Yine taş ocağı projesi, yine Kozak Yaylası

Geçtiğimiz ay Bergama bölgesinde taş ocakları projesiyle gündeme gelen Kozak Yaylası'nın bu kez de Ayvalık'a uzanan bölümünde granit ocağı yapılmak isteniyor. Konu ile ilgili Ayvalık Tabiat Platformu ve Ayvalık Tabiat Derneği CİMER üzerinden itirazlarını dile getirirken, Platform Yöneticisi Nebahat Dinler, daha önce de çeşitli hukuki girişimlerde bulunduklarını belirterek, "Kozak'ın bağrında yeni yaralar açılmasını istemiyoruz" dedi.

Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR - İzmir'in sık sık ekolojik talan projeleri ile gündeme gelen Bergama ilçesindeki fıstığı ile ünlü Kozak Yaylası mevkiinde, 35 hektarlık alanda faaliyet gösteren granit taş ocağının 189 hektarlık alana yayılması için ÇED toplantısı geçtiğimiz ay yapılmış, bölge halkı söz konusu projeye karşı tepkisini dile getirmişti.

MAden şirketlerinin halen hedefinde olan Kozak Yaylası'nda bir proje de bu kez yaylanın uzandığı Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde ortaya çıktı. Kozak Yaylası'nda bulunan Bağyüzü Mahallesinde Bertaş Madencilik Granit Nakliyat SAN. Ve TİC. ŞTİ. tarafından yapılması planlanan “Granit Ocağı Projesi” için ÇED süreci başladı. Kozak'a yönelik bu tarz projelerin gün geçtikçe artması da dikkat çekerken, söz konusu proje çevre aktivistlerinin ve bölge halkının tepkisine neden oldu.

BÖLGENİN TEK GEÇİM KAYNAĞI FISTIK ÇAMI

Bölgede aktif olarak faaliyet gösteren Ayvalık Tabiat Platformu ve Ayvalık Tabiat Derneği, projenin tanıtım dosyasını inceleyerek, CİMER üzerinden Çevre ve Şehircilik Balıkesir İl Müdürlüğü’ne itiraz dilekçesi verdi. Dilekçede Kozak yaylası dahilindeki Bağyüzü Mahallesi'ndeki fıstık çamı varlığının, bölge halkının ve dolayısı ile Bağyüzü Mahallesi sakinlerinin neredeyse tek geçim kaynağı olduğunun altı çizilerek, ÇED dosyasının onaylanması halinde fıstık çamları ve üzüm bağları geri dönüşümü olmaksızın zarar göreceği vurgulandı.

PROJE SAHASI FISTIKLIK ALAN ÜZERİNDE

Proje sahasının fıstıklık nitelikli şahıs parseli üzerinde kaldığını ve "Tarım Dışı Amaçlı Arazi Kullanım İzni" gerektirdiği de belirtilen dilekçede, "Taş ocağının faaliyetleri sırasında ortaya çıkacak olan toz, bölgedeki fıstık çamlarının sonunu hazırlayacaktır. Buna ilişkin, yörede faaliyet gösteren diğer taş ocaklarının neden olduğu toz emisyonunun verdiği zararın, bölgede yapılacak bir inceleme ile gözle görülür boyutlarda olduğu görülecektir. Yöre ekonomisinin can damarı sayılan Çam Fıstığı üretiminin gerilediği çok açıktır. Ayrıca taş ocağının faaliyeti sırasında açığa çıkacak toz, ağır metaller vb. etkenler, solunum ve beslenme yolu ile insan başta olmak üzere tüm canlı yaşamı olumsuz etkileyecek, solunum yolu hastalıkları öncelikli olmak üzere pek çok sağlık sorununa neden olacaktır" ifadelerine yer verildi.

