Atina'da gündem Ankara ile gerilim: Erdoğan'ın mesajı yankı buldu

Yunanistan ile Türkiye arasındaki gerilim Yunanistan basınında da geniş yer buldu. Başbakan Kiriakos Miçotakis, "Var olmayan düşmanları keşfederek kamuoyunu zehirlemeye çalışmak hatadır" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Ege'de son dönemde gözlemlenen gerilim Yunanistan'da ana gündem maddesine dönüşmüş durumda. Dün gerçekleştirilen Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonrasında yapılan açıklama ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Yunanistan'a yönelik yeni mesajları Atina'da yankı uyandırdı. 

'KAMUOYUNU ZEHİRLEMEYE ÇALIŞMAK HATA'

Başbakan Kiriakos Miçotakis, Yunanistan donanmasının yeni gemisi Teğmen Vlachakos'a isim verme töreninin gerçekleştirildiği Skaramagas'ta Türk-Yunan ilişkileriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

CNN Yunanistan'da yer alan habere göre Miçotakis son gelişmelerle ilgili olarak "Sorunlar barışçıl bir şekilde ve uluslararası hukuka uygun olarak çözülür. Halklarımızın talebi budur ve bazılarının var olmayan düşmanları keşfederek kamuoyunu zehirlemeye çalışması yanlıştır, büyük bir hatadır" dedi.

'TÜRKİYE'NİN TEHDİTLERİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ'

Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias da BM eski Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ile görüşerek Türkiye'ye mesaj gönderdi. Dendias "Yunanistan, komşumuz Türkiye'den gelen günlük tehditlerle karşı karşıyadır" diyerek "uluslararası hukuka ve tüm devletlerin egemenlik ve toprak bütünlüğü ilkesine saygı" vurgusunda bulundu.

Dendias ayrıca, Türkiye'nin dün Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından yaptığı "çıkarlarını korumak için tüm yasal yol ve yöntemleri kullanacağı" açıklamasına atıfta bulunarak açıklamayı dolaylı da olsa Türkiye'nin uluslararası hukuka saygı göstermesi gerektiğinin kabulü olarak yorumladığını belirtti.

Dendias'a göre, Yunanistan'ın Türkiye ile her zaman yapıcı bir diyalog içinde olmaya hazır. Bu diyalog uluslararası hukuk, BM Şartı ve Uluslararası Deniz Hukuku temelinde sağlam bir zemin üzerinde şekillenmeli.

'TÜRKİYE HİSTERİ İLE HAREKET EDİYOR'

Newsit'te yer alan yeni bir habere göre Yunanistan Hükümet Sözcüsü Yannis Ekonomou, politika editörlerine verdiği brifingde Türkiye'nin Ege Denizi'ndeki adaların askerden arındırılmasına ilişkin açıklamalarına yanıt verdi. Hükümet Sözcüsü, "Türk tarafından gelen ve bizi çileden çıkarmayı amaçlayan histeri düzeyindeki retorik çılgınlığı sürekli olarak izliyoruz" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun son açıklamalarını yorumlaması istenen sözcü, "İddiaları ve asılsız yanlışlıkları kabul ediyoruz, etki alanımızı genişletiyoruz ve her türlü meydan okumaya yanıt vermeye hazırız" dedi.

Ekonomou, Türkiye'nin her türlü kaideyi ihlâl ederken ve uluslararası hukuka saygı duymazken uluslararası hukuka başvurmasının stratejisinin ne kadar çıkmazda olduğunu gösterdiğini de sözlerine ekledi.

Economou, hükümetin sahada bir "yol kazası" vuku bulması olasılığından korkup korkmadığı sorusuna şu yanıtı verdi: "Türkiye'nin histeriye kapıldığı ve uluslararası hukuka ilişkin gerçekleri çarpıttığı gerçeğini göz ardı edemeyiz. Biz, sakinliğimizi korumaya devam ediyoruz ve her türlü zorlukla başa çıkabilecek kapasiteye sahibiz."

'ERDOĞAN SEÇİM KAZANMAK İÇİN MÜDAHALEDE BULUNACAK'

Yunanistan ile Türkiye arasındaki ilişkiyle ilgili Ethnos gazetesi de bir inceleme yazısı yayımladı.

Akademisyen Fanis Tsoulouhas'ın "Ulusal meseleler sadece Türkiye'de değil Yunanistan'da da seçimlerde önemli" başlıklı değerlendirme yazısında "Erdoğan, toprak, Münhasır Ekonomik Alan ve seçim kazanmak için adaları ve Yunanistan tarafından işgal edildiği iddia edilen gri adaları askerileştirme bahanesiyle sıcak bir olayı kışkırtacak ya da müdahalede bulunacak. Alternatif olarak, seçimleri iptal etmek veya ertelemek için olağanüstü hal ilân etmek için de aynı şeyi yapabilir. Erdoğan seçimleri kazanmak için ekonomiye güvenemez çünkü ekonomiyi bu hale kendisi getirdi" görüşüne yer verildi.

Yazının devamında şu görüşler öne çıkarılıyor: "Yunanistan, Türkiye ile savaştan kaçınmak için (şimdiye dek) Ankara'yı yatıştırmaya çalışıyordu. Ancak Türkiye'yi yatıştırmaya çalışırken, Türkiye'ye daha saldırgan olması için alan açtı. Artık Türk insansız hava araçları, uçakları ve gemileri, hatta Türk balıkçı tekneleri bile gece gündüz Ege'de dolaşıyor."

Yazının sonuç bölümünde şunlar vurgulanıyor: "Tüm siyasetçiler, seçimlerin sadece turizm ve ekonomi ile ve gelecekteki vergilerle finanse edilen sübvansiyonlarla kazanılmadığını anlamalıdır. Seçmenler aynı zamanda ulusal meselelerle de ilgilenmektedir. Sadece Türkiye'de değil, Yunanistan'da da. Çünkü 'Türklerin' ortalığı kasıp kavurmasına izin vermek çok hem de çok ruh yıpratıcıdır."

Ne olmuştu?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında önceki gün yapılan MGK toplantısının ardından yayınlanan bildiride şu ifadeler kullanılmıştı:

"Uluslararası hukuk ve antlaşmalardan kaynaklanan yükümlülüklerine riayet etmeye yönelik çağrılarımıza rağmen hukuk dışı uygulamalarından vazgeçmeyen Yunanistan'ın bilhassa son dönemde artan kışkırtıcı eylemleri tüm ayrıntılarıyla ele alınmıştır.

NATO çerçevesinde icra edilen faaliyetleri dahi sabote edecek ve uluslararası sularda seyreden sivil gemilere ateş açtıracak kadar akıl ve mantıktan uzaklaşan Yunanistan yönetiminin beyhude çabalarına karşı milletimizin hak ve menfaatlerinin muhafazası için uluslararası hukuk çerçevesindeki her türlü meşru yöntem ve aracı kullanmaktan imtina etmeyeceğimiz kuvvetle vurgulanmıştır.

Gayriaskeri statüdeki adaların silahlandırılması konusunda Yunanistan'ı teşvik eden çevreler aklıselime davet edilmiştir."