TEİS Başkanı Nurten Saydan: İstanbul'da yaklaşık yirmi eczane salgından etkilendi

Korona virüsü nedeniyle bugüne kadar iki eczacı vefat etti. TEİS Başkanı Nurten Saydan, "İstanbul'da 20'ye yakın eczane salgından etkilendi" derken hükümete de çağrılarda bulunuyor.

Abone ol

DUVAR - Korona virüsü nedeniyle İsmail Durmuş ile birlikte iki eczacı vefat etti. Salgın sürecinde en az sağlık çalışanları kadar mücadele eden eczacılar, virüse yakalanma ihtimali en riskli meslek çalışanları grubunda yer alıyor. Yedi gün, yirmi dört saat insanlara hizmet veren eczacıların da talepleri var...

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan ile eczacıların taleplerini, hükümetten beklentilerini, salgın nedeniyle ülkemizde ilaç sıkıntısı olup olmadığını konuştuk.

'İSTANBUL'DA 20 YE YAKIN ECZANE SALGINDAN ETKİLENDİ'

İstanbul'da genç bir eczacı olan İsmail Durmuş korona virüsü nedeniyle hayatını kaybetti. Bu ana kadar kaç eczacı korona virüsüne yakalandı, İsmail Durmuş'la birlikte kaç eczacı vefat etti?

TEİS Genel Başkanı Nurten Saydan

Her ölüm erkendir, hele hele genç bir insanın ölümü çok daha acıdır. Ölen bu genç insanın bir meslektaşımız olması acımızı katlamış, hepimizi derinden üzmüş durumda. İsmail evladımıza, meslektaşımıza Allah’tan rahmet diliyor, kederli ailesine de sabırlar diliyorum. Biliyorsunuz koronadan ilk vefat eden kişi de bir eczacı meslektaşımızdı. Bu virüs yüzünden vefat eden meslektaş sayımız bildiğimiz kadarıyla iki. İstanbul’da 20 kadar eczane var bu salgından etkilenen. Halkımızın ilk adımda ulaştığı sağlık çalışanı eczane eczacıları olduğu için ülke genelinde sayının artması normal. Ama diğer ülkelerle karşılaştırdığımızda eczacılarımızın ve eczane çalışanlarımızın dikkatli çalışması ve yeterli önlemi alması sayesinde ülkemizdeki sayının çok daha düşük kalacağını bekliyor ve umut ediyorum.Şu an Avrupa'da çok daha fazla sayıda eczane virüsten etkilenmiş durumda. Kaldı ki bu ülkelerde eczaneye gitme oranı bize göre çok düşmüş durumda. Dolayısıyla ülkemizdeki meslektaşlarımız virüs konusunda en başından beri çok dikkatli ve tedbirli davranmaları ve yayılmasına karşı verdikleri mücadele takdire şayandır.

'ECZANELERİN MASKE SATIŞ YASAĞI KAPSAMINDAN ÇIKARTILMASI GEREKİYOR'

Sağlık Bakanlığı maskelerin artık eczaneler tarafından ücretsiz dağıtılacağını söyledi. Maske dağıtımı konusunda sizce bir aksilik yaşanır mı, kararı doğru yorumluyor musunuz?

Her türlü sağlıkla ilgili ürünün her zaman eczanelerden halka ulaştırılması gerektiğini savunduk. Eczane dışına çıktığında da fiyatların ne kadar yükseldiğini, kalitenin ne kadar düştüğünü, bulunabilir ve ulaşılabilir olmanın ne kadar zorlaştığını gördük. Şu an yıllardır eczane dışında satılmaması gerektiğini savunduğumuz vitamin ve bitkisel ürünlerin internetteki fiyatlarını görünce neden bunu savunduğumuz çok daha iyi anlaşılacaktır. Tabii ki maskeler de diğer sağlıkla ilgili temel ürünler gibi eczanelerden halka ulaştırılmalı. Zira eczaneler organizasyon yapısı bu hizmeti vermek için dizayn edilmiş kuruluşlardır. Eczacılar da bu işin profesyonelidir. Maske dağıtımı konusunda da eczacılardan kaynaklı hiçbir sorun yaşanmaz. Kararın alınmasının üzerinden 24 saat geçmeden maske dağıtımına eczaneler başladı. Burada bir sıkıntı yok, olmaz da. Ancak devletimiz maskeleri emanet ederken nasıl ki bize güvendi ise acil durumlarda maske ihtiyacı olan kişilere de maske satabilmemiz için bize güvenip izin vermesi gerektiğini düşünüyoruz. Zira maskelerle ilgili mesajların gelmesi belli bir süreyi buluyor. Bu arada kalabalık yerlere zorunlu olarak gitmesi gereken vatandaş maske bulamıyor, ya karaborsa veya işportada satılan sağlıksız ürünleri almak ya da aile fertlerinin kullandığı maskeyi kullanmak zorunda kalıyor. Bu ise bulaş riskini arttıran bir durum. Bunun için de en kısa sürede eczanelerin maske satış yasağı kapsamından çıkarılması gerekiyor.