BÖLGEDE YARATILAN KÜMÜLATİF ETKİ DİKKATE ALINMALI

Kozak kırsal mahallelerinde onlarca taş ocağı açıldığı ve bölgede yarattığı tahribatın uydu görüntülerinden gayet açık şekilde görüldüğüne de dikkat çekilen itiraz dilekçesinde, yöre halkının da bölgede bu faaliyetleri istemediği ve defalarca yargıya başvurduğu belirtildi. ÇED onayı alabilmek için ilk başta proje sınırlarının 25 hektarın altında tutulduğu bu nedenle her biri ayrı ayrı dosyalar olarak görülse de bölgede yaratılan kümülatif etkinin dikkate alınması gerektiği vurgulanan itirazda son olarak şu ifadelere yer verildi:

"Bertaş Madencilik Granit Nakliyat San. Ve Tic. Şti. de 201901478 (ER: 3356538) numaralı 95,66 hektar ruhsatlı sahada dört ayrı poligonda toplam 24,72 hektar için ÇED başvurusu yapmıştır. Böylece EK 2 listesinden yararlanarak Halkın Katılımı Toplantısından muaf olmak istemiştir. ÇED Süreci Anayasa’nın sağlıklı bir çevrede yaşam hakkını düzenleyen 56.maddesine ve ülkemizin taraf olduğu Rio Sözleşmesine uygun olarak demokratik bir şekilde yürütülmelidir. Taş ocağının etki alanındaki bu konuda ehil olan meslek örgütleri, sivil toplum örgütleri, Bağyüzü halkı ve Ayvalık Belediyesi toplantılara ve ÇED sürecine dahil edilmelidir. Kamu yararına olmayan GRANİT OCAĞI PROJESİ bölgemize hiçbir yarar sağlamayacak, aksine geri dönüşü olmayan yıkımlar yaratacaktır. Bu projeye tümden karşı olduğumuzu belirtir, itirazlarımızın dikkate alınması ve ÇED dosyasına onay verilmemesi hususunu bilgilerinize sunarız."

'İTİRAZLARIMIZ SÜRECEK'

Nebahat Dinler

Konuyla ilgili Gazete Duvar'a konuşan Ayvalık Tabiat Platformu Yöneticisi Nebahat Dinler, Kozak Yaylası'na taş ocağı projeleri açısından ciddi bir yönelim olduğunu ifade ederek, "Bertaş Granit bizim Bergama Çevre Platformu ile ortak alanımıza giriyor. Kozak üst kısmı yani Okçular'ın üst kısmı Bağcılar köyü. Aşağıcuma ve Okçular da oldukça yoğun taş ocağı var. Şimdi daha yukarı doğru sarkıyorlar. Daha önce de davalar açtık. Bir tanesi 3 ilçeyi, Burhaniye, Ayvalık ve Bergama köylerini kapsıyordu. 250 hektarlık bir alan, Kışın ÇED olumlu geldi malesef. Ayvalık Tabiat Derneği ve belediye ile birlikte bir dava açtık. Henüz davanın da ne aşamada olduğu belli değil, şu an da bir gelişme yok. Aşağıcuma ve Bağyüzü ile ilgili bir dosya var İDK sürecinde. Bağyüzü'nde Aygranit şirketi vardı. Onun için de dava açtık. Aygranit malesef 25 hektar altında faaliyetlerine devam ediyor ve kapasite artışına gidecek. Buna da hukuki itirazlarımız elbet ki olacak," dedi.

'KOZAK'IN BAĞRINDA YENİ YARALAR AÇILMASIN'

Bölgenin en önemli geçim kaynağının fıstık çamı olduğunu ifade eden Dinler, bölge halkının da duruma tepkili olduğunun altını çizdi. Kozak'ın daha fazla tahrip edilmesini istemediklerini vurgulayan Dinler, şunları kaydetti:

"Bergama Çevre Platformu ile de irtibatlıyız. Sınır komşusuyuz aynı zamanda bu bölgede. Ortak hareket ediyoruz. Kozak'ın zenginliği fıstık çamıdır. Yok olmasın diyoruz. Bölge halkı da duruma tepkili. Özellikle Okçular köyü çok şikayetçi o bölgede çok olduğu için. Aşağıcuma 2018 'de bir halkın katılım toplantısında çevre taş ocaklarında çalışanların ciğerlerinde hastalık olduğunu ve artık gençlerin çalışmak istemediğini hatta yurtdışından gelen göçmenlerin taş ocaklarında çlıştığı şeklinde cümleler ifade etmişlerdi. Biz Kozak'ın tahrip edilmesini Kozak'ın bağrında yeni yaralar açılmasını istemiyoruz. Tavrımız bu yönde ve elbet ki hukuki girişimlerimiz sürecek."