diğer yanda da Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem hedeflerini gündemde tutmanın arayış ve çabasındadır. Meselenin püf noktası ise bu hedefleriyle siyasi kaosa hizmet ettiklerini göremeyecek kadar basiretlerinin bağlanmış olmasıdır. Türkiye’nin gündeminde erken seçim yoktur. Cumhur İttifakı’nın gayesi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kalıcı ve köklü hale gelmesi için ihtiyaç duyulan reformları, yasal düzenlemeleri, sosyal ve ekonomik iyileştirmeleri hayata geçirmektir. Erken seçim dayatması Türkiye’nin kaosa sürüklenme amacının gizemli ve şifreli kılıfıdır.

Bu kılıfın altında saklananların demokrasiyle, düşünce ve ifade özgürlüğüyle, dahası milli hedef ve özlemlerle ahlaken hiçbir bağ ve bağlantıları da kalmamıştır. Zillet ittifakının ana ortakları “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem”den ne anladıklarını aziz milletimizle paylaşmak, kemikleşen bu muammanın içyüzünü izah etmek durumundadır. 

'MİLLETVEKİLİ SAYISI YETMİYOR'

Mevcut şartlarda yeni bir hükümet sisteminin değişme ihtimali TBMM’deki milletvekili dağlımı baz alındığından mümkün değildir. Bu amaca kilitlenen yedi partinin milletvekili sayısı hedeflerini icra ve ifa edecek sayıda olmadığı bilinen bir gerçektir. Eğer 2023 yılında gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçiminden alınacak kendileri açısından makul bir sonuçla Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçiş sağlamayı düşünüyorlarsa o zaman da kamuoyunu tutarlılıkla aydınlatmaları şarttır.

İçinde CHP’nin, HDP’nin, İYİ Parti’nin ve diğer güdümlü partilerin yer alacağı koalisyon çatısı nasıl tezahür edecek, hükümet protokolü nasıl hazırlanacak, hedefler nelerden ibaret olacaktır? Tartışılması gereken asıl konu başlıkları bunlardır. Hiç kimse karnından konuşmamalı, suya yazı yazmamalıdır.

57’inci Cumhuriyet Hükümeti’nin başarısızlığı ve bozulması için adeta çırpınan ekonomik, sosyal ve sivil toplum kuruluşları erken seçimden yana mı, yoksa karşısında mıdır? Bu sorunun da netlik kazanması lazımdır. Türkiye’yi sonu meçhul bir karanlığa sürüklemek isteyenler inanıyorum ki muvaffak olamayacaklardır." (HABER MERKEZİ)