'BU SÜRECİ UZATMAMAK KENDİ ELİMİZDE'

Sokağa çıkma yasağı 2 gün süreyle ilan edildi. Siz bu süreyi yeterli görüyor musunuz?

Bizce bilim kurulunun alacağı kararlar bu konuda belirleyici olmalı. Çünkü ülkedeki vaka durumunu, yayılma riskinin nerelerde ve hangi bölgelerde yüksek olduğunu en doğru şekilde analiz edip karar verecek mevkide olanlar onlar. Bizim yapmamız gereken ise özellikle hafta sonları evde izolasyona uymayan vatandaş sayısını düşürmemiz gerekiyor. Zorunlu bir durum olmadıkça dışarı çıkılmaması, kalabalık ortamlara girilmemesi ve kalabalık oluşturulmaması gerekiyor. Eğer bu konulara gereken hassasiyet gösterilmezse bu hafta sonu sokağı çıkma yasağının sürekli bir sokağa çıkma yasağına dönüşmesi bile söz konusu olabilir. Sadece sabır ve sağduyu ile kısa sürede aşacağımız bu süreci uzatmamak yine kendi elimizde. Bu konuda halkımızın uyarıları dikkate alması gerektiğinin altını önemle çizmek istiyorum.

'İLAÇ SIKINTISI YOK'

Yurtdışına uçuşlar yapılmadığı için ilaç bulma konusunda sıkıntı yaşandı mı hiç? Bulunması zor olan ilaçlar var mı?

Şu an için hemen hemen hiçbir ilacın yokluğu çekilmiyor. İmalat ya da ithalata dayalı herhangi bir eksiklik ya da sıkıntı kısa dönem için gözükmüyor.

'YETKİLİLERİN ECZACILARI YALNIZ BIRAKMAYACAKLARINI ÜMİT EDİYORUZ'

Sağlık Bakanlığı, sağlık çalışanları için bir dizi önlemler aldı. Salgında en önde yer alan kesimlerden biri de eczacılardan oluşuyor. Sizce eczacılara hükümet yeteri kadar destek veriyor mu, eczacıların talepleri neler?

Biz sağlık ordusunun neferleri olarak 7 gün 24 saat hizmet veriyoruz. Nefer olduğumuz için bu mücadelede ön cephede yer alıyoruz. Maddi manevi her açıdan en çok etkilenen meslek grubuyuz. Bu yüzden de öncelikli olarak eczanelerimizin virüsle mücadele kapsamında uygulanan koruyucu hizmetlerden öncelikli olarak yararlandırılması gerekmektedir. Eczanelerin sokağa çıkma yasağı olduğu günlerde de açık olduğu ve olacağı göz önünde bulundurularak sürekli açık kalmasını sağlayacak ekonomik tedbirler de mutlaka alınmalıdır. Bunların başında ilaç depolarına olan eczane ödemelerinde rahatlama yapacak tedbirlerin alınması gelmektedir. Bağ-kur, SSK prim desteği , vergi indirimi ve muafiyeti, kira desteği gibi konular da mutlaka hayata geçirilmelidir. Diğer taraftan eczacıların sürekli zarar etmesine neden olan fiyat indiriminden doğan zararlar, kamu iskontosu uygulanmayan ilaçlar gibi kronik bazı sorunları giderecek düzenlemelerin de yapılması gerekiyor. Yetkililerin bu konuda eczacıları yalnız bırakmayacağını ümit ediyoruz.