Soma'da dava günü: 'Sensörler hep ötüyordu'

Soma Davası'nın 11'nci duruşması bugün görülecek. Davanın avukatlarından Berrin Demir, "Bilirkişi raporu daha önce hazırlansaydı Hilmi Kazık ve Yasin Kurnaz serbest bırakılmayacaktı. Olayın onların vardiyasında yaşanmaması bir şey değiştirmez. Sensörler her vardiyada ötüyordu" diyor.

Abone ol

DUVAR – Soma Davası'nın 11. duruşması bugün Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Hazırlanan 262 sayfalık bilirkişi raporu hakkında sanıkların beyanlarının dinlenmesi bekleniyor. Duruşma öncesi Duvar'a açıklamalarda bulunan avukat Berrin Demir, hazırlanan bilirkişi raporunun kendileri için önem arz ettiğini ve raporda Çalışma Bakanlığı müfettişleri ile Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinin de kusurlu bulunduğunu söylüyor.

'BİLİRKİŞİ RAPORU OLAYIN YAPISAL OLDUĞUNA KARAR VERDİ'

Soma Davası'nın 11'nci duruşmasında hazırlanan 262 sayfalık bilirkişi raporu hakkında tarafların beyanlarının dinlenmesi bekleniyor. Avukat Demir, Soma Holding'in Yönetim Kurulu üyesi Alp Gürkan, Mustafa Yiğit ve toplam 5 sanık hakkında iddianamelerin hazırlanıp dosyalarının birleştirilmesini beklediklerini söylüyor: “Bugünkü davada beyanlarımızı sunacağız. Ayrıca Soma Holding'in Yönetim Kurulu üyesi Alp Gürkan, Mustafa Yiğit ve 5 sanık hakkında iddinamelerin hazırlanıp dosyaların birleştirilmesini bekliyoruz. Daha önce görülen duruşmalarda sanık müdafiileri bilirkişi raporuna beyanda bulunmak için süre talep etmişti. Büyük ihtimalle Alp Gürkan bu celseye katılmayacaktır. Hazırlanan bilirkişi raporunda sorunun 'yapısal' olduğuna karar verildi. Bu karar bizim için çok değerli. Biz de bilirkişi raporuna dair beyanlarımızı sunacağız. Raporun bizim için önem arz etmesinin sebebi, olayın bir anlık bir durumdan kaynaklanmadığı, yıllarca süren kötü yönetim ve alt yapı sorunlarından kaynaklandığı belirtiliyor. Yine aynı şekilde raporda yönetim kurulu üyeleri de kusurlu bulundu. Yılda 1 buçuk milyon ton üretime ve işçi sayısına göre bir ocak varken ortada, bu ocakta hiçbir iyileştirme yapılmıyor. İş sağlığı ve iş güvenliği açısından hiçbir yatırım yapılmamış. Üretim neredeyse işçi sayısının 4 katı daha fazla. Bilirkişi raporunda asıl temel nedenin bu olduğu apaçık ortada. Dolayısıyla biz de bilirkişi raporuna itiraz etmedik. Yeniden bilirkişi raporunun alınmasını da talep etmiyoruz. Bu saatten sonra bilirkişi raporu hazırlamak çok fazla zaman alır.”

'HİLMİ KAZAK VE YASİN KURNAZ SERBEST BIRAKILMAZDI '

Demir, hazırlanan bilirkişi raporunda Çalışma Bakanlığı müfettişlerinin, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinin de kusurlu bulunduğunu belirtiyor. “Karar mekanizmaları hakkında tespit edilerek bunların hakkında işlem yapılması gerektiği yönünde saptamalar var. Bütün bunlar bizim açımızdan çok değerli. Burası malum devlete ait bir yer. 1 buçuk milyon ton bir projeye verilmiş fakat 4 milyon ton üretim isteniyor. Eksiklerine rağmen bilirkişi raporu önemlidir" diyen Demir yine de bazı konularda yüzeysel tespitler bulunduğunu söylüyor. Demir bunları şöyle anlatıyor: "Eğer bu rapor çok öncesinde hazırlanmış olsaydı vardiya amirleri olan Hilmi Kazık ve Yasin Kurnaz tahliye edilmezdi. Tahliye gerekçesi ise olayın saatinin bunların vardiyalarında olmaması. Ama sensörler sadece o olayın olduğu vardiya saatinde ötmüyordu ki! Hilmi Kazak ve Yasin Kurnaz'ın vardiya saatlerinde de ötüyordu. Bunlar hem iş güvenliği uzmanı hem mühendis hem de buranın görevlileri. Bütün bunlara rağmen onlar da önlem almadı. Eğer mahkeme bu raporu beklemiş olsaydı bu iki tutuklu sanık tahliye edilmezdi.”

NE OLMUŞTU ?

Manisa’nın Soma ilçesi Eynez mevkisinde Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen ocakta, 13 Mayıs 2014 tarihinde saat 15.00 sıralarında başlayan yangında, 420 metre derinlik ve 3.5 kilometre uzunluğundaki galeriler dumanla dolmuş, faciada 301 madenci hayatını kaybetmiş, 162 işçi kurtarılmıştı.

Davada, tutuklu sanıklar Can Gürkan, Ramazan Doğru, Akın Çelik, İsmail Adalı, Ertan Ersoy, Mehmet Ali Günay Çelik ile 5’inci duruşma sonunda yargılanmalarına tutuksuz devam edilmesine karar verilen vardiya amirleri Yasin Kurnaz ve Hilmi Kazık, "olası kasıtla öldürme" suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçundan 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle yargılanıyor. Tutuksuz 38 sanık hakkında ise, "taksirle birden fazla kişinin ölümüyle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis isteniyor. Bunlardan 25’i hakkında da bu suçları "bilinçli taksirle" işledikleri gerekçesiyle aynı aralıktaki ceza süresinin, üçte birden yarısına kadar artırılarak uygulanması talep ediliyor.