Muğla'da çimento fabrikasına karşı nöbet sürüyor: 'Köyler büyük ihtimalle boşaltılacak'

Muğla'da bin 200 stadyum büyüklüğündeki alana yapılmak istenen çimento fabrikasına karşı köylülerin nöbet eylemi sürüyor. Açılan davada ise mahkeme bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verdi.

Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR – Muğla'nın Menteşe ilçesindeki Bayır ve Yatağan'ın Deştin mahalleleri arasında 7 bin 751 dönümlük arazide ADOÇİM Çimento Beton Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından yapılmak istenen çimento fabrikasına karşı bölge halkı nöbet eylemi başlattı. Geçtiğimiz günlerde nöbet alanına kurulan çadır, Menteşe Kaymakamlığı tarafından 'sakıncalı' bulunarak kaldırılmak istenirken, arazi şahsa ait olduğu için kaldırılamadı. Bölge halkının projeye karşı direnişi ise her geçen gün büyüyor.

NÖBET GECELERİ DE DEVAM EDİYOR

Çevre köy ve mahallelerden her gün dönüşümlü olarak 20-25 kişilik gruplar halinde nöbet tutan bölge halkı, geceleri de alandaki bekleyişini sürdürüyor. Ayrıca MUÇEP ile Deştin Çevre Eğitim Bilim Kültür ve Dayanışma Platformu üyeleri de nöbete katılırken, köylüleri her gün birçok sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti temsilcisi ziyaret ediyor. Muğla İdare Mahkemesi'ne "ÇED olumlu" kararının iptali için açılan davada ise yeni gelişmeler yaşandı. Dosyayı inceleyen mahkeme bölgede bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verdi. Bilirkişi incelemesinin yapılacağı tarih ise henüz belli değil.

'PROJEDEN VAZGEÇİLENE KADAR MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ'

Nöbetteki köylülerden biri de nöbet tutulan arazinin sahibi Bekir Kaymak. Nöbetteki halkın çevre illerden ve köylerden birçok insan tarafından ziyaret edildiğini belirten Kaymak, geçtiğimiz günlerde üniversiteden öğrenciler ve akademisyenlerin de projenin yapılacağı alanı incelediklerini ifade etti. Proje alanında iş makinalarının çalışmalarının devam ettiğini de aktaran Kaymak, son olarak 8-10 kamyon beton döküldüğünü belirtti.

Bölgenin doğasına ve tarıma ciddi zararlar verecek projenin karşısında olduklarını söyleyen Kaymak, "Bu çimento fabrikası sağlık açısından çok zararlı. Zaten buradaki halk sağlık açısından termik santralin etkisi altında. Burada eski tütüncülük bitti ve şu an zeytincilik yeni gelişiyor denilebilir. Tarımda halkın geçim kaynağı zeytincilik. Rüzgarlarla birlikte yayılan tozlar zeytin üretimini ve verimini engelleyecek. Ayrıca söz konusu alan da tamamen ormanlık bölgedir. Projeden vazgeçilene kadar mücadeleyi sürdüreceğiz" dedi.



'BİN 200 FUTBOL SAHASI BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ ALANDA 18 OCAK'

Projenin yapılmak istendiği alanın yaklaşık bin 200 futbol sahası büyüklüğünde olduğuna dikkat çeken Deştin Çevre Kültür ve Dayanışma Platformu'ndan Haluk Özsoy, "Yapılmak istenen sadece çimento fabrikası değil. Aynı zamanda çimento entegre tesisi. Kalkerin, kireç taşının çıkarımından tutun da işlenmesine kadar bütün süreçleri kendi bünyesinde yapacak. Aynı zamanda 18 ocak düşünülüyor. Patlatma yapılacak" diye belirtti.

'KÖYLER BÜYÜK İHTİMALLE BOŞALTILACAK'

Tesisin faaliyetleri sonucu açığa çıkan maddelerle ciddi zararlar meydana geleceğini söyleyen Özsoy, şöyle devam etti: "Partikül maddeler havaya karıştığında insan sağlığı için ciddi zararlı. Yatağan'daki termik santral de düşünüldüğünde bu proje erken ölümleri daha da artıracak. Projenin yapılacağı alanın etrafında sekiz tane köy var. Bu köyler her halükârda talan olacak. Hatta büyük ihtimalle boşaltılacak. Bölgede arıcılık faaliyetleri mevcut. Arı taşı dediğimiz taşlar var ve insanlar kovanlarını bu taşların yakınına koyuyorlar. Arıcılığı da bitirecekler. Toz nedeniyle bölgedeki zeytincilik faaliyetleri de zarar görecek. Bu projenin tarımı ve hayvancılığı tamamen bitireceğini söyleyebilirim.”

Özsoy son olarak, bilirkişi incelemesinin yapılacağı tarih belli olduğunda tüm duyarlı kamuoyunu incelemenin yapılacağı alana, bölge halkının yanında olmaya davet etti.