Şule Çet'in babası: Nefes alamadım, yüzlerine bakamadım

Ankara'da bir plazanın 20. katından atılan üniversite öğrencisi Şule Çet'in babası İsmail Çet, dava sürecine dair konuştu. Çet, "Duruşma salonunda nefes alamadım. Yüzlerine bakamadım" dedi.

Abone ol

DUVAR - Ankara'da bir plazanın 20. katından atılan üniversite öğrencisi Şule Çet cinayetiyle ilgili davanın ilk duruşması geçen hafta yapıldı. Sanıklar Çağatay Aksu ve Berk Akand, kasten öldürme, cinsel saldırı ve hürriyetten yoksun bırakma suçlarından tutuklu yargılanıyor.

Dosyaya sunulan, "Bir kadın bir erkekle tenha bir yerde içki içmeyi kabul etmişse cinsel ilişkiye rıza göstermiş sayılır" ifadelerinin yer aldığı, Adli Tıp Uzmanı Mehmet Nuri Aydın imzalı rapor ve sanık avukatlarının yaptığı savunmalar kamuoyu vicdanını ve Çet ailesini derinden yaraladı.

Şule Çet'in babası İsmail Çet duruşmada sanıklar ile karşılaştığında nefes alamadığını, yüzlerine bakamadığını söylerken Çet'in ağabeyi Şenol Çet ise "Onların yüzlerine bakıp bağırıp çağırmak istedik" dedi.

Cumhuriyet'ten Seyhan Avşar'ın Çet ailesine yönelttiği sorular ve aldığı yanıtların bir kısmı şöyle:

- Çok zor bir süreç geçirdiniz…

İsmail Çet: Moralimiz çok bozuk. Ayaklarımızın üzerinde durmaya çalışıyoruz. Acımız çok çok büyük. Kalbimiz kırık. Neşeli olmaya çalışsak da olamıyoruz. Kızım öldükten sonra her şeyden mahrum kaldık. Kalbimiz kırık. Sömestr tatili boyunca kızımın yolunu gözledik. Bizler devletimizden adalet bekliyoruz. Bir an önce her şeyin tamamlanıp katillerin cezalandırılmasını istiyoruz. Şu an ise iyi bir durumda değiliz.

Şenol Çet: Yavaş yavaş toparlanmaya çalışıyoruz. Hayat devam ediyor. Adalet talebimiz için mücadelemize devam etmeye çalışıyoruz.

'O UZMANIN SİCİLİ BOZUK'

-Duruşma öncesi dava dosyasına 'skandal rapor' olarak adlandırılan bir rapor sunuldu. Raporu incelediniz mi?

İsmail Çet: Raporu ben inceleyemedim. Avukatımız inceledi. Ancak raporu yazan uzmanın sicilinin bozuk olduğunu, ceza aldığını söylediler. Çok çirkin bir rapor olduğunu biliyoruz. Mahkemede bu konu tekrar konuşuldu. Mahkeme heyeti İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan yeni bir rapor alınmasına karar verdi. Yeni alınacak raporu bekliyoruz.

Şenol Çet: O rapor düzmece. Ayrıca raporda, "Bir kadın bir erkekle tenha bir yerde içki içmeyi kabul etmişse cinsel ilişkiye rıza göstermiş sayılır" gibi düzmece cümleler yer alıyor. Aslında bu yapılan bir suç. Ne kadar saçma. Arkadaşımla beraber oturup sohbet ediyorsam ona cinsel tacizde mi bulunmam lazım? Normal bir şekilde oturabilir insan. Bunu yapan milyonlarca insan var. Bu insanların düşünceleri bir garip. Her şeyi öteki yola çekiyorlar.

Duruşmada sanıklarla karşılaşınca neler hissettiniz?

İsmail Çet: Duruşma salonunda nefes alamadım. Yüzlerine bakamadım.

Şenol Çet: Onların yüzüne bakarak bağırıp çağırmak istedik. Söylemek istediğimiz çok şey vardı onlara karşı. Ancak duruşma salonunda olduğumuz için bir şey söyleyemedik.

-Sanık yakınları ile konuştunuz mu?

İsmail Çet: Duruşma salonunun çıkışında sanık yakınları "başınız sağ olsun" dediler. Ben de sizin baş sağlığınızı kabul etmiyorum dedim.

Şenol Çet: Bu zamana kadar sanık yakınlarının ne annesi, ne babası ne ablaları aradı. Sonuçta karşı tarafta bir ölüm var. Nasıl bir anne, baba şaşırıyorum.

'İNSAN BİRAZ KENDİ ÇOCUKLARINI DÜŞÜNÜR'

Sanık avukatlarının duruşma salonundaki savunmaları kamuoyunda büyük tepkiye neden oldu…

İsmail Çet: Sanık avukatlarının dediklerine itiraz ettim. Şule benim kızım olmasaydı vicdanınız rahat eder miydi diye sordum. Bu savunmaları para için yapıyorsunuz, yapmayın dedim. Ortada bir can olduğunu onlara anlatmaya çalıştım. Hepsi benim kızımın iki kişi tarafından öldürüldüğünü biliyorlar. Kızım yüzde yüz cinayete kurban gitti.

Şenol Çet: Normal şartlarda beklediğimiz bir şeydi. Sanıkların bu tarz şeyler söyleyerek savunma yapacağını biliyorduk. Ancak sanık avukatlarından bu tarz bir savunma beklemiyorduk. İnsan biraz kendi çocuklarını düşünür. O avukatların çocukları bu durumda olsa böyle bir savunma yapabilirler miydi? Tabii ki bir para karşılığında tutulmuş avukatlar. Böyle şeyler yapacaklar. Bu tarz bir savunma bizim için üzücü bir durum.