YAZARLAR

Andrey Kortunov: Mevcut küresel düzen bütün yönleriyle tehlikede

Müzakerelerin başarı ihtimali çok yüksek değil ancak denemeye devam etmeliyiz çünkü sorunu çözmenin tek yolu bu.

Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri operasyonu devam ederken ABD ve Avrupa ülkeleri de art arda yaptırım kararları açıklıyor.
Diğer taraftan Ukrayna krizinin tek kutuplu dünya açısından kırılma noktası olduğunu savunanlar var.

Peki Moskova bunca yaptırıma nasıl dayanacak? Hem Ukrayna’daki savaşın hem de Rusya ve batı dünyası arasındaki gerginliğin sona erdirilmesi için ne yapılması gerekiyor?

Bu soruları Rusya’nın önde gelen düşünce kuruluşlarından Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi Başkanı Dr.Andrey Kortunov’a sorduk.

Rusya bu askeri operasyonla ne kazanmayı hedefliyor?

Rusya’nın, Ukrayna’nın NATO’ya katılmamasını ve nötr kalmasını, askeri teknoloji konusunda (ABD ve Batı ile) işbirliklerini sınırlandırmasını, Ukrayna ordusunun Rusya’ya tehdit olmayacak şekilde silahsızlandırılmasını ki şimdiye kadar bu detaylandırılmadı, Ukrayna politik zemininin Neo-Nazileri de kapsayarak radikal milliyetçilerden arındırılmasını öngören denazifikasyon sürecini başlatmasını isteyen resmi taleplerine ilişkin bir liste var.

Ayrıca Rusya, Ukrayna’nın Kırım’daki yeni devleti ve Luhanks ile Donetsk’in bağımsızlığını da tanımasını istiyor. Bu liste Ukrayna’nın kabul edeceği bir şey değil. Bu nedenle, iki tarafın da kendi duruşlarını korudukları oldukça komplike ve sert müzakerelere şahit oluyoruz.

Bazı röportajlarınızda “Rusya’nın kaybedeceği çok şey olmasına karşın kazanacağı çok az şey var” diyorsunuz. Bu operasyon konusunda şüpheci olmanızın sebebi ne?

Görüşüm, bu operasyonun maliyetinin çok yüksek olacağının açık olmasına karşın kazanımları konusunda belirsizlik olduğu yönündeydi.
Kremlin’de politikaları belirleyenlerin kullandığı mantıkla bizimki aynı değil. Onlar farklı rasyonalite ve maliyet-kazanım değerlendirmeleri ile hareket ediyorlar. Ukrayna’nın ve şimdiki politik yapısının ve bazı stratejik isteklerinin Rusya’ya güvenlik başta olmak üzere birçok açıdan meydan okuduğuna inanıyorlar. İnanmasalardı böylesi bir politik hamle yapmazlardı.

Rusya bütün bu yaptırımlara nasıl dayanacak?

Öncelikle Batının bu yaptırımlar konusunda ne kadar ileri gideceğini bilmiyoruz.

İkincisi, Rusya zaten birçok yaptırımlarla yaşamaya alışmış bir ülke. Yaptırımlar yıllardır Batının Rusya’ya karşı kullandığı öne çıkan araçlardan.

Ayrıca yaptırımlarla ilgili bazı yorumlara bakılırsa yaptırımların bir kısmı zamanla ertelenecek gibi görünüyor. Tamamen iptal edilmeyecek ancak bir kısmı birkaç ay, birkaç yıl ertelenecek gibi görünüyor.

Rusya’nın yaptırımlardan nasıl etkileneceği konusunda yargıya varmak için erken ancak yaptırımlar Rus ekonomisini olumsuz etkileyecek. Her şeyin ötesinde Rusya hâlâ pandeminin etkilerini toparlamaya çalışıyor.

Bazıları Ukrayna savaşı ile birlikte yeni bir soğuk savaşın başlayacağını, çok kutuplu bir dünya düzeninin oluşacağını söylüyor.
Bence Rusya izole edilecek, tamamen değil ancak bütün dünyada izole edilecek. Ukrayna bu gelişmelerin en büyük kurbanı olacak. Çünkü yapısal düzeyde ve çok büyük bir tahribat almış olacak.

Ayrıca unutmamamız gerekiyor ki, Ukrayna’nın doğusu Donbas ülkenin geri kalanı ile entegrasyonu kabul etmeyecek gibi görünüyor. Bu da yıllarca kanayacak bir yara gibi…

Çok kutuplu dünya konusu ise, hala belirsiz. Çünkü hangi yöne gittiğimiz hala belli değil. Çok kutupluluk da olabilir, ABD ve Çin ilişkilerinin seyrine bağlı olarak gözümüzün önünde iki kutuplu sistemin orta çıkışı da olabilir. 

Ancak kesinlikle istikrarla, küresel ve bölgesel düzeyde yönetimle, uluslararası kanunlarla ve çok taraflılıkla ilgili sorunlar olacak. Mevcut küresel düzen bütün boyutları ile tehlikede.

Bu savaşın ve Rusya ile ABD ve Batı ülkeleri arasındaki gerginliğin sona erdirilmesi için çözüm ne?

Bence bu zor olacak ancak zor olması denemememiz gerektiği anlamına gelmiyor. Öncelikle bir ateşkes sağlamalıyız. İnsanların öldüğü askeri çatışmaları sona erdirmeliyiz. Savaşın devam ettiği her gün insanlar ölüyor, yapısal düzeyde tahribat gerçekleşiyor. Bu nedenle ateşkes en kısa sürede yapılmalı.

İkincisi, tarafların uzlaşacağı bir formül geliştirilmeli. 
Karşılıklı olarak güvenliğin imarı sağlanmalı ki, bu da zor olacak çünkü karşılıklı güven yok.
Ancak eğer bütün taraflar kendi siyasi bakışlarını yıkarsa ve devam etmeye hazırsa bu güven kademeli olarak sağlanabilir. Oldukça zor bir süreçteyiz. Müzakerelerin başarı ihtimali çok yüksek değil ancak denemeye devam etmeliyiz çünkü sorunu çözmenin tek yolu bu.

 


Hediye Levent Kimdir?

Gazeteciliğe 2003 yılında başlayan Hediye Levent, 2008’den itibaren 13 yıl Suriye, Lübnan ve Irak’ta yaşadı. Bu süre boyunca çeşitli yerli-yabancı medya kuruluşlarında ve köşe yazarı olarak Evrensel Gazetesi’nde Ortadoğu’da olan biteni yerinden, sahadan aktardı; yazdığı analizlerle bölgedeki gelişmelerin aydınlatılmasına büyük katkı yaptı.